yakında yolun öbür tarafında bulunan prefabriklerin bulunduğu binasına taşınarak ferahlayacak olan, koç üniversitesi suna kıraç kütüphanesiyle adaş kütüphane.

taşınması biten ama dertleri bitmeyen, klasik bir binadan daha "modern" bir binaya geçen, bu geçiş esnasında yaklaşık 3 hafta kadar üniversite öğrencilerinin kullanmakta zorlandığı kütüphane. yer darlığı artık bir problem değil lakin kitapların bir tarafa öğrencilerin diğer tarafa toplanması kümeleşmelere ve konuşmaya sebep olup, çalışmak için sessiz ortam arayan üniversite öğrencilerini ^* rahatsız etmektedir.

yeni binasinin ustu cam olan, sera etkisinin yani sira kitaplarin gunes isigina maruz kardigi ve takriben 1 yil icinde bozulacaklari, 1 ay icinde cehennem gibi sicak olacak kutuphane.

üniversite öğrencilerinin kantine çevirdiği mekandır. koskocaman sahil ve yanında kantin dururken neden öğrenciler gelir de kütüphane de carcar konu$ur, ders çalı$anlara saygı göstermez anla$ılmaz...

sahip olduğu beyaz kanepeler hayatımda gördüğümen rahat şeylerdir. bu yüzden insanın yayıp konuşası gelir sürekli. ayıp tabi bunlar.

akustik ba$arisi aspendos antik tiyatrosunu kiskandiracak yapi. kullanilan materyel ve muhte$em tasarimi gurultulerin 4 kat arasinda e$it dagilimina olanak verir.

siyaset, hukuk, felsefe, sosyoloji, tarih, bilgisayar, mantik, matematik iktisat, edebiyat konularinda zengin bir icerik varken, nitekim okul bünyesindeki bolumler bunlardir, bir arkeoloji yahut biyoloji kitabi arandiginda husrana suruklenmemek imkanli degildir. sureli yayinlar zengindir.

hakikaten de beyaz kanepeleri kapabildiyseniz (ya da bazi okuzler^* gibi sonradan gelip, isgal edip iyice yerlesirseniz), ders calisma gayenizden oldukca sapmaniz olasidir. zira o konfor, o sicak^*, o kadar arkadas bir araya gelince oyle bir ortam olusur ki, ders calismak hos bir hayale donusur. hele 'nasi olsa sinav 4 te, yarin sabah calisiriz' diye bir plan yaptiysaniz, sinavin yalan olmasi olasidir.
uzun lafin kisasi guzel bir kutuphane, ama ders calismak icin daha verimli bir ortam icin kantini tercih ediniz; en azindan danalar gibi yayilip saatler suren muhabbetlere dalma riski yok.

oracle hakkinda 100 tane kitap varken neden sql^* hakkinda 1 tane bile kitap olmadigini merak ettiğim kütüphane.

mimari tasarım harikası,bu kadar çok ölü alanı aynı çatı altında toplayıp canım kütüphaneyi heba edenleri kutluyorum.

çağdaş ve işlevsel olanın her zaman için içe sinmeyebileceğininin dahası ruh ve karakter sahibi olmaktan uzak olacağının birebir örneği yapısıyla, içeriği oturmuşluktan ziyade “umut vadeden”, son beş senede koleksiyonunu ikiye katlayarak kitap sayısını 60 bin sınırlarına ulaştıran ve zamanında gelmiş ve gelmeye devam eden dergileri bin küsürü bulan, bahsi geçen genişleme adına bölümlerden gelen talepleri geciktirmeden karşılasa dahi bu büyümenin sınırları ister istemez belli olmasıyla üzen, çalışanları dost canlısı, üç senedir cep harçlığımı veren işyerim, bilgi küpüm.. kitaplar yaklaşık 1575 metre, dergiler ise 620 metre uznuluğundadır^***..
eski kütüphane, sadece tarihi binası ve güzel manzarasıyla değil, insanda uyandırdığı sıcaklık ve samimiyetle daha çok da binanın işlevsellikten ziyade insani boyutunu yaşatmasıyla güzeldi, kitaplarla içiçelik sıkış tepişlikten çok bir dinginlik ve içaçıcılık veriyordu..
şimdiki ise kullanıcılarına sunduğu tek tuvaleti ve çalışmaktan ziyade muhabbete teşne masalarıyla işlevselliğin bile layığını verememiş ve daha çok hani görünüşte bir kütüphane oluşturalım demenin ötesine geçememiştir.. rafları bile bir seneyi dolduramadan kitapların ağırlığını taşıyamamaya ve yer yer göçmeye başlamıştır.. sera etkisi yapıp bizleri pişirmeye can atan cam düzenleme ise cabası..
tek teselli elbet ki içeriği ve daha da zenginleşecek olması, canı ve canımız sağolsun..