a long way down
Previous / Next (3) - Last Page (3)

Şükela: Nice | Last 24h | Today | All

gayet hafif, ara ara tebessüm etmenizi sağlayan, kötü kapak tasarımına sahip, okuyanı pek şaşırtmayan, şehiriçi otobüs hatlarında rahatlıkla okuyabileceğiniz ve hatta yanınızda oturan tanımadığınız meraklı elemanında okuyabileceği, az zeki kitaptır kendisi.
1 favorites - -
bodrum-susurluk arasi ilk bolumu, susurluk-bursa arasi ikinci bolumu, bursa-istanbul arasinda ise son bolumu rahatca okunan, okunduktan sonra da "hah bu da boyle bir seydi dedirten" bir roman. kitabi okurken kiz arkadasinizi omzunuzun uzerinde tutabiliyor, sayfayi degistirmek gerektiginde o uyanmasin diye sol elinizin ucunda tutundugu sol kolunuzu kiz arkadasinizin kivirdigi sag kolun icinden rahatca gecirebiliyor ve butun bunlari yaparken bile hikayeden kopmuyorsunuz. buraya kadar hersey harika degil mi? evet kesinlikle. aslinda bir nick hornby romanindan ne bekliyorsaniz bu kitabin icinde buluyorsunuz ki bunun icinde bir daha karsilasmak istemediginiz "dj goodnews" tipinde karakterlerde mevcut. ariza iliskiler, bolca populer kultur (lutfen bana soyler misiniz? kac kitabin icinde white stripes geciyor), harika bir londra panoramasi ve daha ilk paragrafla tamam dogru seyi okuyorum ve bu kesinlikle zaman kaybi degil hissi ama sonra bazi seylerin aslinda istediginiz gibi gitmedigini anliyorsunuz. biraz fazla mi zorlanmis ne? kitap uc bolum evet ve bu uc bolumun icinde aslinda o kadar cok dolaniyoruz ki sanki bir noktada kitabin ozunden kopuyoruz. bilmiyorum belki yeterince oturmamis dort karakterle -her ne kadar oldukca ilgi cekici bir kurguyla olsa bile- bu kadar cok salinmak bir noktadan sonra hem samimiyeti hem de inandiriciligi olduruyor. neyse nick hornby'e toz konduracak halim yok. ne yazsa okurum. siz de okuyun iste bosverin yazdiklarimi ama ilk okudugunuz kitabi buysa "hmm tamam yani iyi tabi de o kadar da ahim sahim bir sey yokmus" demeyin. bu adam alemin ilk onbirindedir tamam mi? bozusmayalim.

edit 1: ha evet bir de her hornby kitabinda oldugu gibi yaninizda uyuyan sevgilinizi bir hisimla uyandirip "su cumleyi okusana bak su paragraf harika degil mi?" dedirtiyor. siz merak etmeyin. sevgiliniz merak etsin.

edit 2: jess gibi kizim olsa martin'den beter olurdum.
0 favorites - -
güzel, heyecan dolu ve merak uyandırıcı başlangıcından sonraki her sayfa çevirişinizde daha az güldüren, daha az düşündüren ve sonu itibariyle beklentilerinizin hiçbirini karşılamamasıyla sizi hayal kırıklığına uğratan bir nick hornby kitabı. basit bir "hayat ne güzel" teması ve silik karakterler.

bence filme alınırsa
martin'i harrison ford,
mureen'i susan sarandon,
jj'yi johnny depp ve
jess'i de yeni nesil hollywood sürtüklerinden herhangi biri oynasın.
0 favorites - -
bu hasta halimle yataamda okurken uyuklamalarım arasında benimde hikayenin içine girdiim kitap..
0 favorites - -
konusu itibariyle fazlasıyla senaryo olan kitap. tamam, nick hornby kolaylıkla sinemaya aktarılacak hikayeler anlatır hep ama, düşerken kolaylıklasını filan geçtim, direkt bir sinema hikayesi*. o sebebten diğer kitaplarına göre daha az etkileyici geldi bana. okurken bunu filme çektiklerinde kurgusu nasıl olur aceba, karakterler arası geçişi nasıl yapcekler, oha film 3 saat oldu bea diyerek kafayı yedim zaten, bu sebeple de pek tat alamamış olabilirim. bununla birlikte şehrimin sinemalarına geldiği ilk gün koşa koşa gidip izlemiycek miyim, evet izliycem. izlerken de okurken aldığımdan daha fazla zevk alıcam.
0 favorites - -
film hakları johnny depp tarafından alınan kitap. kitabın senrayolaştırılması high fidelity'nin de senaryosunu yazan d.v. devincentis tarafından yapılacak.
0 favorites - -
bahsi geçen toppers tower'in muhtemelen archway tower oldugu kitap, keza insana kasvet veren garip bi yapıdır kendileri. olay da o civarlarda gecmektedir zaten.
0 favorites - -
bugün haberimin olduğu kitap. ve yazarından da. okur muyum bilmem ama aşağıdaki alıntı hoşuma gitti:

“we all spend so much time not saying what we want, because we know we can’t have it. and because it sounds ungracious, or ungrateful, or disloyal, or childish, or banal. or because we’re so desperate to pretend that things are ok, really, that confessing to ourselves they’re not looks like a bad move. go on, say what you want. whatever it is, say it to yourself. the truth will set you free. either that or it’ll get you a punch in the nose. surviving in whatever life you’re living means lying, and lying corrodes the soul, so take a break from the lies for just one minute.”
? nick hornby, a long way down
1 favorites - -
0 favorites - -
pierce brosnan, toni collette, aaron paul, rosamund pike, sam neill, imogen poots gibi oyuncuların rol alacağı roman uyarlaması film.

fragman

edit: şubat ayında berlin film festivalinde, ingiltere ise 21 mart'ta vizyona girecek.
1 favorites - -
Previous / Next (3) - Last Page (3)