bir
enfarktüsün dünyaya indiği an..
eskiden bi yerde uyuyakalmışken tüy gibi kucaklayıp beni bilmem kaç merdiven boyunca taşıyan yatağıma yatıran, suda sırtına çıkarıp elalemle deve güreşi yaptıran, yumurta kapıya dayandığı zaman halletmekten çok büyük zevk aldığım işleri kabuğu bile çatlamadan kotaran, benimle birlikte dağ-bayır, kaçkar vs. tepen kahramanın orasının burasının hortumlar, dinleme cihazlarıyla donatıldığını, "aman sakın sakin ol sinirlenme" uyarıları ve efor testleriyle boğuştuğunu gördüğüm an da diyebiliriz buna..