nasil olmus tam olarak anlamadim, amerikalilar sanirim bukowski'yi bilmemekteler. simdilik cok da buyuk bir genelleme yapmak istemem. isterseniz gozlemlerimi kronolojik olarak anlatayim.
cok sevdigim amerikali bir arkadasim ile sohbet ediyordum, ki u arkadasim bos zamanlarinda kitap okuyan ve cok okuyan bir insanimizdir, laf dondu dolasti bukowski ye geldi (ben getirdim) ya dedim ben de amerikali yazarlardan bukowski yi severim oyle cok degil ama fena da degil hani bak dedim. ve bana soyle dedi "bukowski mi? o ne len?" dedim normaldir, cocuktur bilmiyordur. misal kafka yi lisede duymus ama okumamis daha olabilir, anlarim saygi duyarim, ben de cok afedersiniz onun bildigi bir suru yazari bilmiyorumdur (gerci onun bildigi butun turk yazarlari biliyorumdur ama bu da pek adil bir karsilastirma olmaz).
neyse buraya kadar her sey normal.
daha sonra amerikan edebiyati bolumunden mezun olmus bir ingilizce ogretmeni amerikali ile tanisilir, ve de yav bu bizim eleman bukowski hic okumamis yok mu sen de bir kitabi filan ver de eline cocugun okusun ogrensin denir, ve de amerikan edebiyati mezunu kisi der ki: "bukowski mi? o kim yav?"
iste burada durup dusunmek lazim.
cok afedersin ama sen amerikan edebiyati mezunusun, senin isin bu. charles bukowski yahu, zaten incecik kitaplari teneffuste bile okursun, kantinde cay icerken.
hatta o kadar israrciydi ki, ben supheye dustum, acaba dedim bukowski biz turklerin toplu halusinasyonu mudur? oyle biri yok mu? yoksa bukowski orhan pamuk'un unlu olmadan onceki takma adi mi? ama diil, yani olmamasi lazim.
ulan yine supheye dustum bak.
sonucta zavallim bukowski'yi burada kimse sallamiyor, tabi gercekten oyle birisi varsa....

"amerikan edebiyati mezunu amerikalilarin charles bukowski yi bilmemesi" basligi altinda yazilacakken 50 karakterden oturu butun amerikalilarin hukum giydirildigi bir onermeye donusmus cumlecik.
esas problem sudur ki, amerikan edebiyatindan mezun olmus bir amerikalinin bukowskiyi bilmemesinin ayip oldugu gercegidir.
kimse halktan insanlarin butun yazarlari bilmesi gerektigini iddia etmemektedir, zaten bunu iddia etmek saflik olacaktir, bir turkiyeli de cezmi ersozu bilmeyebilir ama turk dili ve edebiyati mezunu bir turk cezmi ersoz'u en azindan duymus olmalidir, okumamis olsa bile, sevmese nefret etse bile (ki ben sevmem) cezmi ersoz okudun mu diye soruldugu zaman o kim yahu seklinde cevap vermemelidir.
belki problem bukowskinin amerikan akademik cevreleri tarafindan herhangi bir edebi deger tasimadiginin dusunulmesidir, okutulmuyordur, bilemem. yine de isi amerikan edebiyati olan birisinin bukowskiyi bilmemesi okuzluktur.

zamanında (bkz: açık radyo)nun kapatılmasına sebep olan öyküsü sayesinde memleketimde daha çok tanınmış olan yazarı o zamana kadar zaten burada da pek çok kimsenin bilmediğini göz önüne alalım derim...

çok doğal bir hadisedir, ki şöyle bir anektod sıkıştırmak isterim araya:

amerikadaki ilk haftamda, odamı yerleştirmeye çalışmaktayken, yanıma aynı katta yaşadığım bir amerikalı gelir. masamın üstünde dağınık duran bissürü cd'den birini alır ve şu soruyu yöneltir.

"aaa radiohead... adını duymuştum. güzel bir film diyolar, izleyebilir miyim bi ara?"
-mavi ekran!-

tabi charles bukowski'yi radioheadle bağdaşlaştırmanın hiçbir mantığı yok, ama sağlıklı sayılabilcek bir genelleme yapmamız gerekirse, amerikalıların (üniversitede okuyanlar da dahil olmak üzre) çok büyük bir kısmının kasabasından dışarı çıkmamış, ilgilenmediği herhangi bir konu hakkında en ufak bir fikri olmayan insanlar olduğunu da unutmamamız gerekir...

(bkz: gereksiz genellemeler)