enfes bir filmdir. clint eastwood ile lee van cleef üstadın düellosu muhteşemdir.

--- spoiler ---

filmde çete başının hapisteyken öldürdüğü koğuş arkadaşı bahsini ettiği marangoz ustasıdır.
--- spoiler ---

ayrıca lee van cleef bu filmde döktürmüştür.

değeri bilinmeyenler içinde en iyilerden. sergio baba , ennio reyiz ve lee van amca tanımayanlar var la bu memlekette.

serinin ilk filmi a fistfull of dollars'da iki haydut çeteyi tek başına indiren bir clint eastwood izledik. serinin bu filminde ise van cleef ile beraber iki kovboy olarak tek çete ile mücadele ettiklerine şahit oluyoruz. filmleri birbirine bağlayan şey filmlerin iki temel unsur üzerine oturması. hızlı silah çekmek ve akıl oyunları oynamak.

şahsi fikrim van cleef'in en az clint eastwood kadar iyi oynadığı şeklinde bu filmde. filmin ilk filme nazaran bir birim önde olmasının önemli sebeplerinden biri bu zaten.

yine sergio leone'yi tarantino ile ilişkilendirebileceğimiz çok şey var filmde. tarantino filmlerini izleyenler bilirler. tarantino filmleri belirtse de belirtmese de 5-10 farklı bölümün birleşmesinden oluşur. bu filmin de işleniş şekli aynen böyleydi. birinci sekansta van cleef tanıtıldı. ikincisinde eastwood. üçüncüsünde ortak düşmanları el indio. dördüncü sekansta cleef ve eastwood birleştiler. spoiler vermek için gelmedim buraya dek. söylemek istediğim film 8-9 farklı temel bölümün tasarlanması ile oluşmuş; deyim yerinde ise 6-7 kısa filmin birleşmesi ile oluşmuş gibi duruyor. tarantino'nun leone'den çok şey öğrendiği kesin.

bir başka açıdan da filmde üç büyük kutubun olması; 'monco, mortimer, indigo' ve final sahnesi neredeyse iyi kötü çirkinin tabanını oluşturmuş bir filmi izlediğini hissettiriyor izleyen kişiye. filmler gitgide sanki ekibe ve yönetmene birikim olanağı sunmuş ve onları son film olan 'iyi, kötü ve çirkin' filmine taşımışlar.

filmin kendi karakterine gelirsek; seriyi değil sadece bu filmin izleyenler için konuşuyorum. filmde yine karakterler hep yakın plan çekimle betimlenmişler. duygu değişimleri, anlık patlamaları bu yüzden çok daha vurgulu gözüküyor. yine silah çekmek olsun, sigara yakmak olsun; seromoni şeklinde. yine müzikleriyle, raconlarıyla tam o ambiansın içine çekiyor insanı; bu anlamda çok başarılı.

neyse, çok uzamasın. izleyin, izlettirin. 8/10

izlediğim tüm spagetti westernlerin içinde birinciliği çeken film

dolar üçlemesinin en bilinen filmi 3. yani nam-ı diğer “iyi, kötü, çirkin” ve eastwood’u eastwood yapan ise 1. yani “bir avuç dolar” iken serinin en olgun filmi bu yani 2. filmdir.

--- spoiler ---

van cleef (albay) ile tanıştıkları gece albay genç ve aşık olduğu sırada yaşadığı olayı anlatırken:

clint: sen hiç genç olmamış gibisin
lee: oldum, hem de senin gibi korkusuzdum
clint: sonra ne oldu peki?
lee: sinirlenir
clint: mantıksız bir soru mu sordum?
lee: sorun oldukça mantıklı, ama cevabı öyle olmayabilir!

--- spoiler ---

aşık olduğu dönemle ilgili bu kadar kısa ve karizma bir cevap verebilir mi insan ya.

pazar sabahlarının vazgeçilmez filmlerinden biri. vahşi batı denince akla gelen lee van cleef ve clint eastwood barındırır^*.

when the chimes end, pick up your gun. try and shoot me, colonel. just try.

(bkz: tüyler diken diken)

filmin ismi artık çağ dışı kalmış olsa da müzikleri tartışılmaz.
final

italyan sokak sanatcisi italo vegliante tarafindan itinayla icra edilmis ennio morricone eseridir.

old man playıng western musıc "for a few dollars more "

banka soygunundan sonra albay douglas mortimer "ödül şimdi 40 bin dolar oldu diyor. filmin sonunda monco cesetleri toplayıp hesap yaptığında 27 bin dolarlık bir rakama ulaşıyor. albay "ben para istemem" dediğine göre bu 13 bin dolar nerededir?