ülke zarar görecekse, daha doğrusu meşhur gemi batarken hepimiz batacaksak kimse bunun sorumluluğunu üstlenmeyecek mi? hep fetö, abd, israil. bakanlar çatır çatır rüşvet almış, ne bir yakalama emri ne suç duyurusu. sayın çağlayan gel anlat bakalım bu hayırsever hain ne diyor diyen yok. acaba başka isimler de mi çıkacak, bundan mı çekiniliyor da dava topyekün yok sayılmaya çabalanıyor.
bizim gemi çoktan battı, sizin gemiye hiç binemedik. ülke zarar görsün, millet zarar görsün elbette istemez kimse ancak sorumluları hesap versin istiyoruz. zamanında salıp hayırsever ilan etmesek ve yargılayıp bu bağlantıları bulsak bizim gemi battığı yerde kalacak ama sizin geminiz daha güçlü ilerleyecekti. artık geçmiş olsun, dipteyiz bekliyoruz. geminizle beraber gelin.
fatih'e ısmarlanmış yazıdır, sever böyle şeyleri
erdogan'in 15 yildir yaptiklarina cikip da "bunu sen simdi yapiyorsun da, bir gun sen gidersin ama turkiye'ye zarar getirir bu" diyememis tiplerin zirvasindan yazilmis bir kose yazisi.
orta şekerli türk kahvesi tadında bir yazı olmuş.
fatih altaylı'nın konumunda olan herkesin yazması gereken yazıdır.
lan hükümet olmuş mafya, hukuk olmuş oyuncak. ne meraklısınız fatih altaylı'nın işten atılmasına.
adam yapabileceği ölçüde gazetecilik yapıyor. daha fazla değil. daha fazla yaparsa biliyor ne olacağını. yazması gerekeni yazıyor. sanki siz patronlarınızdan, müdürlerinizden, okuyorsanız üniversitedeki hocalarınızdan vs çok memnunsunuz.
hadi git bırak lan okulu, bırak işi, istifa et? kolay mı öyle. diyelim ki fatih altaylı tam da senin istediğin gibi bir yazı yazdı, ertesi gün koyarlar kapının önüne, erkan tan gibi bir adam gelir onun yerine de. istediğin bu mu? fatih altaylı hala türkiye'de televizyonda doğru dürüst tartışma izletebilen tek insan. oturup kuantum öğrenebileceğin, celal şengör'ü, ilber ortaylı'yı dinleyebileceğin tek adres. ne kadar meraklısınız yıkıcı olmaya.
başlığını ve ilk paragrafını okuduğun adam bak o yazıda ne yazmış:
" türkiye şerefsizle iş yaptı.
dahası, şerefsizi ve şerefsizin çevresinden nemalanan diğer haysiyetsizleri korudu. ve gelinen nokta ortada. "
artık türkiye'de şunu yazabilmek bile göt istiyor. boşu boşuna üstüne gidiyorsunuz altaylı'nın. altaylı hala değerli bir insan.
"eğer bir ülke adaletsiz ve rüşvetçi bir zümre tarafından yönetilir hale geldiyse ve eğer bu ülke vatandaşlarının yarıdan fazlası, bu yöneticilerin adaletsiz ve rüşvetçi olduğunu bilmesine rağmen hala onlara oy vermeye devam ediyorsa, bu ülkenin zarar görmesinden daha doğal ne olabilir" sorusuna cevap vermeyen yazı.
yansın bu ibneler,
garibanın odunundan,
kanser ilacından kendisine milyonluk saat, piyano, arsa vs alan devri devranın izzet-i ikramını sikeyim.
ne yani,20 milyon kişinin açlık sınırında yaşadığı bir ülkede adamın biri gelsin bütün bürokratları,bakanları kirli işlerini yapabilmek uğruna rüşvete bağlasın,milyon dolarlarla bütün devlet sistemini satın alsın,ülkemizin itibarı sıfırlansın,boğazımıza kadar boka batalım sonra aman aynı gemideyiz geyiği ile bunu sineye mi çekelim fatih efendi? biz aynı gemide değiliz,gemiler çoktan ayrıldı biz başka gemideyiz siz başka gemidesiniz...
devletler devletlere değil insanlara yafta vurur.
hitler yüzünden şu anki almanya'yı yargılayamazsın.
japonlar pearl harbour'dan ve atom bombasından sonra amerika ile çok sıkı oldular.
milyonlar öldü işbirliği ve politika devam etti.
kişiler gider işler yoluna girer.
her şeyi bok edin, sonra köylüyü halkı milleti yanınıza alın milli seferberlik deyin.
siktir oradan.