benim aklıma
truman show geliyor. şehir o kadar küçük ve organize ki,sanki bir stüdyo, milyonlarca kişi sizi izliyor,yediğiniz yemekten yürüdüğünüz yola kadar her şey gittikçe plastik tadı vermeye başlıyor. öyle yavan işte.
başta minik bir kıvılcımla başlayıp,koca bir alev topuna dönüşür her şey. harlandıkça ısıtır,coşku verir. bir kütük,bir kütük daha atarsınız. ama o kaçınılmaz sönüşü engelleyemezsiniz. çabuk tükenir,çabuk tüketilir. fakat bozası şahanedir.
(bkz:
karakedi bozacısı)