öncelikle derdini sikeyim butonu bkz'si veren kişiler hakkında içimden naif ifadeler kullanmayacağımı belirteyim.
yalnız geçen tv'de denk geldim. yarışma programında bu ikisi jüri koltuğunda. daha dünkü bebe eser, yani yılmaz erdoğan'ın yanında ah yılmaz abi, yılmaz hocam diye gezeleyip şirinlikler yapan çocuk şimdi artistleşmiş, ses tonu değişmiş, triplere girmiş, kendisinden 25 yaş büyük kadına ismiyle hitap ediyor. lan olm nerden geldi bu gaz, bu havalar? daha dünkü figüransın la sen? kim verdi bu gazı böyle çoluğa çocuğa. hep acun'un işi işte.
hülya abla da pek gitmiyor şimdi ama ne bileyim hülya hanım de bari biraz kibar ol.
programında bu konuya denk geldim. "hülya hanım" diyordu, hülya avşar'ın ricası sonrası "hülya" demeye başladı. hatta ilk anda bi' bocalama yaşadığını söylemişti.
80'lerin dergi kapağı kadınına çok bile yapmıştır.
bir tarafta oyuncu, tiyatral yeteneği olan, esprili, yetenekli çocuk olan eser, öteki tarafta yıllardır hala şımarıklık dışında bir yeteneğini görmediğimiz, oyuncu desen oyuncu değil, şarkıcı desen o da değil, e espri yeteneği de yok ki acun olmasa hülya'nın yeniden gündeme bile gelemeyecekti, o yüzden eser gayet hülya diyebilir. hem hülya dert etmiyor sana ne oluyor ki?
o bile fazla öküz dese yeridir.nasıl oluyor da bir insan hayatını şımarıklık yaparak kazanıyor ve baya da iyi kazanıyor.
niye hanım, bey veya siz kullanılır, hayatım boyunca anlam verebilmiş değilim. herkes birbirine sen diye hitap etmelidir; öğretmen de olsa, profesör de olsa, başbakan da olsa.
eser yenenler doğrusunu yapmıştır. kimse kimseden üstün değildir bu hayatta.