cnn türk
müdavimi
hakan bayrakçı'nın açıklaması.
yalnız
hakan fidan geçenlerde
israil ile çatışma istemiyoruz falan dedi. bugün de
binyamin netanyahu türkiye ile çatışma istemiyoruz dedi yani size ne oluyor efendiler!? kısaca
kraldan çok kralcı olan birisinin açıklamasıdır.
link
daha gazze’ye un sokamıyoruz, tel aviv ‘e girecekmişiz, doğru mu anlıyorum?
t: trump açıklamaları sonrası gaza gelmiş birey beyanı.
mesele girmek değil asıl mesele girdiğin gibi çıkabilmek.
gönül ister ki bir dakika beklemeden girelim ve orayı dümdüz edelim ve bir daha belini doğrultamasın bu kana susamış canavarlar ama kendi ırktaşları oradaki katliamı film izler gibi izlemekten ve sadece kınamaktan başka birşey yapmazlarken sadece bizim kendimizi taşın altına koymamız çok da rasyonel değil maalesef.
ayrıca
rahip brunson olayından pay biçin. trump hem ekonomik hem de askerî yönden uygulayacağı baskılarla bunun önüne geçecektir.
netenyahu da aynı görüşte olmalı ki kuyruğunu köpek gibi götüne sıkıştırıp, büyük abisinin kapısına gitti ve yardım dilendi.
sözlük semalarında dalga geçilecek olsa da türk ordusuyla savaşmak, kundakta bebek bombalamaya veya 3-5 baldırıçıplak mücahitle çatışmaya benzemez ve israil bunu gayet iyi bilir.
umarım buna hiçbir zaman gerek kalmaz, savaş kötüdür, kayıpsız kazananı yoktur. ama çoluk çocuk öldüren soysuzların içinden geçecek olan birileri varsa şüphesiz ki bu türk ordusudur.
t: bir hakan bayrakçı iddiası.
dünyanın en saçma durumu, düşman kazanmaya çalışmaktır. mantıken olayları masada çözebilmemiz gerekir. bürokrasi niye var? iletişim neden önemli? bunları düşünmek gerekiyor. olayları büyütmeden tatlıya bağlayabilmeliyiz. çözümün peşinden koşmalıyız. savaşın değil. barış yanlısı olmalıyız. insanları ve ülkeleri barışa sürüklemeliyiz. çünkü, halk barış istiyor. kanlar durulsun istiyor. savaş çözüm değil.
****yı girersiniz afedersin,
atari mi zannettin? nasıl erişiyorsun tel aviv'e?
o toprağa girecek birliklerin lojistik ikmal nakil hatları nasıl korunacak? israil'e kadar yeraltından tünelden mi gidecek bizim konvoylar?
israil'in elinde nükleer silah var, yom kippur savaşı'nda darbeyi yiyince, nükleer silahları çıkarmışlar şam ve kahire'yi vuracaklardı. son anda biraz toparlanabildiler de nükleerleri geri kaldırdılar. sene ta 1973, yarım asır geçmiş.
türkiye'de o durumdaki zayiata dayanabilecek hükumet var mı? yok.
saçma sapan muhabbetleri bırakalım
ancak güney kıbrıs dahil olmak üzere kombine bir saldırı olursa, o takdirde allah ne verdiyse artık, aselsan roketsan s-400 bagajda ne varsa boşaltıp doğu akdeniz'i kan gölüne çeviririz.
yonan gavuru kılını bile kıpırdatamaz
zırva işte, t
belli bir program dahilinde suriye'de kurduğumuz üsler yeterli sayıya ulaşır, o arada gereken yığınaklar yapılır, o takdirde israil menzile girer. yoksa malatya'dan israil'e 72 saatte gitmeyi anca ruyanda görürsün.
israil'e kalmadan zaten suudi ve ürdün'deki üslerden amerikan füzeleri bizim konvoyları vurmaya başlar. allah korusun.
- -
ertesi sabah ilavesi;
arkadaşlar bu askeri harekat konusu en ciddi iştir, muazzam masrafı var, ama masraftan önce de hem karşı taraftan can alıyorsun, hem de allah korusun bizim zayiatımız olabiliyor.
biz 2024 - 2010 = 14 - 15 sene boyunca kilis'ten halep'in dış mahallelerine doğrudan birlik sevkedemedik, 10 seneden fazla zaman boyunca askeri belki 4-5 defa sınıra götürdük, sınırda bekletip bekletip geri çektik.
neden? moskof gavuru hava sahasını kapattı da ondan.
ben antep-istanbul, antep-angara çok fazla seyahat ettim, hatta ailemle antep'e sadece af buyurun yemek turu diye gittiğimiz çok oldu. antep'in meşhur yeme-içme mekanlarıyla ilgili entrilerimi okuyanlar biliyor zaten. antep meydanında tayyareye biniş tamamlanmış, kapılar kapanmış, kaptan anons yapar, şu anda hava harekatı nedeniyle kule kalkışa izin vermiyor, pistte bekleyecez diye kaç defa denk geldi. birkaç defasında hatta kucağımda bebeyle tayyare içinde bekledim kaldım bunaldım. (2 yaş altındayken kucakta götürüyoruz ya bebeyi?, tam işte bebenin o döneminde, emniyet kemerine ilave parça veriyorlar, kemer hem beni hem bebeyi kuşatıyor filan)
moskof daha önce akdeniz'de bizim tayyareyi düşürdü, pilotumuz şehid oldu. daha sonraki elim vakayı ise hiç yazmayayım, o zaman bir şey yapabildik mi de şimdi tel aviv'e kadar birlik intikali yapacaz?
peki şimdi nasıl olacak da koskoca suriye'yi kuzeyden - güneye katedip tel aviv önlerine girebilecekmişiz? akıl var iz'an var.
hem israil, hem abd, hem de rus hava savunması tependeyken nasıl intikal edecen katil israil'in sınırına? te bizim malatya'dan tel aviv'e kadar cebri taarruz mu yapacan? yüz bin kişi zayiatımız olur, hangi hükumet bunu karşılayabilir?
ukrayna harbinde iki tarafın toplam zayiatı 200 bin belki 300 bin deniliyor, yaklaşık.
adamlar gık bile demedi. sadece kendi askeri değil, kore'den bile asker getirdi, öbür taraf da britanya'dan hatta jaonya'dan bile asker getirdi. adamlar ukrayna toprağını kendi kanıyla suladı. bir ara günde 1000 (bin) kişi asker zayiatı veriliyordu. o sırada putin, akşam saatinde klasik müzik konseri filan dinliyordu. ukrayna'da muharip asker kalmadı, sokaklardan skutıra binen bebeleri toplamaya başladılar. bizde var mı o kadar siyasi kudreti olan hükumet? halkın yüzde yüz oyunu alıp gelse gene öyle bir zayiata dayanabilecek hükumet olmaz.
istiklal harbindeki sadece asker zayiatı bile 15-20 bin kadardı. elbette çok farklı bir dünya, çok farklı savaş şartları ama rakamlar da böyle yani.
dolayısıyla, tel aviv mel aviv geçeceksin bunları,
zaman içinde türkiye israil cepheleşmesi kaçınılmaz, zaten türk ordusu bunun için hazırlıklarını yapmış, istihkamını suriye güneyinde üslerini kurmaya başlamış. ama bugünden yarına olmaz yani.
iran'a harekat düzenlenir, iran bunlara füze yağdırır, savaş genişlerse, o karambolden faydalanmak başka bir hesap
2035 - 2040 global savaş patlar da her kıtada 3-4 cephe açılırsa yine başka bir hesap
dünyada hiç bir güç birden fazla cephede savaşamaz, yani uzun müddet harekat devam ettiremez, o nedenle savaşa hemen girmeyip bekliyorsun, ilerleyen aşamalarda duruma göre gereken harekatı yapıyorsun. başka bir şey yapacak gücün yok çünkü, fakir ülkesin, elde yok avuçta yok, 4 tane yamyam holdinge milleti sömürttürerek geçiniyorsun. kıbrıs'ta bir harekat yaptık, toplamda 3+3 = 6 günlük harekat. kissinger 2023 senesinde anıları yayınlanınca durum anlaşıldı. ecevit'e sabah telefon açtım, öğleden sonra harekatı durdurdular diye açıkça yazdı işte. kitabı internetten beleş indirip okuyabilirsiniz, hatta kisinger'den telefon geldiğinde ecevit diyor ki, ha tamam bizim genelkurmay başkanı da zaten şu anda yanımda hemen görüşüyoruz diyor, birazdan da harekatı durduruyor. harekat hedeflerine ulaşamadan yarım bırakılıp kaldı. 50 senedir de onun ceremesini çekiyoruz. önce asala sonra kodoşlar tarafından köpürtülen sağ-sol kavgası , sonra bölücü terör, sonra suriye, hepsi bize giriyor, yalan mı? şimdi de iran ve israil.
askeri harekat, asayiş şube'nin pavyonda kavga çıkaran adamları alması gibi bir şey değil yani.
neyse işte aman, hakan bayrakçı'nın lafından buraya geldik, bu kadar yetsin.
bi kalktım ter içindeyim , anne su getirir misin diye bağırmaya başladım
aklıma geldi, nedensiz
görseledit: bana vatanseverlik öğretmeye çalışmayın, siz türk silahlı kuvvetlerine kumpas düzenlenirken alkış tutuyordunuz.
türk milliyetçiliğini ayaklar altına almakla övünen iktidar partisi,
ellerinde türk milletinin, tğrk askerinin kanı olan terörist başını kurucu önder diyip gazi meclise çağıran sözde milliyetçi iktidar ortağı
elinde türk kolluk kuvvetlerinin kanı olan, hizbullahın siyasi uzantısı ittifak ortağının olduğu yere destek verip, oy verip burada hamaset yapmayın.
vize almak sorun olur diye düşünüyorum.