aydaki adam tanpınar

Şükela: Nice | Last 24h | Today | All

nazlı eray'ın ahmet hamdi tanpınar'a atfen yazdığı son kitabı. doğan yayınlarından çıkmış.

--
boğaz erguvanlarının altında yürürken aşk hayalleri kuran, beyoğlu’nda narmanlı yurdu’nda eski bir hapishaneden bozma rutubetli bir odada en güzel eserlerini yazan, güzel kadınlara hayran, parasız, bir türlü iki yakası bir araya gelmeyen, tozlu pabuçlu “kırtıpil hamdi”. çevresindeki “sükût suikastı”nın kurbanı, kumar masalarında şans arayan, borç para istediği için artık dost toplantılarına çağrılmayan, kadife uçlu kirpikli muhteşem yazar.
hayran olduğum yazı disiplinine ve hiçbir disipline sığmayan yazı hayatına, evhamına, vesveselerine, dedikoduculuğuna, hayata geç kalmışlığına tutkun olduğum için yazdım bu kitabı hamdi baba!ayın üstündeki yazılarını okurum bazı geceler ve hayatta yalnız olmadığımı hissederim. kimsin? ahmet hamdi tanpınar. ölümünden yıllar sonra türk edebiyatına damgasını vurmuş, yaşarken arayıp bulamadığı ilgiyi ölümünden sonra tuhaf bir şekilde yakalamış, değişik, zamanının çok ilerisinde bir yazar...
“bu gece ölebilirim” demiştin bir gece. “daha ne kadar ömrüm var?” zangır zangır titretir güncendeki bu cümleler beni.
ve yakın çevren: dublaj kraliçesi “fitne fücur” adalet cimcoz, ilk kadın hamlet nur sabuncu, kil yiyen şair ahmet haşim, deli gibi âşık olduğun nesteren, esrarengiz sarı fizikçi. muhlis sabahattin’in veremden ölen kızı melek kobra ve rudolf valentino’ya benzeyen kocası ferdi tayfur... şişli’de bir apartman...istiklal, narmanlı yurdu. kıyasıya bir hayat, beş parasız ve rüya dolu.

http://www.dr.com.tr/…ye-roman/urunno=0000000607650
1 favorites - -
okumakta geç kaldığım kitap. ama sonunda okudum ve bitti. her nazlı eray kitabında olduğu gibi yine bitti diye üzüldüm. kitabın türü de yok konusu da. çünkü eşi benzeri yok. iki sevdiğim yazar tanpınar’ı nazlı eray’dan okumak...geçmişle gelecek arasında gidip gelirken fantastik bir dille tanpınar’ı tanımak rüya gibiydi. kitabın adeta tanpınar’la konuştuğum hissini bana yaşatması nazlı eray hayranlığımı katladı.

--- spoiler ---

alaboz gece. içine girdim gene. karmakarışık duygular içindeyim. her şeyin mümkün olduğu bir saat bu, dünyanın tersyüz olduğu, siyahın yavaş yavaş beyaza döndüğu, sihirli bir saat... o ışıkta, o saatte her şey olabilir gibiydi. ışte bu büyülüyordu beni bu alaboz dünyada. her şey olabilir gibiydi bu dünyada. ruya mıydı neydi? ama gerçekti, biliyordum’.

--- spoiler -
0 favorites - -
"bir olukta birikip, bir musluktan akıyorum dünyaya. başını ve sonunu bilmediğim bir yolda olmak ne kadar güzel." der nazlı eray çıktığı yolculuğa. kırtıpil hamdi'yi yeniden yoğurduğu satırlarına bir rüyayla adım atar. yeri gelir narmanlı yurdu'nda küf kokan odasında peş peşe sigara yaktırır, yeri gelir o çok sevdiği dumanı üzerinde tüten kahvesinden yudumlanırsınız ve yeri gelir kasvetli odasında 'belki bu gece ölebilirim' dediği yatakta düşlere dalarsınız. ama en çok da bacağınıza sürtünen simsiyah bir kedinin varlığını hissedersiniz.
0 favorites - -
nazlı eray ile tanıştığım ilk kitap. çok da sevdim açıkçası, bittiğinde güzel bir tat bıraktı. nedense bazı yerlerde handan inci'nin sesi çınladı kulaklarımda.

yazarın diğer kitaplarını da sipariş verdim.
1 favorites - -
tanpınar'ın etrafındaki insanlar (yahya kemal, vd.), kadınlar (adalet cimcoz, nesteren, fakülte çaycısı çeşminur, vd.), nesneler (aynalar, nembutal, vd.), dolaştığı mekânlar, zürih ve lebon pastaneleri, güzelim morsalkımlı görünümüyle narmanlı han'ından bugünün cep telefonlu, cd'li, bilgisayarlı, projektörlü dünyasına bir zaman kokteyli sunan nefis nazlı eray romanı. beğenmeyen biri sayesinde kitabı merak edip okudumdu, çok da rahat ve eğlenceli buldum onun yorumunun aksine. yazarın hayal gücünün sınırlarını zorlayarak inşa ettiği dünya hoşuma gitti. roman bir astral seyahat tecrübesi olarak tasarlanmış.

--alıntı--
"bir android araçla vücut bulan insan beyni, kişiliği, yetenekleriyle ilgili söylentileri mi soruyorsun?" dedi.
"evet" dedim. "şu bedenden bağımsız ölümsüzlük olayı. [...] insan beyninin, anılarının, yeteneklerinin, kişiliğinin, kısaca 'ruh'unun bilgisayara yüklenmesi... çarpıcı geliyor bana. ruh ve beynin arşivlenmesi..."
"evet" dedi selami. "aynen öyle. yapıyorlar. yapmışlar daha doğrusu. el altından cd'ler satılıyor. kaçak kataloglar var piyasada." (s. 16)
*
penceresine baktım. karanlıktı. bu gece de kimse yoktu odada. paspasın altındaki anahtarı buldum, kalbim sevinçle küt! küt! atıyordu. kapıyı açıp içeri girdim. ışığı yakınca tanpınar'ın odasına kavuşmuştum.

plaklardan sıradağlar, kitaplar, kenardaki yatak, üstü lekeli kül tablası, tepeleme dolu yazı masası. üstünde karmakarışık kâğıtlar ve defterler. her şey ama her şey bu akıl almaz karışıklığın içinde yerli yerindeydi. (s. 107)
--alıntı--

narmanlı'daki odayı anmışken hatırladım:
(bkz: #22896145)
0 favorites - -