(bkz:
siz gerçek misiniz)
başlık başa kalınca aklı başına gelen edit: evet, gerçekler.
bilkentte 2 yıl eğitim aldıklarından, ümit besen'in
i love you şarkısını mükemmel bi aksanla okumuşlardır.
bülent ersoy'un çocukları olmaları soyadlarından ötürü ihtimal dahilindedir. gerçi o yetiştirse bu kadar şımaramazlardı, bülent hanım kükredi mi on kaplan gücündedir ziraa.
"bunların annesi babası nerede" diye kendime soru sormama neden olmuş genç kızlarımız.
son zamanlarin, tarafimdan en cok benimsenen, severek izelenen ikilisi, hatta iki arti biri. zira zaman zaman umit besen, mahmut tuncer gibi ustadlar basarili ikilinin sovlarinin tamamlayici ogesi olarak kullanilmakta, muthis bir gorsellik ve eglence ortami olusmaktadir.
insan bazen, bir trafik kazasi icin bile -ki olumle sonuclanmamis olmasi son derece sevindiricidir- iyi ki yasanmis bu kaza diyebiliyor efendim. hayat ne garip? aslinda meydana gelmis olmasina sukredilecek tek sey o trafik kazasi degildir. kazadan sonra ceyda ve esranin polisle olan talihsiz polemiklerini gorunteleyen "bizden kacmaz" adli magazin programina da minettar ikilinin hayranlari. her ne kadar ceyda ve esranin o talihsiz polemiklerle degil, sov dunyasindaki basarilariyla gundeme gelmesini dilesek de. mehmet ali nin de hakkini yememek lazim tabi. esra ile ceydayi asena ile kapistirmaya calisarak programa ivme kazandirmasi bir mehmet ali klasigi zaten. burda elestirilecek bi durum soz konusu degil. hakeza umit besen, esra ve ceydaya sarki soyleme konusunda sagladigi destek, en az esra ve ceyda nin, isleri olmamasina ragmen, sarki soleme konusunda gosterdikleri medeni cesaret kadar takdire sayan.
hulasa esra ve ceyda, "sov biziniz" ile ilgili kariyerleri icin onemli adimlar atmaya devam etmektedirler. ozellikle ceyda, esraya nazaran daha kuul tavirlar sergileyen bir "yerli paris hilton" havasinda. piyasada kalici olacaginin sinyallerini vermekte. ilerleyen surecte, is dunyasindaki partnerliklerini surdurseler de, ferdi olarak calismaya devam etseler de, yaptiklari isin nitelikleriyle peslerinden surukledikleri kitlelerin sevgilileri olarak kalacaklardir.
verilen linkten izlediğim gordugum kadariyla gercekten var olan bir ikiliymis. estopya, estorya falan demesi falan o kadar da muhim değil bence de o durus, o ses, o tavır aman yarabbim dedirtti. yani tabiatları itibariyle bir sorun var gibi gibi. ayrıca erkeklerin ruyalarini bunlar susluyorsa ben de frijit olurum dedirten ikili oldugunu da belirtmeden gecemeyecegim.
neden turk televizyonlarina ciktiklarini anlayamadigim kiz kardesler toplulugu. anlamiyorum bu isleri. ne yani millet bunu mu istiyor, millet iki adet zengin ve agzindan cikani duymayan kardesin macarelarini mi izlemek istiyor? memet ali bey neden bu kizlari programina cagiriyor, sonra da tripten tribe giriyor bu hatunlar sacmaladiginda? bilmiyor mu ki bu hatunlar boyle?
televole gibi bisey bu. millet sayip sovuyo, ama izlemeye\konusmaya devam ediyor.
bi gün en aklı başında halleri ve kıyafetleriyle ntv'ye çıkıp "türkiyede dev bir sosyolojik deney yaptık. sarışın, sıfır beden ve fakat şımarık ve salak olmak türkiyede ayda ne kadar para getiriyor ve ne ölçüde kabul ediliyor ölçmek istedik. cart curt" diyeceklerini sandığım için sempatik bulduğum ikili. işte o zaman bu ikisiyle oturup koca bi gece boyunca sohbet etmek isterim. paylaşacak çok şeyimiz olacağından eminim.
hürriyet gazetesi tarafından türkiye'nin en komik kardeşleri ilan edilen ikilidir.
"bize
aptal sarışın diyenlerle çok eğleniyoruz" (bkz:
eğlenmek)
"bütün günümüzü alışveriş merkezlerinde geçiririz. bir keresinde alışveriş merkezinde kapalı kaldık; bizi kurtadılar." (bkz:
aptal sarışın)
"
kolay değiliz ama
zor da değiliz." (bkz:
kendini bilmemek)
"faik'le aynı haberde yer alacağıma porno kasedim çıksaydı daha iyiydi." (bkz:
yok artık)
"türkiye'nin bize ihtiyacı vardı. kriz, enflasyon, üzücü haberler çok can sıktı." (bkz:
sosyal mesaj)
http://fotoanaliz.hurriyet.com.tr/…d=15314&rid=4369
hangisi olduğunu bilemeyeceğim şimdi, işbu platin renkli saçlı, ağızlarını yamultarak konuşan ve konuşma süresince her iki dakikada bir bilkent üniversitesi mezunu olduğunu hatırlatan hanım kızlardan bir tanesi, sanırsam kenan erçetingöz'ün sorularını yanıtlarken, katıldıkları yarışmadaki sperm bankasından hamile kalmış olan hanıma(leyla mıydı adı?) laf sokmaya çalışırken sperm bankası yerine üst üste 3 kere "penis bankası" diyerek yarılmama sebebiyet vermiştir gece vakti.
kenan erçetingöz ise, ilk iki penis bankasından sonra yaşadığı şoku ancak atlatıp hafif yollu bir ayar vermeye çalışmıştır kızcağıza. iki kız kardeş de, bu gibi durumlarda cafer'in ortalığı temizlemesi için hep yapıldığı gibi reklama girilirken, hayatlarından gayet memnun kıkır kıkır gülmekteydiler. düşününce komik ama gerçekten, penis bankası ne lan?