ferhan şensoy'un son oyunu. oldukça taşlamalı, ironik, eğlenceli, anason kokulu... çok keyif aldım. 2019'da türkiye daha da kararmış. aman diyelim. oyunun sonu gerçek olur umarız. biletler 20-35 tl arası değişiyor.

ferhan şensoy'un, 'böyle giderse başımıza bunlar gelecek', tarzında yazılmış, (bkz: foreboding), bugünlerde ülkede canımızı sıkan, farketmeden suratımızı asan mevzulara gülmenizi sağlayan, kesinlikle izlenmesi gereken yeni oyunu.

--- spoiler ---
oyunda süleyman demirel 100 yaşında ve hayattadır.
zamanında demirel'i sıkça eleştiren şensoy'un oyunun bir yerinde ''ya ben demirel'in g***nü yiyim be!'' şeklinde bir repliği vardır.
2019'da deniz baykal hala chp'nin başındadır...
--- spoiler ---

güzel fakat beklentimin altında kalan bir ferhan şensoy oyunudur.

hatırı sayılır bir zaman sonra usta'yı izlemenin vermiş olduğu heyecan ile kuruldum koltuğa. varsayalım ismail ezberlediğim günlerden kalma şarkılar eşliğinde..usta çok zayıflamış olsa da en son izlediğim oyunundan çok daha sağlıklıydı yüzü..o güne oranla.

oyun usta'nın kalemine göre beklediğim düzeyde akıl gıdıklayıcı, o mertebede zeki dürtüklemelerden uzak..ve fekat nedense bende çok başka bir ruh hali uyandırdı anlamsızca..

oyunun birinci perdesinin ortalarında farkettim ki dekordaki atatürk posterine ve bilhassa gözlerine bakamayan pek saçma bir ruh halindeyim..böylesi bir eleştirisel dürtüklemeyi çok çok sevdiğim ve devasa saygı duyduğum usta'dan yiyor oluşumdan mıdır bilemiyorum ama gizli bir utanç duyuyorum manasını aparlayıp toparlayamadığım bir şekilde.

son dönemde iyice kendimi verdiğim bana dokunmayan yılan bin yaşasıncılığın ve buna düğümlenmiş umursamazlığın, biraz buğulu ve pek fazla umursayan/umursamış atatürk bakışları altında ezilmesi/ezikliği içinde miyim ;
yoksa ödevini yapmamış olan bir çocuğun suçlu halinin basitliğinden, çok güvenildiği halde o güvenenleri yarı yolda bırakmış ve yüzünü kara çıkarmış bir adamın karmaşık ruh halinin arasında bir yerlerde miyim ??
bilemiyorum...bildiğim şu yukarıdaki iki paragrafın arasında bir yerlerde olduğum..
sanırım memleketsel sorunlarda bireysel bir aksiyondan ziyade her türlü sorumluluğu yeni bir mustafa kemal'e devretme tembelliği içindeyim..o yenisi her neredeyse..

çok eğlenceli bir oyun kesinlikle değil..zaten çok eğlenceli olsun diye de yazılmamış gibi..daha ziyade usta "bu zamanda bir şeyler söylemek gerekliliğini" hissetmiş gibi..zaten sahnede görülen ve anlatılan gülünecek halimizden çok uzak..bir dolu gülen olduysa da..

herkes yeni bir mustafa kemal bekliyor gibi...sanki herkes biraz ben gibi..

ferhan şensoy için küçük ama türkiye için büyük oyun.

kaşar tiyatro seyircisinin biraz iptidai biraz naif bulabileceği, ancak lafları hiçbir zaman gedik hizasının altında kalmayan, sahnede her belirişinde, ağzını her açışında "yahu iyi ki var şu adam, hep olsun!" dediğimiz bir adamın yeni sevilme vesilesi...

spoiler gibi olmasın, hayatımızın geri kalanında emre kongar'ı anarken hep gülümsememize sebep olacak oyun...

belki ferhan şensoy oyunlarından en iyi değil, hatta en iyileri arasında kesinlikle değil. ama ferhan şensoy ara ara keskin zekası ile özellikle müstv ile aklımızı başımızdan alıp, güldürdü.

kısa zamanda emre kongar ile birlikte ergenekon davası içeriye almaya kalkmazlar, umarım ya da tayyip erdoğan bir güzel mahkemeye vermez.

bu oyunu izlerken ferhan şensoy'un eski halini özledim. hatta, bilmem kaçıncı kez sahnelenen ferhangi şeyler'i bi daha izlemeye karar verdim. "peşmerge osman" zamanında kalmışım, bakalım neler el ve yer değiştirmiş.

2019 bana bi tür "ben de iki satır konuşmak istiyorum bu fasılda" beyanı gibi geldi. ferhan şensoy susmak istememiş, bi şeyler söylemek istemiş ve ortaya müsamere ile anılara saygı babından "hımm" denilesi bir seyirlik çıkmış. şimdi "ay ama çok didaktik geldi banaa" desem, müstv'ye ayıp olur. yok demesem bi tek rakıyla simgelerden simge beğenen mıhlara rezil olurum. napcam bilmiyorum.

bilmiyordum.

sıra türkan saylan'a gelene kadar.

--- spoiler ---

bu oyun fal açıyor geleceğe. bi yerinde ferhan diyor ki mealen: bu oyun böyle umutsuz bitmemeli, bi manası olmaz. hakikaten de olmaz! misal ben, oyun o klimalı çarşafların melteminde bitseydi kısaca siktir be yav derdim. ee?? derdim. ama bi 10 yıl sonrasına atladılar, yıl 2029 oldu. tv'lerde rakı reklamları.

--- spoiler ---

bol keşke'li, az ah'lı bir oyundu bu: şarabi'nin hatırına, ferhan şensoy'un neylerse güzel eyler faslına havale ediyorum.

(ben bu adamı çok seviyorum. neylerse neylesin ne gam.)

19-20-21 mayıs da ortaoyuncular tarafından şinasi sahnesinde sahnelenecek oyun.mümkün olsa üç gün arka arkaya da gidesim var filhakika biletler 20-25 tl arası değişmekte.

ferhan şensoy'un her daim izleyicinin nabzını tuttuğunun göstergesi olan oyun. yani ben öyle düşünmek istiyorum. çünkü verilen mesajlar, oynanan pasajlar o kadar kör gözüm parmağına ki. ferhan hoca baktı ki bir zamanlar kullandığı kelime oyunlarıyla dolu ve hakikaten decoder ile çözülecek anlatımını kavrayacak seyirci gittikçe azalıyor çıtayı indirmeye karar verdi. diğer oyunları yanında ali ata bak fişi gibi kalıyor bu oyun. o kadar basit.

ferhan hoca zamanında en zeka kokan şekliyle anlattı bize bu memleketin halini. anlayamadık. o da bize ceza olarak hamdi alkan anlatımı ile siyasal bir oyun sundu.

gidilecek ve seyredilecek. çünkü bu adamın cezası bile bu ülke için bir şans.

2009 sezonunun son oyununa yeti$ebildiğim oyun olmu$tur.

oyunda ferhan $ensoy - ali çatalba$ ikilisinin diyalogları espriden ziyade ele$tiri içeriyordu.

diğer bölümlerde ise gülmemek elde değildi. hatta öyle bir sahne oynanıyordu ki daha oyuncular repliklerini söyleyemeden, seyircilerin kendilerini tutamayarak gülmeye ba$lamalarıyla erkan üçüncü ve özkan aksu'da krize girdiler ve bir türlü repliklerini tamamlayamadılar. baktılar olmayacak seyircilerle birlikte kesik kesik gülmeye ba$ladılar sonra kendilerie gelip oyuna devam edebildiler. arkalarında duran ferhan $ensoy ve erkan çatalba$ ise profesyonelliklerini elden bırakmadan oyuna müdahale etmeden durumu kurtardılar.

emre kongar'ın "ergenekon" kelimesinin tüm harflerini içerdiğini de öğrendik vesileyle.

yine ferhan $ensoy icadı bir kaç kelime kaptık: "geçgenekon, interesan, kırım kongo cumhuriyeti ws."

2019 yılındaki kabus gibi günlerin ardından 2029 yılında gelen kırmızı beyaz günler içimizi ferahlattı. hatta a.b.d.'nin eyaletlerinin birer birer bağımsızlıklarını ilan ettiklerini, pkk örgütünün orada da faaliyetlerde bulunduğunu, abd'de iç sava$ın hızla arttığını falan oyunda görünce tarihin tekerrürden ibaret olduğuna ve ülkemizin bugünkü duruma gelmesindeki çıban ba$larının kimler olduğunu bir kere de ferhan $ensoy'un oyununda hatırlamı$ olduk.

oyunun sonunda "dini, çıkarları için kullanan ki$ilerle ilgili komedi yapılırsa süper oluyor ve tutuyormu$" tespitine vardım. çar$aflı, takkeli tipler, günlük hayatı dini kurallarla bağda$tırmaya çalı$an çıkarcılar, dini ticaretlerine alet edenler ws. gayet komik durumlar yaratabiliyormu$.

oyunda emeği geçen tüm teknik ve sahne tozu yutmu$lara saygılarımı sunarım.

emeğinize, yüreğinize sağlık.