ertuğrul,

günay-dın!

(bkz: bunu akpli okuyacak kısa yazsana)

"ilk kez bu kadar gergin bir oylamaya gidiyor..." dan sonrasini okumadigim mektup.
pardon da nerde yasiyorsun?

yerinde ve zamaninda yapilmis bir sagduyu cagrisidir.

uzun zamandir bir sey söylemedigi yönünde algi bulunuyor, buna katilmiyorum. sevelim veya sevmeyelim, öteden bu yana bu tür demecler verdigini yok saymak adaletli bir yaklasim olmayacaktir. kaldi ki gecmisinde hatalari, yanlislari da olabilir. bugün bu hükümetin istedigi yeni rejimi elestirmesinin ne gibi zarari vardir?

bir dakikalik aramayla hakkinda cikan haberleri, kurcalansa daha da cikacaktir:

suskun kalınması vicdanımı kanatıyor; ak partili dostlarım kalabalıkta kayboluyor
http://t24.com.tr/…im-kalabalikta-kayboluyor,392394

başbakan pervasız; burhan kuzu sözde anayasa profesörü!
http://t24.com.tr/…u-sozde-anayasa-profesoru,392791

maalesef bir cadı avı yaşanıyor
http://t24.com.tr/…ef-bir-cadi-avi-yasaniyor,392581

ertuğrul günay'dan 'partili cumhurbaşkanı' açıklaması: allah korusun!
http://t24.com.tr/…-aciklamasi-allah-korusun,377365

partili cumhurbaşkanlığı bölünmüşlüğü tetikler
https://www.evrensel.net/…igi-bolunmuslugu-tetikler

17-25 aralık sürecindeki iğrençliklerden rahatsızlık duyarak partisinden istifa eden şerefli bir adamın mektubudur. turizm bakanlığı döneminde harika işlere imza atmıştı. bilhassa yurtdışına taşınan tarihi eserlerin geri getirilmesi hususunda çok çalışmıştı. öyle ki bu kazanımlardan bahsederken ağladığına bizzat şahit oldum. restorasyondan sonra sagalassos'un gürül gürül akan çeşmesini görünce de gözyaşlarına hakim olamamıştı.

ek: kendisi cumhuriyet halk partisi eski genel sekreteri'dir. 2004 seçimlerinde ordu'da dsp'li adayı desteklediği gerekçesiyle chp'den ihraç edilmiştir.

bu başlıkta mektup un içeriğini bırakıp ertuğrul günay ı eleştirmenin hiçbir manası yok, bu alışık olduğumuz içeriği gizleme taktiğidir.

gayet yerinde tespitler ile samimi bir yazı olmuş ,gelecekde bizi bekleyen felaketlerin bir önizlemesi, umarım akp seçmenine ulaşabilir

bunları, bu zihniyete bakanlık yaparken söyleseneydin delikanlı.

akp zihniyetinin toplumda kabul gömesinde vebali olan birinin mektubudur.

emekliliginde sahil kasabasinda aldigi evinde rahat etmek, laik demokrat komsulari tarafindan tacize ugramamak icin yazmis oldugu yazi. net. bana kimse hikaye anlatmasin.

realiteden uzak yazı olmuş. kaldı ki kendisin ve hatırasının izi silineli çok oldu ak kardeşlerinin yüreğinden ve hafızasından ( ak partinin olayı bu yolda düşen / ayrılan unutulur ).

beyimizin anlayamadığı nokta ak kadrolar içinde iyi niyetini korumayı başarmış azınlığın bile farkında olduğu şey :

ak parti ve ak kadrolar için bundan sonraki en ufağından en büyüğüne her seçim hayati öneme hayizdir. hayat mayat meselesi , var olma gerçeğidir.

7 haziran da yaşanan kabus bazı stepne lerin sayesinde ağır hasarlar görmeden atlatılmış olabilir ama o tehdit hala orda. unutulmaz ak sevdalılar ve ak kadrolar tarafından.

iktidarda kalmak gerçek ve önemli olan tek şey . 14 yıllık sürede öyle kanuna , kitaba , yönetmeliğe uygun olmayan işler şu veya bu bahaneyle yapıldı ki bugün iktidar el değiştirse geçtim üst düzey makamlarda görev almış çekirdek kadrolar sıradan akp ' li bürokratların bile hayatlarının kalanı yargılanmak ve hesap vermek le geçer. ( bakın burda kastedilen şey yolsuzluk , bilinçli kanunsuzluk veya çıkar amaçlı işler değil. ^* sıkıntı fiili durum ve bu durumun gereği adı altında bugün dahi yapılan onlarca kanunsuz iş . çünkü kim ne derse desin fiili olduğu düşünülen durum lar bu eylem / karar / onay ' ları illegal yapan kanunların varlığını ve hala yürürlükte oldukları gerçeğini değiştirmiyor. zaten getirilmek istenen başkanlık sistemi nde ısrarın temel sebeplerinden biri bu. o kadar çok kanun , yönetmelik , düzenleme sözde fiili durum ve ak icraat yapısı na göre değişmek / uyarlanmak zorunda ki bugünkü yapı ile bunu dikkat çekmeden yapmak imkansız . ^*.

tastamam bu sözde fiili durum ve ortaya çıkardığı temelde hukuksuzluk ortamı yüzünden engellenmekte uzun yıllardır devletin denetlemek ve denetimleri raporlamak olan kurumları. ^*.

ne diyordum. ak kadrolar iktidarı kaybederlerse ne olacağının bilincindeler. o korkuyu bir kez yaşadılar. o yüzden tarihte daha önce defaatle görülmüş örnekleri gibi sorgulamadan , üstünde düşünmeden , sonuçlarını değerlendirmeden ve vicdan larının sesine çok kulak vermeden kusursuz şekilde itaat edecekler lider kadrolarına.

varlığını sürdürmek insan oğlunun en güçlü dürtüsüdür.

ve tarih bize bir gün başarısız olmaları durumunda aynı ak sevdalı ve kadroların savunmalarının tastamam ne olacağını da öğretiyor aslında :

" bilmiyorduk. sadece emirleri uyguladık. haberimiz yoktu. herkes öyle yapıyordu. aksini söyleyen, uyaran olmadı ."

ps: muhtemelen gereksiz uzun bir yazı oldu. affola.

altına imza atacağım yazı. çok ilginçtir ki burada yaptığı öz eleştiri taktir edilmesi gerekirken yine bir eleştirme ötekileştirme. ulan böyle nereye kadar gideceksiniz. sabah akşam sayıp sövdüğünüz insanlardan ne farkınız kalıyor. tamam geç gelen bir açıklama katılıyorum ama en azından bu dönemde yapılabilen belki tek eleştirel yazı. bu seslerin yükselmesi dileğiyle.