bu akşam bilkent odeon’da gerçekleşen muhteşem konser. bsoya kültür ve turizm bakanlığı devlet çok sesli korosu eşlik etti. elli dakikalık bir müzik ziyafeti oldu herkes için. klasik müzik ve çok sesli koronun birleşimi gerçekten orgazmik bir şey ortaya çıkarıyor. tek bir sıkıntı gördüm. bas vokalin sesi bana az geldi.
bir de allah aşkına şu alkış olayını öğrenin artık ya. müzik biter bitmez şakşak başlıyorsunuz.

konserin kunyesi, http://bso.bilkent.edu.tr/…p/concerts/bso-concerts/ 'dan kopyala yapistir:

14 september 2019, saturday, 20:30 | bilkent odeon
mozart, requiem
bruno mantovani, conductor
ministry of culture and tourism state polphonic choir
burak onur erdem, choirmaster
ezgi karakaya, mezzo-soprano
ayhan uştuk, tenor
doğukan özkan, bass
w.a. mozart | requiem in d minor, kv.626

çok hos da biraz kisa bir program degil mi? bu yapitin ortalama bir kaydi / temsili 50 dakika surer. normal bir konser suresinin 70 dakikadan kisa olmasi o konserin 'kisa' oldugu anlamina gelir. mozart'in requiem'inin yanina gidecek birçok ufak çapli koro yapiti mevcut. klasiklerden ilk akla gelenler:

bach - magnificat
bruckner te deum
mozart taç giyme missasi
verdi 4 kutsal sarki (digerlerine nazaran uzun ama requiem'le birlikte toplam suresi 1.5 saati geçmezdi)
stravinsky mezmurlar senfonisi * bkz. dip not

aklima ilk gelen ve oldukça meshur ornekleri yazdim. tabii ki 10larca daha kisa ve dahi koro icermeyen vokal ornek bulunabilir.

anlasilan koroyu repertuarinda olmayan bir yapitla yormak istememisler. (yahut dinleyiciyi? bilemiyorum)

ek: koro elemani bir arkadasimin 'requiem'in yaninda basta koro yapiti caldirmak koroya harakiri yaptirmaktir' yonundeki uyarisina yonelik olarak:

mozart'in requiem'inin programindaki tek koro yapiti oldugu birçok konser bulunabildigi gibi, yaninda irili ufakli baska koro yapitlariyla programa dahil oldugu da birçok ornek bulunabilir. diyelim ki baska bir koro yapiti programa dahil edilmek istenmedi. yine de, nice ornegi rahatlikla bulunabilecegi gibi, yine mozart'a (yahut bir baska besteciye) ait bir orkestra yapitiyla program genisletilebilirdi.

yapitin teknik zorlugu, yaninda baska bir koro yapitinin seslendirilmesinin guclugu vs. bir yana, tekrarla: 50 dakikalik bir konser cok kisa.

yakin sureli baska bir konser vesilesiyle bana katilan bir yazar: (bkz: #95601985)

cok daha kisa bir konser ornegi: (bkz: #95763644)

temsilde rol alan herkesin aklina, eline ve sesine saglik.

* dip not: yahut bu yapit turkiye'de daha once seslendirilmemis ki!

https://www.cso.gov.tr/…strasi_2019-2020_sezonu.pdf

(bkz: #95825972)

alinti: "senfonilerin yanina konan yapitlarin secimlerinde en begendigim 6. senfoninin yanina konan stravinsky'nin muhtesem mezmurlar senfonisi oldu. ote yandan programda neden " psalms senfoni " olarak geçtigini anlamadim. yapitin yaninda yazan "(eserin türkiye’de ilk seslendirilişi)" ibaresi de cso için gurur kaynagi, tc bati sanat musikisi korolari ve kurumlari içinse utanç kaynagi olsa gerek. yapitin beste tarihi 1930, yil olmus 2020, 90 senede anca seslendirilebiliyor. hayir, kiyi kose bir yapit olur anlarim da 20.yy koro edebiyatinin en çok kaydedilen ve seslendirilen yapitlarindan birisi! neyse, geç olsun guç olmasin diyelim."

alkis olayı tam bir kabustu. ışin ilginç yanı, izleyiciye dağıtılan programda bölüm aralarinda alkışlanmaması hususu özel olarak belirtiyor.
akustik kötü, ses dagilimi dengesiz.
zira benim bulunduğum yerde mezzo-sopranonun sesi zayif digerleri iyiydi. konser çıkışı bir arkadasimla konustugumda ise tenorun mikrofonunun sorunlu olduğunu diğer seslerin iyi olduğunu soyledi.