yerli üreticiyi hepten bitirecek olan olaydır.

aynı durum fasulye, nohut gibi ürünlerde de mevcut.

tarım öyle bir çöktü ki bugün savaş çıksa veya ambargo yesek açlıktan kırılacağız.

gelen yoğun mesajlar üzerine mevzuyu biraz açmak istiyorum:

- yerli üreticinin arzı arttırması mümkün değildir. üretim miktarını arttırması da mümkün değildir. bunları biraz açacağım.

- ülkede et fiyatları yıllar önce kötü tarım politikaları ile artışa geçti. hükümet ithalat ile fiyatların artışını engelledi. bu hamle mantıklıydı ama tek bir şart ile. eğer ithalat ile piyasaya müdahaleyi geçici kontrol için yaparsanız bu işe yarar. ithalat sonrası hayvancılığı destekleyip sorunlarını çözme yoluna gitmezseniz ve yerli üreticiyi hepten unutup üstüne ithalatı devam ettirirseniz yerli üretici rekabet edemez. zaten sorunlu olan hayvancılığı öldürürsünüz ki durum bu oldu.

- yine aynı süreçte hayvan başına yıllık vergi konması gibi delice uygulamalara gidildi. eğer hayvancılık yapanlar para kazanıyor olsa ve büyük sermaye sahibi olsa vergi uygulanabilir ama bu şartlarda verginin mantıklı olması mümkün değil.

- yurt dışında hayvan başı sübvansiyon uygulayan bir çok ülke var. bunun dışında üretilen süt başına, karkas et kilogramı başına üreticiye para veren devletler var. bizde bu tip yardımlar da ya yapılmıyor ya da plansız teşvik mantığı ile yapılıyor ve başarısız olunca kaldırılıyor.

- hayvancılık yapanların sermayesi yok. adam 10 dana alıp yıllar içinde büyütüyor, biri ölüyor, kalanları yüksek maliyet ile yetiştirip satmaya çalışıyor. doğal olarak az sayıdaki hayvan kimi sabit giderleri karşılamıyor. bunu çözmek de devletin işi.

- hayvancılık yapanların eğitimine özen gösterilmiyor. bu insanlar doğru yönlendirilmiyor. "al sana mera, git hayvan al otlat" deniliyor ki o iş de yürümüyor. pek çok hayvancılık yapan vatandaşımız sermaye ve destek yetersizliğinden süt ırklarını alıp yetiştiriyor ve bunların sütü ile maliyetlerini karşılamaya çalışıyor. bu hayvanlar uzun süre sonra mezbahaya gidiyor. doğal olarak bu hayvanlardan pek fazla et de çıkmıyor. yine zarar...

- devlet et üretimi için yeni ırklar oluşturmuyor, yeni ırklar getirmiyor ve sermayesi az olan hayvancıya yeteri kadar yavru hayvan dağıtımı yapmıyor.

- sonuçta birileri gelip "üretici neden üretmiyor da fiyat yükseliyor" diyor. hayvancılık yapanlar da zaten çok zengin olabilecekken fakir kalmıyor arkadaşlar. tarım ve hayvancılık politikalarını 10 ineği olan adamdan beklemeyin bu iş hükumetlerin işi.

sonuç:

- memeli hayvan stoğumuz son 15 yılda yanlış hatırlamıyorsam 1/8'e düşmüş durumdadır.
- hayvancılık yapanlar yüksek girdi maliyetlerini karşılayabilecek büyüklükte iş yapacak sermayeye sahip değildir.
- hayvancılık yapanlar et ithalat izni sonrası iyice çökmüştür.
- şimdi dampingin toz olup gitmesi ile kalan hayvancılar da iflasa yürüyecektir.
- hala çıkıp "yaaa hayvancılık yapanlar piyasaya et sürsün" diyen varsa lütfen bir daha okusun.
- yıllar öncesinden ingiltere'den dondurulmuş et ithal edilmiştir.(ilk ithalat dönemi) bunlar göz ile muayene edilmiştir. bu etler deli dana salgınında kesilip dondurulan ve ingiltere'de depolanan hayvanların etleridir diye bir söylenti vardı o dönem. bu etlerin sağlıklı olup olmadığını 15-30 yıl içinde göreceğiz. eğer sağlıklı değillerse ülkemizde çok fazla insan ölecek demektir. (creutzfeldt-jakob hastalığı)

kurban bayramı öncesi fiyatları bir nebze olsun düşürmesi beklenen gelişme. keşke hiç ithal etmek zorunda kalmasak ama maalesef yerli üretim, tüketimi karşılamıyor.

yerinde bir karar. bu herkesin et ithal edebileceği anlamına gelmiyor. ülkede bu konudaki yetkili et ve süt kurumu. dolayısıyla devlet kendi kurumunun aldığı etin gümrüğünü düşürmüş oluyor. özel sektör bu gümrük vergisi ile et zaten ithal edemez. yetkisi yok. iç piyasaki aracılar ve et baronları da biraz olsun belki ayaklarını denk alırlar. yoksa bu gümrük ile güzel ithalat başlatılır kurum tarafından. akp'nin nadir düzgün adımlarından biri son zamanlardaki. etin tadını unuttu bir nesil.

akp'nin oy topların tamamının topladığı kırsal kesime kazığıdır, referandum kaybettiği büyük şehirlerde yaşayan halka yarar. o kesimi zaten cepte gördüğü için alım gücünü arttırarak büyük şehirlerde oyunu arttırmaya oynuyor.

meşazı aldınız mı şimdi? hehehee

(bkz: protein eksikligine bagli zeka geriligi) bu olan biten her seyi açikliyor sanirim.

bu et fiyatlarında çok pis oyunlar dönüyor hacı, bir kere steak house manyaklığı yaşanıyor nusrete günaydına et mi dayanır, ne yediriyorlar çok merak ediyorum.bilmediğimden çok fazla yorum yapamıyorum ama yerli üretici muhtemelen bu yerlere veriyor malını daha karlı diye, (kendi üretimlerini yaptıklarını biliyorum ) onun dışında, t-bone lar falan muhtemelen anguslardan oluyordur. şeyide anlamıyorum mesela kafam almıyor bir koca danadan 2-3 kilo bonfile çıkıyor her yer lokum dolu amk.et piyasasında oyunlar dönüyor çok fena hemde.
ama çözüm ithal et değil tabi.

üreticiyi falan bitirmeyecek karardır. ama ucuz et yememize sebep olur mu? bu da bir muamma...

(bkz: ithalat yaparak gıda fiyatlarını düşürmek)

^{* *} büyük ve küçükbaş hayvanları tarafından sevinçle karşılanmıştır...

şimdi arkadaşlar, ulkemizde hayvan ithalatinda yetkili kurumlar et ve balik kurumu ile tigem'dir. ıthalatci firmalar bu kurumlar haricinde et ithalati yapamasinlar diye vergiler cok yuksek tutulur. gecen yil yine bu donemlerde vergiler ayni oranlara dusurulmustu. getirdik biliyorum. daha sonra ithalatin kapanmasi icin vergi yukseltildi. simdi yine hayvan ithalati, bu iki devlet kurumu disinda da yapilabilsin diye vergi dusurulmustur. olay bundan ibaret.