ayni sekilde, bir yabanci asla kirkpinari kazanamaz.. hayat iste, acisiyla tatlisiyla..

dünyanın en iyi golfçüsü bir zenci, en iyi rapçisi bir beyaz, nba de çinli bir pivot oluyosa bu da gayet yalan bi önerme olabilir gelecekte

tüm eğitimini türkiye'de alırsa kazanamaz.

neden?

çünkü en iyi hocalarla çalıyor dahi olsa rekabet yok.

özellikle rusya ve avrupa'daki çocuklar(!), henüz 10 yaşını bile bulmadan, şayet yeteneklilerse abd'ye gidip eğitim alıyorlar bu yönde. yaşları 5-6 olan, bazıları hala dudak tiryakisi boyutunda memeden vazgeçememiş çocuklardan bahsediyorum!

bu çocuklar izole bir ortamda günde 10 saate varan antrenmanlar yapıyorlar ve 10 yaşından itibaren "geleceğin grand slam şampiyonu olabilir" şeklinde yazılar çıkıyor haklarında.

yahu britanya'ya baksanız zaten alacaksınız cevabınızı. britanya'da bile bir elin parmaklarını geçmiyor elit kategorideki tenisçiler. siz diyorsunuz ki türkiye???

türkiye'nin 3 yanı denizlerle çevrili ve en büyük yüzücümüz survivor derya büyükuncu işte, ki yaptıklarını asla küçümsemiyorum, büyük yüzücüdür kendi çapında. yine türkiye'nin çıkardığı en büyük futbolcu ne yazık ki şu an için "adam turan."

bizden değil kısa vadede, uzun vadede tenis bazında bir cacık olmaz çünkü bu konuda tek statü "yatırım" olmayacak hiçbir zaman. rekabetin olmadığı yerlerde ivan drago sahibi olabilirsiniz ancak ama onu da abd'den gelen 1.75 boyundaki bir ağır siklet(!) döğer geçer.

(bkz: tenis) yüksek başarı için bazı olimpik sporlar gibi olmazsa olmaz genetik bir üstünlük gerektiren bir spor değil, ortalama boy ve fiziki özelliklere sahip, çevik refleksleri iyi ve oyun algısı olan ve yeterince kendini adayan her milletten birey tenis şampiyonu olabilir.

örneğin; olimpik 100m koşunun aksine çünkü orada bariz bir genetik donanım gerekliliği var ve başarılı olan tüm sporcularda bellirli özellikler sabit, tenis şampiyonları birbiri ile alakasız ülkelerden, ırklardan ve milletlerden gelen bireyler.

not: 100 m koşuda çoğunlukla jamaica ^*ve bir kaç afrika ülkesi baskın. okçulukta kore ve japonya oldukça baskındır, tenis için böyle bir durum söz konusu değil.

tanım: tenis şampiyonları bellirli bir genetik ortak payda içinde olmadıklarından doğru olmayan ve hiçbir millet için doğrulanamayacak önerme. (bkz: serena williams) ve (bkz: maria sharapova) genetik havuzun iki uç kutubunda yer alan sporcular ikisi de bu sporda oldukça başarılıyken bu sporda genetik donanım ve/ve ya ırksal başarıdan söz edilemez

edit: imla, örnek eklemesi.

(bkz: never say never again)

(bkz: tirtillar asla asla asla kahverengi bot giymez)

katılmadığım önerme. içerisinde asla geçen cümlelere karşı antipatim var çünkü. ayrıca gayet de kazanabilir. yeterince para, disiplinli ve artniyetli olmayan eğitmenler ve 1000 tane sağlıklı çocukla yapılabilir. yılını söylemedim dikkat ederseniz.

ama yine de dünyaya bedeldir.

ingiliz de kazanamaz. çok da şaapmayın.

nadal gibi 3-4 yaşında elime raket veren amcam olsaydı , yaşadığım ülkede azıcık bir tenis kültürü olsaydı, babam spor olarak sadece futbol takip etmeseydi 2019 wimbledonda sürpriz kovalayan gençlerden biri olabilirdim. (coğrafya kaderdir) onun yerine şimdi parklarda kendi halimde düzenli tenis oynuyorum. buna şükür