her ikisi de genç yaşta, idealleri uğruna ölmüş gençlerdir.
ayrımcılığı derinleştirmek değil amacım. hem haklarında yazacağım iyi ya da kötü şeyler mertebelerini değiştirmez zaten. ben birini şehit diğerini boşa gitmiş bir can olarak görürüm, sen diğerini. sonuçta ikisi de ölüm, ikisi de acıdır. ve ikisi de doğru ya da yanlış, bir ideal uğruna hayatlarını kaybettikleri için saygıdeğerdir.
merak ettiğim başka bir şey var benim. biz nasıl bu hale geldik? biz ki gelibolu'da bizi bitirmeye gelmiş, acımasızca yüzbinlerce çocuğumuzu toprağa düşürmüş ordunun askerleri için "onlar bizim toprağımızda, bizim bağrımızda yatan kahramanlardır, onlar artık bizim çocuklarımızdır!" diyebilen bir anlayıştan buraya nasıl düştük?
şu sözlükte yazılanlara bir bakın allah aşkına. hele sözlüğün hakim ideolojisine ne demeli? falan filan nickli nefret söylemcisi, esmayı bir fahişeye benzetip ardından "esmanızı da rabianızı da..." diye galiz küfürler ederken ikiyüzlü sözlük yönetimi üç maymunu oynuyor, o hümanist yazar müsveddeleri kıllarını kıpırdatmıyor... öte yandan ahmet yanlış bir amaç uğruna kandırıldı desen anında ispiyon yağmuru ve zamanın ötesi...
şimdi mısır'ın bizimle ne alakası var? diye topa girmeden önce yukarıda gelibolu dedim, annadın?