kadın erkek eşitliği
Next (2) - Last Page (59)

Şükela: Nice | Last 24h | Today | All

284 favorites - -
kadın ve erkeğin hukuk önünde ve toplumda eşit haklara sahip olmasından bahsediliyorsa desteklediğim,

kadın ve erkeğin farklılıklarını görmezden gelerek toplumu bu iki cinsin aynı olduğu kabulü üzerine şekillendirmekten bahsediliyorsa desteklemediğim olgu.
20 favorites - -
uzatmalı bir ilişkiden sonra eşitlik hala bozulmadıysa penaltı atışlarına gidilebilir.
2 favorites - -
barthes'cı konuşursak, bunu konuşmak, faşizmdir.

andrey arsenyeviç tarkovski: “bazı kadınlar bir erkeğin işini yaparak eşit olabileceklerini düşünüyorlar. oysa kadının erkekle aynı hakları istemeye ihtiyacı yoktur. kadın tümüyle erkekten farklıdır. kadının bir emsalsizliği vardır, onda önemli bir şey, erkekte olmayan temel bir şey vardır. kadınlar eşit haklar istiyorlar. ne demek istediklerini anlıyorum; artık kendilerini feda etmek istemiyorlar. her zaman bastırılmış olduklarını anladılar ve eşit haklara sahip olarak kendilerini özgürleştirebileceklerine inanıyorlar. kadın ya da erkek herkesin, doğal olarak özgür olmak isterse özgür olduğunu anlamıyorlar. hepimiz özgür insanlarız, ama özgür ülkede yaşıyor olabileceğimiz için değil. o önemli bir sebep değil. antik roma’nın duvarcısı, özgür bir insanın içinde olabilir. insan temelde özgürdür. özgür değilse, bu onun, yalnızca onun hatasıdır.”

zaten pavese de, “eğer acı çekiyorsak, suç her zaman bizdedir.” demişti.
7 favorites - -
"allah bir" dese imanımdan şüphe edeceğim ve adına "siyasetçi" denen bir zümrenin hakkında karar sahibi olabileceğini düşündüğü bir kavram..

görünen o ki "eşit" diyenlerle "zinhar eşit olamaz" diyenler arasındaki fikir güreşinin sonucuna göre karar verilecek ne olduğuna.. işte bu kadar sarsak zeminde dururken bu mevzu, bu kadar mesnetsiz, muğlak, subjektif konuşabilirken herkes, bu eşitliğin varlığı ve yokluğu hakkında tek kelime bile etmem..

çok bir halt bildiğimden değil, sadece yaşadığım baharlar boyunca gördüm ki kadın güzel bir şey.. erkek de öyle.. bu ikisinin birbirlerinin açıklarını örten, eksiklerini tamamlayan sayısız halleri var.. varoluşları üstünlük gösterisine değil, birbirlerine muhtaç oldukları gerçeğine dayanıyor..

ve bu hususta inandığım yegane gerçek de bundan ibaret.. bu muhtaçlıktan fazlasına ihtiyaç duymuyorum..

fazlasını arayana, erkeği veya kadını bu muhtaçlıktan azade daha kıymetli görmeye kalkana veya siyaseten "ama cennet de sizin ayağınızın altında, hadi yine iyisiniz" diyene de saygı duymuyorum..

ben kadına muhtacım, kadın da bana.. bundan bir kelime fazlası bile anlamsız tartışmalara götürür bizi..

fikren de ruhen de basitlik güzel şey..

siyasetli siyasetsiz, dinli dinsiz herkese tavsiye ederim..
11 favorites - -
önceleri kadın doğurganlığı sebebiyle erkekten daha çok yakındı doğaya ve daha üstün sayılırdı çünkü tanrılara benzerdi kadın, o da doğurganlığıyla doğanın önemli bir parçasıydı.
ilk savaşçılar arasında kadın-erkek ayrımı yoktu. kadınlar da erkekler kadar iyi savaşırlardı.
anne-çocuk arasındaki yakınlık baba-çocuk yakınlığından daha fazla idi. anne doğurmanın acısını ve zevkini tattığından çocuğuna, çocuk da kendisini dünyaya getirdiği ve ilgisini eksiltmediğinden annesine bağlıydı.

fakat

kadın doğuran olduğu için öldüren olmak ona pek kolay gelmedi. o doğurduğunu öldüremiyordu. dolayısıyla kadın savaşçılıktan uzaklaştı.
erkek kadının doğaya yakınlığını kıskandı ve iyi bir savaşçı olarak, daha doğrusu iyi bir öldürücü olarak, doğaya yakınlık sağlamaya doğurganlığın karşısına öldürücülükle çıkmaya başladı.
erkek, anne-çocuk yakınlığını kıskandı hep. çocuğun ilgisini çekmek ve anneyi de kendine bağlı kılmak için onları kendine bağladı. o yiyeceğin, içeceğin ve korunmanın sağlayıcısı olacak ve anne de çocuk da ona bağımlı olacaktı.

ve

dünya erkeklerin hüküm sürdüğü bir erkek dünyası oldu
mu acaba??????

kadın erkek eşit miydi?
kadın erkek eşit mi?
25 favorites - -
bedensel eşitlik olarak anlaşılmaktan öteye gitmeyen bi durumdur. inatla insanlar bu bizim doğamızda yok diyorlar. anlaşılması gereken sosyal, hukuksal eşitliktir. erkeklerin olduğu kadar kadınlarında bu hayatta yer bulaması haktır. kadın diye ikinci sınıf muamelesini reddediyorum. sırf kadın olduğu için daha az maaş getiren işlerde var oluyorlar, hayatları kamusal alanda çalışırken bir yandan da asıl yerleri olarak gösterilen ev hayatını idame ettirmesi bekleniyor. işe giderken kreşlere alışveriş merkezlerine koşuşturmaları cabası. işten döndüğünde( ki bu işler genele de evde yaptıklarının yansıması oluyor) evde yine sorumluluk taşıyan kadın olur ne hikmetse. kadının yeri evdir tabusu yıkıldı artık kadınlar daha çok sosyal yaşamda varlık gösteriyor. erkekler ise önceki egemen rahatlıklarını terk ediyor. artık onlara bağımlı kadınlar yerine ayakları üzerinde kadınları gördükçe davranış değişiklikleri kaçınılmaz.
4 favorites - -
yemişim ya eşitliği. eşit meşit olmak istemiyorum ben. 4 saat uykuyla duruyorum, akşam olsa da gitsek diye tık tık saniyelerin peşindeyim.
işe gitmekten beni kurtaracak bir adamı her daim sevebilirim sdşlffliş.
2 favorites - -
esitligin israrla aynilik olarak anlasilmasindan dogan bir hengamedir. ozunde birinin digerinden daha degerli olmadiginin savunulmasidir. farkliliklarin ustunluk ya da eksiklik olarak algilanmamasi gerekliligine isaret eder. bir prensiptir. hala bunu anlamak istemeyip "yoktur", "bagrindiginiza gore degilsiniz", "kadinliginizi kaybedeceksiniz", tarzi karsi cikislari kullananlara diyecegim sudur: bir zenci cikip "zenciler ve beyazlar esittir" dediginde ne anliyorsunuz? bunu diyen adam toplumda uygulanan esitsizlikleri inkar mi etmekte? zenci bilimadami sayisinin beyaz bilimadamina esit oldugunu mu iddia etmekte? zenciler ve beyazlarin tamamen ayni yasama sartlarina ve kulture sahip olduklarini mi savunmakta? bagirdigi icin ezik mi, ezik olmamak icin susmali mi, kendi fikrini mi curutuyor? bu sorulara "evet" diyorsaniz benim diyecegim bir sey yok artik, allahinizdan bulun e mi?
2 favorites - -
bir kadının kesinlikle reddetmesi gereken durum.

kadınlar, cesaretle bakın kendinize, bir düşünün. tekrar bakın biyolojinize, arzularınıza, taleplerinize. sonra kendinizle ve amaçlarınızla, gittiğiniz yolun ne denli uyumlu olup olmadığına bakın. genital organlarınızın neden sadece dıştakilerden ibaret olmadığını bir daha düşünün. neden her ay güzel güzel kanayıp yenilendiğinizi sorun kendinize. eşitlik ve özgürlük saçmalığının sizi hangi kafeslere tıktığını anlamaya çalışın. eşitliğin farklı olmanızı yok edecek bir anlama nasıl dönüştüğüne bakın. "fark"ınızın ne kadar özel ve ne kadar güzel olduğunu hatırlıyor musnuz? erkeklerin o farkı nasıl aradığını ve onu sevmeye, onu saymaya, onu kucaklamaya, onda erimeye hazır olduklarını biliyor musunuz? erkeklerin de aslında unuttukları taraflarıyla bilinçsizce sizi düzmek değil sevmek istediklerini; ama sizin unuttuğunuzun onlarınkini, onların unuttuğunun da sizinkini nasıl ayakta tuttuğunu bilseniz.

eşit olmayın, ne olur...
4 favorites - -
Next (2) - Last Page (59)