akp sonrası yarak gibi ortada kalıp meslekten ihraç edilebilecekleri için kafayı kullanan yandaş avukatların imza vermemesinin sonucudur.
yoksa 2000den çok yandaş avukat var yani kolayca toplanması gerekirdi.
ancak bakın bank asya olayında noldu? zamanında fetöcüler de bank asya'da toplandı banka işlerinde. sonra çat çat yakalandılar.
aynı şey yandaş baroda da olacaktır. yarın akp gider sik gibi ortada kalırlar afişe şekilde ve başlarına bela olur.
ayrıca bu durum şunu da anlatıyor anlayana ki akpli avukatlar da akp'ye çok ömür biçmiyor. bu riske girmiyorlar, batan gemiye binmiyorlar. sağlam yerde kalmaya çalışıyorlar.
bakın bu çok şey anlatıyor anlamak isteyene
şimdilik bu yorumu yapmak için erken ama; gerçekten bu sistem tutmazsa şayet; bu, meslektaşlarımın dik duruşu sayesinde gerçekleşecektir.
onur duyarım.
şimdilik tutmamış gibi görünebilir. baro kurmak kağıt üzerinde kolay olsa da fiilen öyle kolay değil. parti kurmak gibi düşün.
baro dediğinin merkezi binası ofisi zartı zurtu bi sürü organizasyonu var. ha deyince olmuyor.
zamanı gelip malum kişinin işaret ettiği baro kurulunca bakın görün çok fazla geçiş olacak o baroya. üzücü mü üzücü ama olacak olan bu.
koyduk buraya entry'yi. umulur ki zaman beni yanıltısın.
tabii ki yakin zamanda uye yeter sayisi dusurulecektir.
metin feyzioglu'nun
nedim sener'den hallica cikmasindan oluyor butun bunlar.
ne makam, koltuk hirsi varmis.
ama kendisi de artik farkinda akp giderse kendisinden bir halt olmayacaginin.
çünkü bu meslek grubunda okumuş insan fazlalığı var, okumuş insanı kandırmak kolay mı ?
helal olsun avukatlara :d
yakında birileri çıkar;
büyük resmi göremiyorlar, cahil insanın feraseti yok bunlarda der.
yandaş sendikalar, 1 senede güçlenmedi. hukuk fakülteleri bir çok mezun veriyor. yeni mezun avukatlara çengel atarak, istedikleri sayıya ulaşacaklardır. çünkü, memur sendikalarında bunu yaptılar. aday memurları, kendi sendikalarına katılmaya ikna ederek büyüdüler.
eski anayasa raportörü, akp'nin kapatılmasına siper olmuş, genç siviller kafasından osman can önderliğindeki hukukçular, hsyk ve yargıtay konulu anayasa değişikliği sonrasında buraların kapısının kendisine açılacağı illüzyonu yaşamıştı; ama f tipi hukuk bürokratları hop diye atlamışlardı açılan yeni kadrolara; osman ve ekibi metrobüsün binemeden kapanan kapısına bakar gibi bakakalmışlardı.
özetle bu düzende "ne umdum ne buldum" deme olasılığı var. kantinde gofret satarken bir anda makam sahibi oluvermişlerin yapacağı düzenlemelere güvenilmez. "bekle gör" daha iyi bir taktik.
tutmayacağı belliydi.
bu adamların sayısı az çok belli, bakın bu adamlar derken iktidar yanlılarını demiyorum; bu abuk sistemi destekleyenleri diyorum çünkü iktidar kanadından da bu sistemi istemeyen ciddi sayıda avukat var.
ha isterlerse kursunlar, kendileri çalıp kendileri oynarlar en fazla ama beni çileden çıkarttıkları için belli sebeplerle yıllardır boş attığım baro oyumu bu sene boş atmamaya karar verdim ve eminim tek değilim.
hatta bunun için pandemi falan demedim, üşenmeyip adliyeye gittim ve avukat kimliğimi yenilettim.
sanırım gelecek ay barolarda seçim var, "muhalif adaylara atılan her oy, metin feyzioğlu'nun sandalyesine atılan bir tekme" düsturu ile gözümü kapatacağım ve basıp geçeceğim.
elde yeterli mv sayısı, kafada inattan başka neden olmadıkça tuttururlar. tutmazsa da tutacak birşeyler yaparlar.
sonuçta bekir bozdağ meclis komisyonunda kanun hazırlanırken avukatlıkla ilgili saçma bir teklif akp chp farketmeksizin reddedilince, meslek dayanışması yapıyorsunuz demiştir. bütün dünyada sıradan olgu, bu şekilde bir suçlama olarak kayıtlara geçmiştir.