üst edit;
girilen entrylere istinaden başlığı şu şekilde değiştiriyorum.
“8 şubat 2023 hala toplum içinde fütursuzca kahkaha atabilen insan”
ben insanlar gülmesin demedim gitsin evinde güldün. ben bu başlığı şirkette milletin içinde anıran bir kaç kişiye istinaden açtım.
tanım; hakkıdır değildir bilemem ancak etrafımda gördüğüm insanlardır. tabi ki hayatlarına devam etsinler ama yastayız. en azından bağıra çağıra kahkaha atmasınlar. bu psikolojik gücü nereden bulduklarını da düşünmüyor değilim.
not; fütursuzca kahkaha atmaktan bahsediyorum. tabi ki insanlar gülmeli ama yas zamanı da saygı duyulmalı bağırarak anırarak kahkaha atılmamalı.
valla kusura bakmayın ben kabul etmiyorum. bunca olanlardan sonra gördüğümüz manzaralara, videolara rağmen ben bunu kabul etmiyorum. diyebilirsiniz hayat devam ediyor, belki bizim için ediyor ama ordaki insanlar için hayat durdu, devam edemiyor. azıcık empati ve saygı lütfen.
sözlükte de hatırı sayılır miktarda öyle tipler mevcut.
tamam kimse zorla acıya ortak olup bir şeylerin ucundan tutmak zorunda değil lakin buraya girip apır sapır entryler de yazmayın. milletin canı burnunda acaba millete nasıl bir faydam dokunur diye yırtınıyor andavallar çıkmış yok fasülye yaptım, yok ankara'da biyoloğum ciddi ilişki düşünüyorum vs. o fasülye malum yerine girsin.
evladim 2 gundur anne iyimisin diye sorup duruyor uzuntuden hic bir sey yapasim yok.
yuzumu gulumseten tek sey enkazdan cikarilan canlar , gulumseme ve aglama karisik
şu günlerde vicdanı olan insanın zorlanacağı eylem...
samimi insandır. en duyarlı, en bilinçli benim şovu yapmaz. bu acıyı yaşamayanların o kadar umurunda olmadığını biliyoruz. burada ben şöyle üzüldüm ben böyle perişan oldum diyenlerin kolpa yaptığının farkındayız hepimiz.
üzüldük hepimiz ama yemek yiyemiyorum su içemiyorum tribine girenler biraz abartı davranıyor. orada bir yakını tanıdığı yok ise eğer. laflara baksan anası babası ölmüş sanırsın. burada sıcak yatağından entry giriyor.
kahkahayı geçtim gülümseyemiyorum bile.
yemek yiyemiyorum, su içtiğimde utanıyorum kendimden!
sabah gözümü açtığımda üzerimde yorgan olduğu için kahroluyorum!
yorum yapamıyorum, konuşamıyorum, insanlarla iletişim kuramıyorum.
etrafımdakiler "böyle yapma elimizden bir şey gelmez" dediklerinde daha bi düğümleniyorum boğum boğum.
kelimelerim anlamını yitirdi benim..
bazen unutup gülüyorum; bazen hemen, bazen birkaç dakika sonra hatırlayıp hemen utanıyorum...
ne kahkahasi ne gülmesi dişim ağrıyor demeye utanıyorum. yemek yemeye utanıyorum. üşüyorum demeye utanıyorum.
sıcak ofisinde, evinde entry giren duygusal arkadaşları üzmüş eylem. gelin oğlum tas atmaktan ellerim kollarım soyuldu. bırakın boş duyarları