güneydoğu yöresinde duyduğum en efsane versiyonu için:
(bkz:
çay bırakayım mı)
1992 yılında diyarbakır'da göreve başlayan babam, bu soruyu ilk duyduğunda tam olarak nasıl tepki vereceğini bilememiş. başta "çay vermeyi bırakayım mı" gibi bir anlam çıkarmış ama olay aslında bambaşkaymış.
doğrusu çaylamaktadır, çaylayalım mı abi
dolduruyorum ya da koyuyorum
ayaktayken tazele de ister dök ister koy ister kat sana kalmış diyerek çözdüğüm sorunsal.
ikisi de mümkündür.
çayı içilebilir hale getirmek amacıyla ocağa çay koyulabilir.
veyahut yapılan bir sakarlığın sonucu çayı dökmek de olabilir.
tamamen bakış açınıza bağlı.
*
şiveden şiveye değişiklik göstermektedir. mesela
adana da çay dökmek derler,
gaziantepte çay koymak derler. her ikisinde de sesleniş farklı olsa da aynı şeyi ifade etmektedir.
esas sorunun kafalarda olduğunu anlamama sorunsalıdır. öncelikle çay bardağa konduğu için,"koymak" fiili kullanılmıştır, ama sonra kimin aklına geldiyse, biri bir gün "ben sana koyayım" mı dedi ne dediyse fiil "dökmek" yönünde bir eğrilme yaşadı. hem de teyzelerin yaptığı günlerde bile. eskiden, "çay dökeyim mi" dendiğinde, "niye döküyorsun bardağa koysana?" diye alay edilirdi. şimdi bu sorunsal olmuş. peki biri çayı döktüğünde ne diyeceğiz? esas sorunsal bu değil mi?