hayır hayır bir
vakit gazetesi başlığı değil bu.
yiğit bulut kardeşimiz yeni transfer olduğu inanç dünyasından bildiriyor.
"uzun süredir burada yazıyorum: bağdat caddesi tarafında "barlar sokağı" denen bir rezalet var! evlerin altı "bar, içkili restoranlarla" kaplanmış. sokakta gece belli bir saatten sonra "ailenin yürümesi" mümkün değil. sarhoşlar ortalığa dökülüyor, içkisini kapan sokağa taşıyor! hava karardıktan sonra "dışarı masa atmış sarhoşlar" arasından, elinden çocuğunu tutmuş korkarak evine gitmeye çalışan anneler göze çarpıyor. kısacası; tam bir rezalet!"
(bkz:
http://www.haberturk.com/…e-sigara-yasagi-deliniyor)
şöyle devam eden enteresan tipli bir adamın enterasan görüşleri!..
"...sevgili dostlar, içkili lokanta, bar, meyhane olabilir hatta talep varsa olmalı. ama bunların evlerin, ailelerin yaşadığı binaların altında olması kabul edilemez. bu şehir hayatına da, aile dokusuna da tecavüz etmenin, huzuru gasp etmenin bir yoludur..." şehir dışında olsun, talep varsa olsun ama kent dokusunu, aile dokusunu sitmesin durduk yere.
adres:istanbul, müslüman şehir ve müslüman aile dokusunu siken şeyler sitesi. kemerburgaz orman mevki.
1 kısım kerhaneler
2 kısım barlar meyhaneler
3 kısım özgürlüğü hak aramak, yürüyüş yapmak slogan atmak zanneden öğrenciler, işçiler, memurlar barakaları
4 kısım kafadan kontak eşcinseller (hatırlasana hastalık dememişmiydi bi kamil birisi eşcinsellik için)
bu başlığı atan caddebostan'a hava karardıktan sonra ailesiyle giremeyen bir kişi bulsun, işimi gücümü bırakıp bedava bodyguard'lık hizmeti vereceğim. ivit.
ulan gecenin 3'ünde 4'ünde istanbul'da tırsmadan gezilebilecek bağdat caddesi civarı dışında bir tane bölge göstersinler dişimi kırarım, şu adamın yazdığı yazıya bak.
tamam
dinci kafası diye bir şey var, ama sonradan da kazanılabildiğini
başbakanı seven çocuk sayesinde öğreniyoruz yavaş yavaş.
iktidara nasıl yalakalık yapacağını şaşırmış bir iktidar kulunun abuklamasıdır.
yalan haber seviyesinde tavan noktadır. caddebostanda çocuğunun elinden tutup koşa koşa evine yetişmeye çalışan anneler olsa olsa ya yemeği ocakta unutmuşlardır ya da bekledikleri misafirlerden önce eve yetişmeye çalışıyorlardır. kaldı ki istanbul gibi bir metropoldeki en güvenli yerlerden biridir caddebostan.
yazının tamamını okumadım ama...
hangi anneler ki bu ben anlamadım. neredeyse caddede büyüdüm, barlar sokağına dadanan ergenleri sevmediğimden pek alakam olmuyor barlar sokağıyla - müdavim değilim en azından- ama yani hangi kitle bu anlamadım. anneannem yaş 80+ caddebostanda oturuyor, ben her daim oralarda bir yerde oluyorum, korkak gözlerle yürüyenine rastlamadım, gecenin bir vakti gayet yürünüyor. bir problem yok. desen ki bana sevgili yiğitciğim bulutcuğum, ses gürültü bilmem ne diyeceğim ki tamam. ama onunda çözümü başka, bu değil.
3-5-15 ergenin toplanıp içmesi kimseye korku salmıyor merak etme, orda bana korku salan tek şey -çocuğum yok ama problem olmaz sanırım bu- park yeri bulamamak ve her daim anası bellenen cadde trafiği. bilemedin gereksiz yarışan, efendime söyleyeyim babasının arabasını altına çekip ona buna hava atan tipler. varsa bir sorun budur.
böyle korku dolu gözler, içen gençler falan mevzu bu değil. gasp masp diyorsan gayet güneşli bir cumartesi saat 2de, şaşkınbakkal mc donald's'ın önünde -ki bilen bilir hiper civcivli bir yerdir orası- gasp edilen birkaç arkadaşa da sahibim. yani bunlar alkolle alakalı şeyler değil, değil mi? bunda hemfikir olmalıyız bence.
bağdat caddesi tarlabaşı değil en nihayetinde, burda herkes içiyor, herkes sapıtıyor aman allah nasıl yüriciiz, gençlik, aile vs elden gidiyor diye hönkürmeye gerek yok.
dediğim gibi 3-5 bilemedin 15 ergen. kalkıp da bunun yaygarasını yapma, de ki şarap içmeyin üzüm yiyin, bende senin hangi üzümden yapıldığını anlayayım.
totalde caddeye baktığında, sevmeyebilirsin, istemeyebilirsin vs ama yani her türlü kalabalığında, aktivitesinde -yılbaşından, fb kutlamasına, 29 ekim'ine- hınca hınç dolu kalabalıkta sabaha karşı 5 ya da öğlen 1 de her daim bulundum. korku dolu göz pek göremedim. ama bir sizin gözleriniz görüyorsa bunu, bu da bir işarettir bir şeylere.
"çoluklu çocuklu ailelerin barlar sokağında işi ne?" diye sorarak farklı bir bakış açısı getirebiliriz bu rezalete..
(bkz:
hamileysen gösteride işin ne)