balçova termalin ordaki manastır harabeleri.
ben üniversitede okurken (5 yıl önce falan) doğa kafe vardı, alsancak tarafıydı sanırım oralarda. güzel bir yerdi, halen var mıdır bilemiyorum ama ben çok severdim.
(bkz:
tarihi asansör)
gün batımıyla birlikte durun durabildiğiniz kadar. hava kararırken izmir'i ayağınızın altına alın. gerisi kendiliğinden gelecektir.
selçuk yakınlarındaki
yoncaköy de bunlara dahildir.
sakın gelmeyin. kimse gelmesin. kalabalık olan hiçbir yerde huzur kalmıyor lan :(
urla'ya geldiniz,
çeşme'nin anasını bellediniz,
selçuk'u yedirmeyiz!
(bkz:
kaynarpınar)
28 yaşında emekli gibi hissetmek isteyenler muhakkak denemeli.