bu duruma başlık açılmasına şaşırmadım. zaten fiyatlarından ötürü afaroz ettiğim bir marka çoktan. sütlü tatlıları emsallerinin iki katı ve sebebini hiçbir şekilde izah edemezler.
ama dün çok açtım ve bir kuruvasan yer kalkarım diye geçtim oturdum. daha pasta tezgahından geçerken sütlaç fiyatlarını görünce tepem attı zaten. kendileri de farkında demek ki vitrindeki tatlıların üstüne etiket koymuşlar. bilmeden yemeğin haaa dercesine.
içerisi de hınca hınç dolu. menü evlere şenlik. şu kadarını söyleyeyim, iki yumurta kırılmış burrata diyor sahanın fiyatı 700 küsür. antin kuntinsiz versiyonları 500 küsür.
çocuğuma kurabiye söyledim. masada peçete bile yok. bir sahan yumurtaya 700 lira alan bir yerde masada peçetelik olur! bir de lütfen peçete rica ediyoruz.( tabağı getirip önümüze atarken servis açmayacaksan, en azından masada peçetelik olsun, onu da ben yapayım! )
pahalılık her yerde var. kalitesizlik her yerde var. ama buradaki pahalılığa başlık açılması gerçekten tesadüfi değil. gerçekten pahalılığın hat safhada olduğu bu ortamda bile ekstrem sularda yüzen bir mekan.
ekleme: gitmeyin diyenler, paranız yetmiyorsa diyenler…
beyaz fırının gündem olmasının sebebi var. ederi bu değil. zaten hiçbir yer ederi değil de burası çarpı iki değil anladınız mı? biz kimseden belediye kafesi fiyatı beklemiyoruz. ben şimdi benzer statüde başka bir yerden bir fiyat ekleyeceğim. bu da ucuz değil. birisi sahan yumurta öbürü dolu bir tabak! gayet popüler, merkezi bir restoran.
x restorandan 700 tl'lik tabak (bu da pahalı)
.
görselburrata belli ki pahalı bir ürün olduğu için buraya diğer restorandan örnek tabağa benzer konseptte bir tava da ekleyerek beyaz fırın görselleri:
görselgörselbeğenmiyorsan gitmeyecekmişim. gitmiyorum zaten. ama yine de gördüğümü söyleyeceğim.
15 senedir yaşadığım yerde kirayı ödeyemeyeceğim, geçip kafesi çok pahalı diye bi sütlaç yiyemeyeceğim, bi çay bile içemeyeceğim, ama hiç bir ses etmeyeceğim! size de ne oluyor demeyeceğim! bu pahalılığı sorgulamayacağım. kalitesizliğe hiç değinmeğim dikkat ederseniz. o zaten bütün yeme içme sektörü için yepyeni ama çok aşırı bir sorun haline gelmiş durumda.
bu da sütlaç
görselgörseleğer çok muazzam bir farkı olsa bu da beyaz fırın farkı demek durumunda kalmayacağım restoranlardan örnek koyuyorum. gidip baklavada mesela en iyi malzemesi kaliteli marka ile mahalle baklavasını karşılaştırmam.
neden dolup taşıyor? adı kalmış da ondan. bu gidişle o ismin de kapıdaki 100 yıllık markalar derneği tabelasının da bir anlamı kalmayacak orası ayrı. biz aptal değiliz. bakın bir yaş pastayı örnek vermiyorum ben, baklavayı örnek vermiyorum. ustalık, pahalı malzemeler gerektiren, güven gerektiren ürünler için bu markalar olmalı, biz de az da olsa keyifle ve güvenle yemeliyiz. ama onlar ne yapıyor, ucuz esnafların yaptığı gibi, çaydan da geçireyim, sütlaçtan da geçireyim, hep ben kazanayım! ayıptır.