kendisi acisindan nasildi bilemem, ama bu aksamki eksi sozluk ziyareti anadolu partisi'ne oy vermeyecekler acisindan cok verimli gecti. zira boylece oy vermeyecegimizden ve o oyu neden vermeyecegimizden emin olduk.

şu anda bir yanında nur serter , diğer yanında bedii süheyl batum varken "gezi ruhunu terketmemeliydik" diyor basın toplantısında. hangi gezi ruhu yanındakilerle pardon?

partiyi neden kapattınız sorusuna
"siyaset için para lazımmış, devasa bütçeler lazımmış. insanın özgürlüğünün önemi olmasa da paraların özgür olması havada uçuşması lazımmış" cevabını vermiş.

bunu herhangi birine sorsaydınız söylerdi. "gaza geldik parti kurduk" desenize, ayıp değil günah değil..

kadın ezdikçe akp'liler "üstten bakıyor" diyor. hayır arkadaşım, o aynı seviyeden bakıyor. ezildikçe siz küçülüyorsunuz.

chp balıkesir milletvekili haluk ahmet gümüş, 9 kırık kemiğiyle meclis'e gelip oy kullanırken "ayh tansiyonum :'(" diyerek oy kullanmamıştır.

akp'ye destek çıkacak kadar omurgasız biri olmadığından %100 emin olsam da, sevmeyenlerinin ağzına çok laf vermiş olacak bu hareketi.

bahın, bahın ne anlatacam;

annemin, anadolu çomarı diye tabir ettiğim bir grup akrabası var. bu akraba grubundan 1. derece akraba sayılan amcası ve eşi cb seçimlerinden birkaç gün önce, evlerini su bastığı için bize kalmaya gelmişlerdi, ev biraz kuruyana kadar filan. seçim günü, bunların oğlu, cebinde üç kuruş para yok, ebesinin nikahı bir yerden bunları almaya geldi, oy kullanmaları için. buraya kadar sorun yok, bir oy bir oydur malum ama annemin amcası 3-5 ay önce beyin kanaması sonucu felç geçirmişti, birinin yardımı olmadan yürüyemiyordu. biz, ya adamı bu halde oralara sürüklemeyin filan dedik, şimdi gidecek, bir daha geri gelecek, çektiği eziyete yazık dedik, adam da (bu tür hastalar genelde tembelleştiği için) daha öncesinde koyu akp'li olsa da gitmek istemiyordu. velhasıl, en az yarım saat dil dökmemiz sonucu amcayı götüremediler ama yenge gitti. iki-üç saat sonra da geri geldiler. bakın bu insanların gerçekten doğru-dürüst parası yok, birinden araba bulmuş, arabaya benzin koymuş gelmiş, sırf; "bir oy, bir oydur" diye. ama bizim sevgili tarhan bacımız oy kullanamamış. neden, çünkü çok hastaymış. mış mış da mış mış...

sen çok önemli bir oylamada bulunma, sonra orada burada akp'ye hırsız de, kılıçdaroğlu'na muhalefet yapamıyor diye laf et. parti kur, ülkeyi değiştireceğim de. kusura bakmayın ama evde yatarak olmuyor o işler.

ulan ben, geberik haldeyken bile çok önemli bir işim varsa kalkıp işe gidiyorum. neden, sonrasında daha büyük sıkıntı yaşamayayım diye. neden, sermayeye hizmet etse bile işime saygım var çünkü. burada ülkenin, milletin anasını üfürenlerden 4'ü yüce divanda oylanıyor ama sen yoksun. "bu ne perhiz, bu ne tarhana?" demezler mi adama apla?

önce solu, sonra ülkeyi kurtaracak, umutlarımızı yeşerten (!) ulusalcı büyük aplam, merak ettim, tansiyonun nasıl şu an?

edit: imla.

akp'de kazanlar kaynayıp iç savaş çıkmak üzereyken dikkatleri başka yöne çekmeye çalışan, rakibi zayıflarken kendi elini güçlendireceğine partisinin elini zayıflatacak kozları açan zihniyetiyle ne dahiyane bir politikacı olduğunu göstermiştir. tam da erdoğanın dişine göre bir muhalefet partisi adayı. partinin başına geçse alır yüzde 17sini oturur mecliste öteki tayyörlü teyzelerle.

partiyi gerçekten eleştirmek ve oy potansiyelini artırmak istese eleştirisini basın önünde değil, başka ortamlarda yapardı. belli ki tribüne oynuyor. sandığa gitmeyen üç dört milyon chpli olduğu düşüncesi üzerinden şezlongcu seçmenlerine göz kırpıyor.

yalnız unutmasın o şezlongcular üzerine hesap yapan başka kurtlar da var. baykal ekibi de sessiz ve derinden kuyu kazma işine başlamıştır çoktan. kılıçdaroğlunu yiyelim derken birbirinizi yemeseniz bari.

ayrıca kurultay için basın toplnatısı yapmasına gerek yok toplasın 581 delege imzasını yapsın kurultayı.

yalnız kendisi ve ekibi başa geçerse şezlongta g.t büyütenlerin oyunu alsa bile benim gibi ağustos sıcağında sandığa gidenlerin oyunu alması garanti değildir. hele hele sağında nur serter solunda süheyl batum dururken sol şerit gezi ruhu laflarını hiç etmesin oy almak için. sıkmabaş first lady istemezük diye diye miting yaparlar anca...

kendisinin eksi sozluk'te yaptigi "soru-cevap" seansina dair elestiriler var. saniyorum ki, kendisi bazi seyleri anlayamadigi gibi hayranlari da anlamamis ki bu elestirileri yapmislar. kendisine bu konularla ilgili sunlari soylemek isterim. herseyden once yaptiginizi "taklitcilik" olarak gormuyorum, tersine basarili bir hamle olarak goruyorum. yaptiginiz icin takdir ediyorum. lakin:

- oncelikle kemal kilicdaroglu'nun da yaptigi bir hata var, kendisi de aynen tekrarladi. eger "sorularinizi cevaplamaya geliyorum" diye potansiyel secmeninize cagrida bulunuyorsaniz, sordugu sorulara "bu sorunun cevabi bilmem hangi dokumanda var" diye cevap vermeyin. ben size "gel bak size sorularim var" demiyorum ki, siz bana "sorulariniz varsa bana sorabilirsiniz" diyorsunuz. ben bu iliskide pasif kalarak bilgi alma rolundeyim ve siz bu yaptiginiz cagri ile bunu kabullenmis, oyle gelmissiniz. beni neden sordugum bir soru ile aktif olma rolune itiyorsunuz ki ? ben zaten "uyusuk, arastirma yapmayan secmen" olarak sizin hedefinizdeyim. bu tembellikten siyrilip size soru sormaya usenmiyorsam, eger oyumu istiyorsaniz siz de usenmeyip cevabi vermelisiniz, adresi degil.
- ikincisi, siyasetci konumu geregi her tur elestiri, alay ve her nedense "saygisizlik" olarak adlandirilan diger yaklasimlara hazir ve kabullenici olmali. yoksa rte'den ne farkiniz var ? dolayisi ile ilgili basliga yazilan "begenmediginiz" [ayni begenmeme duygusunu ben de tasiyorum ama konumumuz farkli takdir edersiniz ki] dalga gecme amacli sorulari gormezden gelebilirsiniz. bu sorulari "gormezden gelmeniz" muhtemelen soru sahibinden baska kimseyi rahatsiz etmez zira sizden beklenen o tip sorulari cevaplamaniz degil. oysa ki bunun yerine cemkirmeyi tercih ederseniz, hele "sizden baska turlusunu beklerdim" seklinde genellemelere giderseniz antipati yaratirsiniz [ki yarattiniz].
- ucuncusu, insanlarin verdiginiz sorulari begenmemek ve protesto amaci ile bu cevaplara "negatif oy vermek" en dogal haklari. bunu elestirmek siyasetci icin intihar ile esdeger bir hareket. bunu bizzat siz yaptiniz mi bilemiyorum ama sizi destekleyenler yaptigi icin yaziyorum.
- dorduncusu, size sorulan sorulara tatmin edici cevaplar vermezseniz insanlarin sizi protesto etmesinden daha dogal bir sey yok. siz kendinize "evet tatmin edici cevaplar verdim" diyebiliyor musunuz ? sectiginiz uc bes soruya gayet orta yollu cevaplar vermissiniz, alkis beklememenizi umuyorum.

maalesef isteneni veremediniz, veremediginiz icin de beklediginizi bulamadiniz.

"sonucu belli bir oylama yüzünden bana saldıranlara yazıklar olsun" demiş.

sonucu belli bir genel seçim için parti kurmanıza ne demeli peki, sayın tarhan?

kemalist ya da chp'li değilim ama olunacaksa "emine ülker tarhan" gibi olunmalı. bilgili, cesur, inandığı değerler için mücadele eden, güzel yaşayan, mutlu bir insan.

aşağıdaki cümlesini sevdim.
'bizde hizmet etme aşkından başka bir şey yok’ diyen birileri, hizmetin ardında saklanan kudret arzusunu, hizmet ettiğini söyleyenin efendi olabilme hırsını biz göremiyoruz zannetmişler.