kızın biri de buna benzer bir şey demişti bana. ona şöyle demiştim: "durumum çok kötü, benim işleri yola koymam için beni 4 yıl bekleyebilir misin, seni kaybetmeyi asla istemiyorum yine de alacağın kararlara saygı duyarım."
o da bana dedi ki: "ben senin için 4 yıl değil 1000 yıl bile beklerim". dünyalar benim olmuştu bu lafla birlikte. her gün onunla birlikte yaşayacağımız ömrün hayallerini kurdum. doğacak çocuklarımızı gördüm düşlerimde. benden mutlusu yoktu.
sonra ise bırak 4 yılı, 4 ay bile geçmeden beni terk etti. üstelik hiçbir söz söylemeden, hiçbir kavga yaşamadığız halde çekti gitti. onunla konuşmak için şehrine gittim, bırak karşılamayı bir mesaj bile atmadı. ulaşmaya çalıştığım her yerden engelledi beni.
bir dört hafta sonra da yeni sevgilisini gördüm instagram'dan.
forever yours diye bitirdiği mektubu yaktığım halde hiç unutamıyorum. şu an o zeytin ekmeği ben yiyorum, onun ne yediğinden ise hiç haberim yok.
yıllar sonra gelen edit: işleri yoluna koymam için 4 yıl geçti ve evet, işlerim düzeldi :)) bir sürü umutsuz gecenin sonunda yeniden aşık oldum ve mutlu bir evlilik gerçekleştirdim. artık huzur doluyum, gönülden sevdiğim bir eşe sahibim.
bana bu satırları yazdıran kişi ise hayatını mahvetti. çok rezil etti kendini. bu entry'yi yazdığım zamanlar onun perişan olmasını çok istiyordum ama onun ne hallere düştüğünü görünce sevinmedim, tam tersine üzüldüm. şimdi ise umursamıyorum bile.
çok isterim ki, siz de hayatınızdaki belalardan, sorunlardan ve zalim insanlardan kurtulabilesiniz. mutluluklar, esenlikler ve sevgiler dilerim hepinize :)))