acıların kadınışarkıcı bergen'i anlatan bu film sayesinde gerçek adının belgin olduğunu, konservatuara birincilikle girdiğini, çello çaldığını, eğer kurgu değilse çok pahalı olduğu için öğrenciyken alamadığı bergenli bir ustanın yapımı çelloya istinaden bu sahne ismini aldığını ve nergis öztürkün komediye de çok yakıştığını keşfettim:)

etkileyiciydi. özellikle ilk sahnesi filmden ziyade beni en etileyen an oldu. farah ve erdal süper oynadılar

bergen, 4 mart 2022 tarihinde vizyona girmiş olan, senaryosunu sema kaygusuz ve yıldız bayazıt'ın kaleme aldığı, yönetmenliğini mehmet binay ve caner alper ikilisinin yaptığı, farah zeynep abdullah'ın başrolünde yer aldığı biyografik ve dram türündeki türk yapımı sinema filmi.
hayatımda ilk defa sinemada yer bulamayıp döndüğüm film oldu sayesinde. sonraki gün tıpış tıpış 3 saat öncesinden gidip yerimizi aldık. film gerçekten güzeldi. geçen haftada dilberay'a gitmiştik. ama benim film akışı konusunda hala favorim müslüm. müslüm baba'nın filminde hayatının akışı çok gerçekçi işlenmişti. bergen ve dilberay daha çok özet gibi geldi bana.

"bergen'i türk milletine ahlak timsali diye yutturmayın" https://youtu.be/fpfhmer2eqy
video 7 ay önce yayinlanmış

burada, onunla birlikte yaşayan çalıştığı pavyonun sahibi anlatıyor
ve filmin senaryosunun yalandan ibaret olduğunu söylüyor.
milliyet gazetesindeki erol atar röportajında atar'ın söyledikleri ile örtüşüyor

"1970’lerde ankara’da fotoğrafçılık yapıyordum. bergen bana fotoğraf çektirmeye gelirdi. çok güzel bir genç kızdı. şu anda önemli yerlerde olan erkeklerin de bulunduğu ilişkiler yaşadı. bir gece sezen aksu ile çıktığı kulübe gittik. sezen bergen’e baktı baktı dedi ki “kezzap bile bu kadını çirkinleştirememiş
bergen fotoğraf çekimlerinde yüzünün yaralı tarafına polyester yapıştırırdı. onun üzerini pullarla süslerdi. saçının bir kakülünü o gözünün üzerine örterdi. o hazırlıklarını yaparken gözünün olmadığı çukura bakamazdım, içim kalkardı. bergen hoppa bir kızdı, başına buyruktu. şimdi belki geçerli bir şey bu ama o devir için geçerli değildi." erol atar

http://www.milliyet.com.tr/…010/1198653/default.htm

annesi de daha önce pavyonlarda çalışmış. annesinin zoru ile pavyonda çalışmaya başladı diyorlar. muhtemelen ucunda daha çok para olduğu içindir.

bakın burda armağan çağlayan anlatıyor:

https://youtu.be/vfwctuklmfi

adana'da çalışmış olması, bir adanalıya aşık olması, adamın evli olması vb çok büyük talihsizlik. eskiden sosyal medya olsaydı bu kadar kandırılamazdı. maalesef o dönemlerde bilgiye ulaşmak çok zordu.

adamdan ayrılamamış olması ayrı bir problem. bağlanmış resmen ama bunun için de onu suçlayamayız. oluyor bazen. insanın elinde olmuyor herşey.

şu haber de etken oldu öldürülmesinde diyorlar. asparagas bir haber ama ruh hastası olduğu kesin olan bir adanalı erkeğin asla okumaması gereken bir haber. kimbilir belki de tetiklemiştir.

https://twitter.com/…?s=46&t=5od7e9zmbxka6y3sjjkaxg