görsel

bugün starbucks'ta yaşanan bu olay, ne yazık ki uzun zamandır karşılaşılan bir durumun yeni bir örneği. fotoğrafta açıkça görüldüğü üzere, insanların oturması gereken koltukta bir köpek yatıyor. bu tür görüntüler, yalnızca bir şubede değil, neredeyse her starbucks'ta karşımıza çıkabiliyor. bu durum, artık bireysel bir ihmalden çok, şirketin genel politikası gibi görünüyor. ancak, bir gıda işletmesinde böyle bir manzara hem hijyen açısından ciddi bir sorun hem de müşteriler için büyük bir rahatsızlık kaynağı.

mevzuata baktığımızda, bu olayın açık bir ihlal olduğunu görebiliriz. resmî gazete'de yayımlanan 5996 sayılı veteriner hizmetleri, bitki sağlığı, gıda ve yem kanunu, gıda işletmelerinin hijyen standartlarını koruma zorunluluğunu açıkça düzenler. bu kanuna göre, işletme alanlarına evcil ya da sokak hayvanlarının sokulması yasaktır. bunun temel amacı, insan sağlığını korumak ve hijyen standartlarını sağlamaktır. starbucks'ın bu tür olaylara karşı bir önlem almaması, müşterilerinin sağlığını riske atmakla kalmıyor, aynı zamanda yasal sorumluluklarını da ihlal ediyor.

bu olay, starbucks için bir ilk değil. daha önce de sosyal medyada ve çeşitli platformlarda, şubelerinde hayvanların rahatça dolaştığı ya da oturma alanlarını kullandığına dair birçok paylaşım yapıldı. bu tür olaylara dair hiçbir ciddi adım atılmaması, şirketin bu konuda ne kadar duyarsız olduğunu ortaya koyuyor. gıda hijyeninin bu kadar önemli olduğu bir işletmede, bu tür ihmaller kabul edilemez. insanlar, kahve içmek için gittikleri bir mekânda oturdukları koltuğun temizliğinden endişe etmemeli.

bu durum yalnızca hijyen açısından değil, müşteri memnuniyeti ve güvenliği açısından da büyük bir sorun teşkil ediyor. insanlar, çeşitli alerjiler, hijyen hassasiyetleri ya da sağlık problemleri nedeniyle bu tür durumlara karşı korunmalıdır. ancak, starbucks'ın bu olaylara karşı kayıtsız kalması, müşterilerinin sağlığını ve deneyimini umursamadığını düşündürüyor.

starbucks'ın bu ihmalkâr tutumuna artık bir son vermesi gerekiyor. hijyen standartlarının korunması ve müşterilere temiz bir ortam sunulması, bir gıda işletmesi için en temel sorumluluklardan biridir. fotoğrafta gördüğümüz bu olay, şirketin ne kadar duyarsız bir şekilde yönetildiğinin kanıtıdır ve bu konuda bir adım atılmadığı sürece benzer sorunların yaşanmaya devam edeceği aşikârdır.

köpek kahve dükkanında koltuğa yatmış, yer işgal ediyor. tam bir memleket meselesi. ülkede insanın karnına ağrılar sokan, nefes almasını zorlaştıran onca dert varken uzun cümlelerle, gariban bir fotoğrafla sosyal medyada afişe olmak. canım köpek.

(bkz: küfür yemek için başlık açmak)

gevşe biraz böyle hayat cekilmez. dükkanin köpeği sayılır işte sahipsiz degil birsey yapmaz.

edit: siz bence sadece saldırabildiğiniz şeylerin üzerine gidebilen gizli psikopatlarsınız. köpek ile ilgili cinayet fantazisi kuran sosyopatlarsınız. şu anda bana saldırmak kolay geliyor bana yaziyorsunuz. endişe verici. sokak köpekleri elbette sürü halinde sokaklarda olmamalı ozellikle çocuklar için birçok farklı sebepten. sokak köpekleri yüzünden silah taşıyacağını söyleyen bile var. bir afgana da çekebilir misin o silahı. ya da bana çekebilir misin? beş saniye sürmez onu elinden almak. sadece konuşmak kolay diye içinizdeki pisliği buraya kusuyorsunuz evrimleşememiş yaratıklar.

gerçek rezalet başlıklarına bakılacak olursa rezalet değildir. mekan hınca hınç dolu olur da köpek oturduğu için insanlar ayakta kalır, amenna, ama bırak uyusun hayvancık ya.

bu kadar bokunuzla kavga etmeyin. her şeyden nefret etmeyin. onlar da can, onları da sizin allahınız yarattı.

bir de yani mevzuata bakınca şöyle böyle diyorsunuz, hangi mevzuatta gün aşırı her şeye ek vergi ve kapitülasyona varacak sınırlama koyma? onlara neden tepki yok? gücünüzün yettiğiye uğraşıyorsunuz anca.

son not: elindeki akıllı telefonun üzerinde o köpeğin ihtiva edebileceğinin 6 katı falan sağlığa zararlı bakteri var kardeşim. sağlığına tek tehdit bu köpeğin orada oturmasıysa allah başka dert vermesin özetle.

siktir git, oturma o zaman diye cevaplanılması gereken zırva.

yine hayvantaparların rabarba yaparak savuşturmaya çalışacağı bir başka rezalet.

şimdi bir karar verin köpeklerin yeri sokak mı değil mi? köpeklerin yeri sokaksa starbucks şubesi içinde ne işi var? sokak değilse sokaktaki köpeklerin toplatılmasına neden karşısınız?

rezaletin daniskasıdır.

köpeğin, kedinin ne işi var kardeşim insanların yemek yediği, kahve içtiği yerde? bu hayvanda bit de olabilir pire de olabilir kuduz da olabilir. ne işi var amk ya? insan sağlığı hepsinden daha önemli.

sikiyim sizin içi boş hayvan sevginizi.

bak bak kanunları söylemenize gerek yok. biz zaten biliyoruz cart curt demişler. siz var ya siz ülke gündemine, ülkenin siyasetine dair şikayet ettiğiniz her şeyi sonuna kadar hak ediyorsunuz. sonra da avrupalının götünü yalaya yalaya avrupaya gitmeye çalışıyorsunuz.

kanunlara atıfta bulunmanız bir şeyleri değiştirmiyor, hayvanları sevmiyor olabilirsiniz, beğenmiyorsanız gitmezsiniz. içerisinde köpek olmayan onlarca kahveci var.
rezalet falan da değil.

starbucks'ın biyolojik silah sayılabilecek kadar pis ve insan salgısı dolu, doğru düzgün temizlik yüzü görmeyen koltuğunu " işgal " eden bir sokak köpeğinden nem kapmış, 2 yıl önce 20 lira ödediği kahveye bugün 100 lira ödediği için rahatsızlık duymayan yazarın kişisel fikri olan rezalet.