kol gibi, tatsız ve hormonlu salatalığı kilosu 50 liradan aldığında anlarsın yerli çiftçinin değerini.
ekleme: bana gerizekalı diyen herbokologa ithafen:
eski kafalı sikici isimli kardeşim, yerli üretim tarım malları sadece iç piyasada satılmıyor. yurt dışına da ihraç ediliyor. bu sayede ülkeye döviz giriyor. bunun yanında sıfır vergi bile olsa ithalat malı ürünlerin nakliyesi ve paketlemesi gibi birçok maliyeti var. öyle senin düşündüğün gibi ithal ürünler ucuza gelmiyor.
türkiye coğrafik açıdan tarım konusunda çok ülkenin imrendiği bir ülke. dört bir yanında farklı bir ürün yetiştirebileceğin iklim özelliklerine sahip. kendi ülkenin iklim şartlarında hormon kullanmadan yetiştirebileceğin ürünü hormonlu bir şekilde ithal etmenin mantığı ne?
hepsini geçtim bir ülkenin kalkınması için ilk başta üretmesi gerekir. üretirsen hem dışa bağımlı kalmazsın, politik olarak birçok konuda taviz vermezsin; hem de istihdam yaratırsın. uluslararası ilişkiler mezunu bir çiftçi olarak bu duruma bakış açım bu şekilde. köylü kafasında değilim yani ;) bilgin olmadan fikrin olmasın tamam mı güzel kardeşim?
2. ekleme: ben açıklama yapınca old school fucker nickli yazar girdisini silmiş. boş muhaliflikle istediği ilgiyi göremedi sanırım. neyse açıklamam kalsın burada. boş muhaliflik yapmak isteyen başka birisi olursa belki bir iki şey kapar.