sarar mankeni joe kloenneher erkeğin saçı yaştan dolayı ağarmıyor. bazılarının ki genetik.
bundan yıllar önce bir tane adamla tanıştım. daha 30'una varmamıştı. saçları ağarmıştı.
çok güzel bir adamdı. ay gibi parlak bir yüzü vardı. kapkara kaşları vardı. saçlarını alabros kestirmişti. ışık vurduğunda saçları gümüş gibi parlıyordu. gerçekten çok hoştu.
o zamanlar ne targeryenler vardı ne de witcher.
saçlarının, benim için problem olup olmadığını sordu. neden bahsettiğini anlamadım bile. çünkü çok güzeldi. "bence güzeller" deyip geçiştirdim.
ama emin olamadı. bir kaç kez daha saçlarını dert edip etmediğimi sordu.
meğerse bu eleman, başka bir adam ile buluşmuş. kahve içmişler. ardından adam hesabı ödeyip kalkmış. bizimki de sormuş:
-sadece kahve içmek için mi buluştuk?
adam da bunu terslemiş:
- saçların beyaz ve yaşlı duruyorsun. halbuki ben sana gençlerden hoşlandığımı özellikle söylemiştim. yaşlı durduğun için seninle olmaz.
adam yalnız harbi denyo imiş. reddetmenin de bir adabı vardır. "elektrik alamadım" de ve geç. ne diye karşındaki adamı gömüyorsun ki? ağır terbiyesizlik.
bu laflar elemanın içine ok gibi işlemiş. "saçların güzel diyorum" ama eleman inanamıyor.