gerçekten daha güzel yıllardı. sevdiği restoranlardan bahseder küçücük köşesinde yazar ve o yüzden hiç kimse kendisinden bahsetmezdi. ara sıra futbol yazıp hıncal uluç ile kapışırlar, kendi dünyalarında mutlu mutlu yaşarlardı. "bu adamdan zarar gelmez adamları" gibiydi.
derken bir gün emre'nin telefonu çaldı, arayan başbakandı. sonrasını hepiniz biliyorsunuz zaten.