ciddi ciddi cinlere inanan 8 yaş üstü insan

Şükela: Nice | Last 24h | Today | All

10 yıl daha düşüncelerinden dolayı annesinin babasını suçlayabilir. ama 18'den sonra hala cinlere inanıyorsa, büyümemiştir.

#135493240'e göre bir şeyin varlığı, bir kitapta varolduğunun yazması ile ispatlanabiliyorsa; tolkien'in orta dünyasındaki bütün yaratıklar, ya da rowling'in kitabındaki bütün büyücüler, başka kitaplarda yazan ejderhalar, tek boynuzlu atlar... vs. vs. her şey gerçekten var olabilir.

hatta ahanda buraya yazıyorum; dünyada ismi bira olan yaratıklar yaşamaktadır. bunlar farklı bir boyutta yaşadıkları için biz bunları göremeyiz. şimdi bira isimli yaratıkların varolabilmesi için ihtiyacım olan tek şey bir ısbn numarası...
0 favorites - -
"aşk yoksa, mutluluk yoksa cin de yok, var olan her şey görülmüyo zaten" gibi çocukça argümanlarla kendini savunan insandır. cehalet ne güzel şey. dünyayı burnunun ucundan ibaret sanıyorsun, sana doğuştan verilen dogmalara koşulsuz iman edip bunları hiç bir sorgulamadan geçirmeden gözü kapalı ölümüne savunma konusunda karşılaştırmalı bir üstünlüğün var, bu kadar sığsın; ama cinler ispatlanamaz diyen insana şarlayacak kadar da özgüven sahibisin. aşk, mutluluk vs. etkileri belirgin şekilde gözlemlenen olgular olması yanında, fizyolojik / hormonal boyutları da çoktan çalışılmış, ortaya konmuş olgular. gözle de görünüyorlar yani basbayağı. bunlarla mı cinlerin varlığını ispat edeceksin ey cehaletinden bihaber, dünyası kendine öğretilmiş dogmalardan ibaret, sığ kardeşim? yaptığın şey karşındaki, o işlerin araştırmasını, okumasını yapmış insanları kendine güldürmek ve çekmeye çalıştığın inancından daha da uzaklaştırmaktan ibaret. bilginin, aklın karşısına imanla, dogmayla çıkmayı bırakın artık.
0 favorites - -
“wema xeleqtul cinne wel inse illa li ya'budun” ben cinleri ve insanları ancak bana kulluk etsinler diye yarattım ayeti ile inandığım varlıklardır cinler. kimine yok hükmünde kimine var hükmündedir. bu inançtır.
0 favorites - -
cin yerine paralel boyutlar, enerji formunda uzaylılar, aura, kuantum fizik vs.. desek vaauv çok bilimsel diye bayıla bayıla inanacak yazar zırvası.

algılarımız dışında bir çok şey var. dışının plastiği soyulmuş içinden elektrik geçen kabloya bakınca elektriği görebiliyor musun?
0 favorites - -
müslümandır.
cin yoktur, inanmam diyen imanını kaybeder*
cinler vardır.
dumansız ateş*ten yaratılmışlardır.
haklarında sure vardır.(bkz: cin suresi)
ışık hızı ile hareket edebilirler.
insandan önce yaratılmışlardır.
doğar, beslenir, yaşar, evlenir, çoğalır ve ölürler.
insanlardan çok daha uzun yaşarlar.
müslüman olanları ve kâfir olanları vardır.
mekân olarak dünyamız üzerinde yaşarlar.
farklı boyutta oldukları için normal şartlarda insanla temas etmezler.
çeşitli metodlarla kendileri ile irtibat sağlayan insanlar vardır.

bu kadar özet yeter
1 favorites - -
en'âm /100:

buna rağmen tuttular, cinleri allah’a ortak koştular; halbuki onları da allah yaratmıştır. bir de kesin bir bilgiye dayanmaksızın o’na oğullar ve kızlar yakıştırdılar. allah, onların ileri sürdükleri bütün bu nitelemelerden sonsuz derecede uzak ve çok yücedir.

en'âm / 128:

allah bütün insanları ve cinleri huzurunda toplayacağı kıyâmet günü: “ey cinler topluluğu! siz insanlardan pek çoğunu yoldan çıkardınız” buyuracak. insanlardan cinlere uymuş ve onlarla iyice yakınlık peyda etmiş olanlar da: “rabbimiz! doğrusu biz, birbirimizden faydalandık ve böylece bizim için takdir ettiğin sürenin sonuna geldik” diyecekler. bunun üzerine allah şöyle buyuracak: “sizin varacağınız yer ateştir. allah aksini dilemedikçe, hepiniz orada sonsuza kadar kalacaksıznız.” şüphesiz senin rabbin, her işi ve hükmü hikmetli ve sağlam olan, her şeyi hakkiyle bilendir.

a'râf / 38:

allah şöyle buyuracak: “sizden önce gelip geçmiş cin ve insan topluluklarıyla beraber siz de girin cehenneme!” bu şekilde her bir topluluk ateşe girdikçe yoldaşlarına lânet edecek. nihâyet hepsi birbiri ardınca orada toplandıklarında, sonra gelenler önce girenler hakkında: “rabbimiz! bizi doğru yoldan işte bunlar saptırdılar; bu sebeple onlara iki kat ateş azabı çektir” diyecekler. allah da: “her birinize iki kat azap var, fakat siz bilmiyorsunuz” buyuracak.

hûd / 119:

ancak rabbinin merhamet ettikleri haktan ayrılmaz ve anlaşmazlığa düşmezler. zâten allah onları asıl bunun için yaratmıştır. böylece rabbinin: “cehennemi mutlaka cinler ve insanlarla dolduracağım” sözü yerine gelmiş olacaktır.

hicr/ 27 :

cinlere gelince, onları daha önceden bedenin gözeneklerine işleyen zehirleyici, yakıcı, kavurucu bir ateşten yaratmıştık.

sâffât / 158 :

bir de kalkıp allah ile cinler-melekler arasında bir soy bağı uydurdular. oysa melekler çok iyi biliyor ki, bu tür iftirâda bulunanlar toplanıp hesapları görülmek üzere allah’ın huzuruna çıkarılacak ve cehenneme atılacaklardır.

neml / 17 :

günün birinde cinlerden, insanlardan ve kuşlardan oluşan orduları emri üzere süleyman’ın huzurunda toplandılar. hepsi birlikte onun tarafından düzenli bir şekilde sevk ve idâre ediliyordu.

neml / 39 :

cinlerden bir ifrit: “ben, daha sen makâmından kalkmadan önce onu sana getiririm. çünkü ben gerçekten bu konuda çok kuvvetli, güvenilir biriyim” dedi.

sebe' / 12 :

süleyman’ın emrine de rüzgârı verdik. onunla sabah gidişte bir aylık, akşam dönüşte de bir aylık yol alırdı. erimiş bakırı onun için kaynağından sel gibi akıttık. cinlerden de, rabbinin izniyle onun maiyetinde çalışanlar vardı. onlardan kim emrimizden biraz sapsa, ona hemen çok yakıcı ateş azabından tattırırdık.

sebe' / 14 :

süleyman’ın ölümünü takdir edip canını aldığımızda, son derece ağır işlerde çalışan cinler, onun öldüğünü ancak üzerine dayandığı değneğini kemiren bir ağaç kurdu sayesinde fark edebildiler. değnek kırılıp süleyman yere yıkılınca anlaşıldı ki, eğer cinler gerçekten duyularının ötesinde olup bitenleri bilmiş olsalardı, süleyman öldüğü halde, kendilerini böyle zelil ve perişan eden ağır işleri yapmaya devam etmezlerdi.

fussilet / 25 :

biz onlara öyle kötü arkadaşlar musallat ettik ki, bunlar yaptıkları ve yapacakları bütün kötülükleri onlara süslü ve câzip gösterdiler. böylece, kendilerinden önceki cin ve insan topluluklarının başına gelen azap sözü, onlar için de kaçınılmaz oldu. gerçekten onlar, büyük bir hüsrâna uğramışlardır.

ahkaf / 18 :

işte bunlar, kendilerinden önce gelmiş geçmiş isyankâr cin ve insan toplulukları içinde, haklarında azap hükmünün kesinleştiği kimselerdir. gerçekten onlar, kıyâmet günü büyük bir hüsrâna uğrayacaklardır.

ahkaf / 29 :

hani cinlerden bir grubu, kur’an’ı dinlemeleri için sana yönlendirmiştik. onu dinlemek üzere hazır hâle geldiklerinde, birbirlerine: “susun, dinleyelim!” dediler. okuman tamamlanınca da kavimlerine birer uyarıcı olarak döndüler.

zâriyât / 56 :

ben cinleri ve insanları ancak beni tanıyıp bana kulluk etsinler diye yarattım.

rahmân / 15 :

cinleri de dumanı olmayan saf bir ateş alevinden yarattı.

rahmân / 33 :

ey cin ve insan topluluğu! göklerin ve yerin hududundan geçip gitmeye gücünüz yetiyorsa, haydi geçin gidin bakalım! şunu bilin ki, onları ancak üstün bir güç, kuvvetli bir delil ve bilgi ile geçe-bilirsiniz.

rahmân / 36 :

öyleyse, ey insanlar ve cinler, rabbinizin hangi nimet ve kud-re-tini yalanlayabilirsiniz?

rahmân / 38 :

öyleyse, ey insanlar ve cinler, rabbinizin hangi nimet ve kud-retini yalanlayabilirsiniz?

rahmân / 39 :

artık o gün ne insanlara ne de cinlere günahları sorulur.

cin / 1 :

rasûlüm! de ki: “bana vahiyle bildirildi ki, cinlerden bir topluluk beni kur’an okurken dinleyip sonra da kavimlerine dönerek şöyle dediler: «biz hârikulâde güzel bir kur’an dinledik.»

cin / 2,3,4,5,6,7,8,9,10,11,12,13,14,15,16,17:

«o her hususta doğru yolu gösteriyor; biz de ona iman ettik. bundan böyle artık rabbimize hiç kimseyi ortak koşmayacağız.»

«şüphesiz rabbimizin şânı çok yücedir. o ne bir eş edinmiştir; ne de bir çocuk.»

«şimdi öğreniyoruz ki, meğer bizim beyinsizlerimiz, allah hakkında yalan yanlış şeyler söylüyormuş.»

«oysa biz, insanların da cinlerin de allah hakkında asla yalan söylemeyeceklerini sanıyorduk.»

“gerçi, öteden beri insanlardan bazı adamlar cinlerden birtakım adamlara sığınıyor, böylece onların kibir ve azgınlıklarını artırıyor, cinler de kendilerine sığınanların günahına günah, isyânına isyân katıyorlardı.»

«onlar da, sizin sandığınız gibi, allah ölen kimseyi bir daha diriltmeyecek sanıyorlardı.»”

“«doğrusu biz, melekleri dinlemek için göğe yükselmek istedik. bir de ne görelim: orası sert ve güçlü bekçilerle, alev fışkırtan mermilerle dopdolu.»

«göğün böyle sıkı denetim altına alınmasıyla yeryüzü ahâlisi için bir kötülük mü kastedilmiştir, yoksa rableri onlar için bir iyilik mi dilemiştir; onu biz bilemiyoruz?»

«bize gelince, içimizde dürüst ve erdemli kimseler de var, bunun çok aşağısında kalan azgınlar da. tıpkı insanlar gibi biz de farklı inançlara sahip çeşitli gruplara ayrılmış vaziyetteyiz.»

«artık şu gerçeği iyice anlamış bulunuyoruz ki, biz ne yeryüzünde allah’ın iradesine karşı koyabiliriz, ne de o’nun elinden kaçıp kurtulabiliriz.»

«ne zaman ki doğru yolu gösteren kur’an’ı dinledik, hemen ona iman ettik. rabbine iman eden kimse, ne ecrinin eksilmesinden korkar, ne de zulme uğramaktan.»

«içimizde allah’a teslimiyet yolunu seçenler de var, doğru yolu terk eden zâlimler de. kim teslimiyet yolunu seçip allah’ın emirlerine boyun eğerse, işte onlar doğru yolu arayıp bulmuş olanlardır.»

«doğru yolu terk eden zâlimler ise cehenneme odun olacaklardır.»”

eğer insanlar ve cinler, allah’ın yolu üzerinde dosdoğru yürüselerdi, onlara bol bol yağmur verir, rızıklarını genişletirdik.

aslında verdiğimiz bu nimetlerle onları imtihan ediyoruz. kim rabbini anmaktan yüz çevirirse, allah onu gittikçe artan çetin bir azaba uğratır.

nâs / 1,2,3,4,5,6 :

de ki: “sığınırım insanların rabbine”,
“insanların mutlak hükümdârı’na”,
“insanların ilâhına”:
"o sinsi şeytanın üflemelerinin şerrinden”,
“insanların kalplerine üfleyen o sinsi şeytanın.”
“ki o, cinlerden de olur, insanlardan da.”

en'âm / 112:

işte biz her peygamberin karşısında insan ve cin şeytanlarından oluşan bir düşman şebeke var etmişizdir. bunlar, aldatmak için birbirlerine yaldızlı sözler fısıldayıp dururlar. şayet rabbin dileseydi böyle yapamazlardı. bu bakımdan onları, uydurdukları yalanlarla başbaşa bırak!

en'âm / 130 :

allah onlara: “ey cin ve insan topluluğu! içinizden âyetlerimi size okuyup açıklayan ve hesap vereceğiniz bu günle karşılaşacağınızı söyleyerek sizi uyaran peygamberler gelmedi mi?” diye soracak. onlar da: “kendi aleyhimize de olsa şâhitlik ederiz ki, evet geldi” diyecekler. önceden dünya hayatı onları aldatmış, böylece inkâr yolunu tutmuşlardı; şimdi de kendi aleyhlerinde şâhitlik yapıp kâfir olduklarını itiraf edecekler.

isrâ / 88 :

de ki: “bütün insanlar ve cinler şu kur’an’ın bir benzerini getirmek üzere bir araya gelseler ve bu hususta güçlerini birleştirip birbirlerine yardımcı da olsalar, imkânı yok, asla onun bir benzerini getiremezler.

kehf / 50 :

bir zamanlar meleklere: “âdem’e secde edin!” diye emretmiştik de hepsi secdeye kapanmış, fakat iblîs secde etmemişti. o cinlerdendi ve bu yüzden rabbinin emrinden dışarı çıkmıştı. böyle iken siz, beni bırakıp da, size düşman oldukları halde onu ve soyunu mu dost ediniyorsunuz? zâlimler için bu ne kötü bir değiştirmedir!

sebe' / 41 :

melekler ise: “seni noksan sıfatlardan ve herhangi bir ortağının bulunmasından pak ve uzak tutarız. bizim dostumuz, sahibimiz ve koruyucumuz ancak sensin! bizim onlarla bu mânada hiçbir münâsebetimiz olmamıştır, olamaz da! hayır, onlar, bize değil cinlere tapıyordu ve çoğu onlara inanıyordu” diye cevap verecekler.

rahmân / 56 :

o cennetlerde bakışlarını sadece eşlerine çevirmiş öyle tatlı bakışlı güzel kadınlar vardır ki, bunlardan önce kendilerine ne bir in-san eli değmiştir ne de cin.

fussilet / 29 :

inkâra saplanmış olanlar cehennemde şöyle diyecekler: “rabbimiz! gerek cinlerden gerek insanlardan bizi saptıranları bize gösteriver; onları ayaklarımızın altına alıp çiğneyelim de böylece en aşağılık kimseler olsunlar!”

sonuç:

müslüman olanların inanması zorunlu varlıklardır.
ben elbette inanıyorum, tersini düşünmek bir an bile aklıma gelmez.
din bir paket programdır, paketi toptan kabul edersin, işine geldiğini, aklına yatabileni değil, paketin tamamını alırsın.
aklına yatıyorsa ne âlâ, yatmıyorsa da "ben anlayamamışım" dersin.
din böyledir.
ayrıca cinlerin varlığı benim aklıma tamamen yatıyor.
bildiğim kadarıyla islamla birlikte artık bizim yaşadığımız boyutta değiller, allah yasaklamıştır bizim boyuta geçmelerine.
ayrıca, aklı başında hiçbir din alimi cinlerin insana musallat olması gibi bir durumun sözkonusu olmadığını, bununla ilgili tek bir ayet ve hadisin olmadığını söylemektedir.( ki, ayetlerin tamamına yakını yukarıdadır)
sadece şu var, şeytan dediğimiz varlık, iblis denilen bir cindir ve
bir imtihan olarak bulunduğumuz bu dünyada aklımızı çelecek fikirler telkin edebilir sadece, daha fazlasını yapamaz, tüm sorumluluk insandadır.
0 favorites - -