19 eylül 2010 tarihli hürriyet pazarda hikayesi yayınlanmış, iç aydınlanmasını ibret biçimde gerçekleştirmiş güzel ve yalnız kadın.
buradan okuyabilirsiniz http://www.hurriyet.com.tr/…zar/15815194.asp?gid=59
"bu depresyon neden?", "neden hiç mutlu olamıyorum?" diye yana yana sebep arayan kadınlar ve de erkeklere yabancılaşma kavramını 3 distile anlatmıştır.
aynı dersi dershanede veren öğretmenle köy okulunda anlatan öğretmenin neden aynı içtenlikle gülümseyemediğinin felsefi açımlamasını yapmıştır.
sözlük sözlük zenginlik masalları anlatan kolejli zibidilerin, zengin hayatlarının yalancılığını ve onlara öykünerek olmadığı insanlar gibi davranmak için kıçını yırtan, kendinden kaçan orta halli ve fakir eğitimlilerin durumunu ölümsüz biçimde kadrajlamıştır.
siz devam edin kardeşim.
arabalarınızdan, yabancı dilinizden, gördüğünüz ülkelerin eğlence kültüründen ve kılık kıyafetinize öykünenlerin "çakma" marka kıyafetleriyle dalga geçmekten başka dert edinmemeye devam edin. hayat bu demek ki sizin için.
sokaktaki sıradan bir vatandaşa küçümsemeden bakmak, yanındaki sümüklü ve ucuz kıyafetli çocuğa, o kıyıp da herkese vermeyeceğiniz zenginlere özel ve değerli gülümsemenizden zırnık koklatmamak; varlığınızın ve konumunuzun sağlamasıdır bir anlamda sizin için.
korkun bu fiske vuruşuyla dağılacak sahte dünyanızın yerle bir olması riskinden. bu ise eğer sizi var eden; korkun...