40 oldum, hala iyi bir kulaklığın verdiği keyfi hiç bir ses sistemi vermiyor. sadece müzik için değil, oyun, orjinal dilinde dizi bunlar için kullanıyorum, bir de yürüyüş ve koşu için.
bir daha yolunun fenerbahçe ile kesişmemesini dilediğim, eski fenerbahçe başkanı, bunun 7 senede verdiği zararı kimse veremez, kulübün içine bıraktığı mikropların bile temizlenmesi yıllar sürer.
insan sevdiğinden vazgeçmez, ama çoğu zaman sevdiğini sanar, aslında sevmediğini, yaşadığı şeyin sevmek değil, hoşlanma olduğunu anlamaya başlayınca, seviyorum amalar başlar, sonrası da kapanış zaten.
laz ziya yine haklı çıktı.
bir insanın nasıl gittiğine dikkat edin, sebebi ne olursa olsun, gidiş şekli size karekteri, size verdiği değeri gösterir. bu aşk hayatında, iş hayatında, normal hayatınızda hep klavuz olur.
türkçülük zaten seküler bir ideolojidir. bu yüzden de siyasi karşılığı olmamıştır, ilk denemeyi 1965 yılında
alparslan türkeş yapmıştır, türkçülüğü siyasi anlam da deneyen ilk lider türkeş dir. fakat istediği karşılığı alamayınca daha
muhafazakar çizgiye kaymış, bu yüzden de, (bkz:
hüseyin nihal atsız) ile araları açılmıştır. günümüzde ise (bkz:
ümit özdağ) tarafından bir kez daha denenmektedir.
şimdi bunu söyleyen insan sanıyor ki, suç sayılacak paylaşım yapanlar, anonim hesap ile gizleniyor, böyle bir şey yok, anonim olsanız bile, devlet isterse sizi buluyor, bulunamayan, bu tarz paylaşımlar yapanlar ise yurt dışında yaşayan veya ora dan yönetilen hesaplar, yani değil t.c, direkt ikametgah ile bile girsen değişen bir şey olmaz
motorum yok, ama antalya'da yaşıyorum ve buralarda büyük rahatlık, yasaklamaya gerek yok, cezalar kesilsin yeter, daha önce burada ciddi denetimler yapılıyor, cezalar kesiliyordu ve çok motor olmasına rağmen motor terörü yoktu, son yıllarda trafik aşırı arttı, buna bağlı olarak trafik polislerinin işleri de aşırı arttı sanırım, alkol uygulamaları dışında pek bir denetleme olmuyor, o yüzden, başta yabancı uyruklu araçlar olmak üzere, motor ve yabancı sürücü terörü var, yasaklama yerine kanunlar uygulansa sorun kalmaz.
gs de bu ve birlikte program yaptığı biri daha vardı, fb de ahmet ercanlar, levent ümit erol, ümit özat, bu tarz adamları dinleyen, ciddiye alan, insanların ben zeka sorunu olduğunu düşünüyorum, bu tip adamların sağdan soldan duydukları dedikodu haricinde, futboll üstüne bir şey konuştuklarını duymadım, ama biraz holiganlık ekleyerek, çok güzel yollarını buluyorlar.
65-0 iken koşa koşa santra yapıp topu rakibe verip, 66. golü yiyecek motivasyonu çok merak ediyorum, kimse lan 60-0 oldu, topu santra ile taca atalım demedi mi.
tanım: her bir dakika yirmi bir saniye de 1 gol yiyen takım.