yarışmadan sonra yunanistan'da kalmaya devam etmiş. iyi derecede yunanca öğrenmiş, ara ara şarkılı türkülü televizyon programlarına katılarak yarı türkçe yarı yunanca şarkılarla komşuyu costurmuş, ve kendini sevdirmiş güzel sesli insan.
amma ve lakin, bir natalia vardı mustafa sandal'la düetler yapardı, yabancı damat'ta oynardı, bir tek biz bilirdik onu milletçe, yunanların nerdeyse haberi yoktu. hatta selanikte yunan arkadaşlar natalia diye bi kız varmış tanıyomusunuz diye sormuşlardı da, afallamıştım. hah işte diyorum ki inşallah bu abla da bu natalia gibi bi kaç süre yunanistan'da prim yapıp, türkiyeyle alakasını kesip sonra daldan düşen elmaya dönmez, ya da ne bileyim başka bir örnek, onu da siz bulun( kayan yıldız, vs..)
nitekim sesi güzeldir, o şarkıyı söylerken ben bile bir çok kez düşündüm vay be türkçe ne kadar da fonetik bir dilmiş, kulağa da pek güzel geliyormuş diye. bir pashalis terzis'ten arxipelagos'u yorumlamıştır, o bir faciadır, ancak istisnalar kaideyi bozmaz efenim.
izmirli yarim adlı şarkısını süper söylüyor, hele ki izmirliyseniz ayrı bir dokunuyor.
birde, henüz yunanca bilmediği dönemlerde çıktığı bir televizyon programında yunanlara ibne kelimesini öğretmiş ve takdirimi bir kez daha kazanmıştır.
http://www.youtube.com/…riwzf3ao2ku&feature=relatedburdan atina'ya selamlar.