dünyanın en iyi ekonomilerinden birine sahip ülkenin aldığı karadır. yerindedir.

yaz mevsiminde 17 saat 24 dakika su içmeden yaşanamayacağının farkına varmışlar.

hayırlısı olsun...

baskıcı diktaların hedefine ulaşmaya başladığının göstergesi.
(bkz: k.o.ç çin)

dezenformasyondur. tümden bir yasaklama söz konusu değil. sadece devlet olanaklarının verimli kullanılması adına (ki aslında komunizmin öncelikli bir ilkesidir bu), memur ve öğrencilerin oruç tutması yasaklanmıştır.

yani diğer isteyen herkes, istediği kadar oruç tutabilir.

fakat devlet işlerinin aksamaması adına, orucun iş verimini düşüreceği tezinden hareketle, memurlar için bu karar alınmış.

öğrenciler içinse... çin bizim gibi değil. eğitim beleş. adam yatırım yaptığı öğrenciden, bu yatırıma denk bir verim vermesini bekliyor haklı olarak. ve orucun bunu engelleyeceği sonucuna varmışlar.

yani öyle sanıldığı gibi infial yaratacak dinsel bir kısıtlama söz konusu değil.

memur olup devletin parasını yemiyorsan ya da öğrenci olup devletten beleş eğitim almıyorsan, oruç tutmana ne karışan var, ne de müdahale eden.

okuyup etmeden, başlığı açan kişinin verdiği eksik bilgilere kanıp atıp tutmamak lazım.

dine karşı olan komunist çin devletinin şaşırtmayan uygulaması.

dinsel, etnik ya da siyasi değil, ekonomik bir karardır.

memur ve öğrenci olmayanlara sonuna kadar serbesttir.

devletin toplumun sağlığı için uyuşturucuyu, esrarı yasaklamasından çok da bir farkı yoktur. sonuçta baskıcı bir devlet olsam ben, ülkemin bireylerinin saatlerce aç gezmesini, metabolizmalarını bozmasını ve beyinlerine oksijen taşımaya yardımcı olan sudan bile mahrum kalmalarını istemem.
edit: yasağı savunuyor gibi anlaşılmışım herhalde, oysa aksine, ben uyuşturucu yasağının dahi kalkması gerektiğini düşünüyorum.

(bkz: ortamlarda tutmuyorum dersin kim bilecek)

yasaktan ziyade, devlet tarafından; devletin, toplumun geneline sağlıklı hizmet verme ve onlara karşı yükümlülüklerini verimli yerine getirme ilkesi çerçevesinde konulan idari ve ekonomik bir kural.

yani devlet sana oruç tutma demiyor. haşa böyle bir yasak toplumun geneli için söz konusu değil.

ortada dini, siyasi ya da etnik bir ayrımcılık yok.

çin bu konuda sabıkalı mıdır? elbette. çin'in işlediği bin türlü dini, etnik ve siyasi suç var.

fakat bu onlardan biri değil.

(bkz: neeeext)

çok yanlış argümanlarla savunulan "yasak"

yasağı savunmanın nesinden zevk alıyorsunuz cidden anlamıyorum. yok sigara içilen dövülmüş de türkiye'de, yok tip tip bakmışlar ramazanda su içene de, heh aynı onun gibimiymiş! ulan aynı onun gibi bile değilken, devlet eliyle yasak söz konusu iken nasıl bu kadar acımasız olup, "birey özgürlüğü"nü nasıl bu denli kolay çöpe atıyosunuz? yanlış bir olayı, bir başka yanlışa denk gösterip nasıl bu denli adaletsiz olabiliyorsunuz?