eski twilight grubunun keyboardcusu finn zierler'in kurdugu vokallerde ark'tan bildiğimiz jorn lande babanin olduğu inanılmaz bir topluluk. ilk albümleri the devil's hall of fame son zamanlarda peydahlanan en iyi prog metal albümlerinden biri. tommy hansen babanin yapimciliginda devam ederlerse zirveye oynayacak olan ve massacre records'a bi sürü para kazandıracak olan müzikal beraberlik.

cok karanlık, cok melodik, cok hisli, bazen pop, bazen prog, vokallerine inanmakta gucluk cekilen^*, zor sevilen, sevilince etkisi altına girilen grup

grup elemanlarinin isvec, norvec ve danimarkadan karma oldugu goz onunde bulunduruldugunda iskandinav muzik grubu demenin daha uygun olacagini dusundugum, 2001'de cikardiklari konsept album the devils hall of famede sesine hayran kaldigim jorn landenin vokalistligini yaptigi, klavye finn zierler, gitar anders kragh, bass anders lindgren ve bateri tomas freden'den olusan grup.

ayrica 1999da 6 parcadan olusan ve finn zierler produksyonunda tamamen kendilerinin finans ettigi lurking fantasia adli bir promo album cikarmislar.

http://www.beyondtwilight.dk/

cıkısı 13 agustos 2001 olan devil's hall of fame albumlerinin kapagı muhte$em olan grup.

yağmurlu bir kı$ ak$amı, mum ı$ığında karanlık soundunu dinlemesi süper olan, oldukça ba$arılı bulduğum grup. albümlerinin devamını bekliyoruz.

ikinci albümleri section x ile yeni bir başyapıta imza atan gruptur kendileri. jorn lande'nin yerine kelly sundown carpenter muhteşem performansıyla lande'yi aratmamaktadır. ilk albümün çizgisinde ilerleyen sound ve şarkı yapıları adamı garip dünyalara uçurmaktadır. böylesine sağlam ve orijinal bir grubun az tanınması ne acıdır yahu.

grubun beyni sayabileceğimiz finn zierler gerçekten çılgın bir adam. the devils hall of fame albümünde ilk defa müziği bir enstürmanla bestelemek yerine kağıt kalemle yazmayı denemiş ve çok da başarılı olmuş. genelde beste yaparken bir yandan da hikayeler yazarak bir paralellik tuttururmuş.

ilk albümün bestelerini, adrenalinini yükseltmek için, atlas dağları ve sahara çölüne giderek ölümle burun burunayken yazdığını anlatıyordu. müzik teorisi hakkında biraz fikri olan insanların, bukonuda çok fazla analiz yapabileceklerini, kompozisyonlarda birçok simgesel şeyler olduğunu bileceklerini söylüyo kendisi.. section xte de bildiğinden şaşmamış, evinin çatı katını tekrar düzenleyip karanlık bir hale getirmiş ve oraya kapanıp bir yandan hikayeler bir yandan besteler yazmaya başlamış. o odada yazdığı kısımların bol bol şizofreni ve paranoya içerdiğini söylüyo.

bu da yetmemiş, londra'ya gidip evsiz yaşamanın nası bişi olduğunu görmek istemiş, sokaklarda uyumuş, kolay olacağını düşünüyomuş ama 3 günde zor bir hayat olduğunu anlamış, "bir adrenalin biletinden çok daha fazlasıydı" diye anlatıyo bunu da.

dalgıçlardan, su altında 30 dakika kalındığında yarı bilinçli hale gelindiğini öğrenmiş ve gece vakti bunu denemek istemiş. albümün son kısmını da bu şekilde yazmış. ilk denediğinde fazla etkilenmemiş, kendi kelimeleriyle; "sadece mavi bir vücut ve mavi toplar kazandırmıştı bana." sonra kanı vücuduna tekrar dağıldığında ilginç bişi olduuna karar vermiş ve tekrar tekrar denemiş, korkunun keyfini çıkarmaya başlamış, 1 metre önünü bile göremiyomuş, klostrofobiklere önermiyo bu yüzden. ve unutmadan, su altında yazı yazılabilen bir de defteri varmış hep yanında.

yeni vokalist kelly'i çok geniş bir vokal yelpazesi olduu için seçtiini söylüyo. kelly de jorn lande gibi sadece vokal diil rol de yapıyomuş..

finn zierler'in bazı seçimleri de şööle:

felsefe mi kimya mı?
-felsefe

hard rock mı power metal mi?
-hard rock europe gibi olucaksa power metal.

brave heart mı alien mı?
-alien

iron maiden mı dream theater mı?
-dream theater

helal^*

(bkz: #6673463)

gerçek anlamda progressive yaptığına inandığım bir grup. artık oldukça popüler olmuş birsürü progressive pop grubundan rahatça sıyrılmakta. özellikle zekice yazılmış vokalleri ve şarkılarındaki o muhteşem teatral hava onları oldukça ayrı kılıyor diğer gruplardan. yurtdışındaki otoritelerce cinematic metal şeklinde ayrı bir tarz yarattıkları söylenir haksız da değillerdir.