anglo sakson-amerikan dünyasında, endüstri devriminden çok önce, yün eğiren kadınlar için -doğal olarak- spinster terimi kullanılıyor ve bu tamamen yaptıkları işle alakalı. spinning wool. ; spinster. fakat, bu kadınlar genel olarak bekârlar. bunun temel nedeni, kadının istediği birisiyle evlenecek özgürlüğünün, miras hakkının dahi olmadığı bir zamanda, bu işten tek başlarına geçinecek ve hatta rahat yaşayacak kadar para kazanabilmeleri.
bu arada, o zaman için karşıladıkları çok ciddi bir ihtiyaç ve tekstil endüstrisini bırak, seri üretimin olmadığı bir dönemde, bu işi bu kadınlar kadar iyi yapabilen bir merci yok. yani, ilk bakışta, kendilerinden çok daha iyi şartlar içine doğmuş görünen birçok kadının çalışma, miras hakkı, evlilikleri üzerine söz söyleme hakları yokken, bu kadınların istemedikleri kişilere 'siktir çekecek' bir durumları var.
işte, ingilizcede, 'evde kalmış' anlamına gelen 'spinster' kelimesinin kökeni ve böyle kullanılmasının sebebi, gerçek bir mesleği olan ve kendi başına ayakları üstünde duran, üreten insanı, kadın olduğu için aşağılamak. tıpkı 'old maid' terimi gibi. o da hizmetçilik yapıyor; para kazanıyor ve koruması, garantisi olan bir meslek o dönemde. bunların ikisi de temiz işler ve bu önemli bir nokta. toplumun pis, kötü addettiği işler olsa zaten tamamen yok sayılacaklar ama, işte öyle olmadığından, istenen kalıba sokabilmek için illa bir yaptırım uygulanması gerekli.
toplum bu kadınlara isimler takıp, kendi başlarına yaşayabildikleri için aşağılaya dursun, 1800'lerden sonra evlenmek istemeyen kadınlara da spinster denmeye başlıyor; çünkü, yeni bir ilkel orta sınıf 'spinster' kadın nesli ortaya çıkıyor. rest is history. öyle ya da böyle, bu kadınların tek derdi, kendi istedikleri gibi bir hayat kurabilmek. ne kadar ilginç değil mi? n'olacak bu dünyanın hali?
bugün de bu değişmiş falan değil. aynı hikâye devam ediyor. ezelden beri, evlenmek istemeyen kadın 'evlenmeyi başaramamış'; 'değersiz kadın' olarak pazarlanıp duruyor. günümüzde, o çok rahat, üstünde bu tür bir baskı kurulmamış kadın sayısı, çok çok az bir oranda.
işin ironik tarafı, bugünün bekâr kadın hayatı, bekâr erkek hayatından daha iyi aslında. normal -ki buna vasat deniyor- zekâ ve görgüye sahip bir insanın çok rahat görebileceği gibi, son derece rahat bir hayat. zorlukları yok mu, var tabii ki. ancak, zorluğu olmayan hiçbir yaşam biçimi yok ve diğerlerine nazaran bu, eskilerin deyimiyle; sultanlık.
onun için ... in a world of kezbans and kamils, be a spinster! diyor, gözlerinizden öpüyorum, sevgili hemcinslerim. let's spinnnn...spinnnn...spinnn...spinnn...zzz