aylar için roma rakamı kullanılmasını hatırlatmıştır.

çok uzun zamandır görmemiştim böyle bir şey.

izmir in gece manzarası da o zamanlar çok güzelmiş...

biraz google araştırması yaptığınızda çapkın çocuk hamdi başaranın daha sonra hukuk profesörü olduğunu görüyoruz ki, fikri ve sınai mülkiyet hukuku kitabının ön sözündeki şu ifadelerden de sabittir:

"ben de, beni bugünlere getiren, hiçbir fedakârlıktan kaçınmayan, daima gülen annem süeda yasaman’a bu eserimi ithaf ediyorum.

prof. dr. hamdi yasaman"

çapkın çocuk sıfatını da "emel sayın" ile adının karıştığı bir aşk hikayesi ile almış olduğu kesin gibidir. konunun detayları google ederek bulabilirsiniz.
aynı zamanda galatasaray ikinci başkanlığı yapmış olup fatih terim ve mustafa cengizi kınamış ve laflar hazırlamış, oturaklı, 6 okka bir abimizdir.

karpostalın yazarı da burada ablası nevra hanım olarak karşımıza çıkıyor. yazının altında 4 değişik imza olması "bizimkiler" adlı grubun üyelerini işaret etmektedir. çapkın çocuk sıfatı da mıstık rumuzlu bir abimize aittir.

hayatta olan herkese uzun ömürler diliyoruz, olmayanların da nedense böyle eğlenceli, dolu dolu, cıvıl cıvıl bir hayat yaşadığını birkaç satırdan bile öngörebiliyoruz.

sözlükte de hamdi yasaman başlığında hakkında girdiler bulunmaktadır.

ps. yeni kuşak bir şeyi yapamadığında, benim eksikliğimden mi kaynaklanıyor acaba? sorusunu sormaktan çok uzak olduğu için "el yazısı da bozukmuş, doktor mu yazdı bunu" gibi komik entry'ler girmiş. sonuçta dün lionel messi'nin kötü bir futbolcu olduğuna karar verecek uzmanlık ve yetkinlikte insanlarsınız saygı duyuyorum ama yazı gayet normaldir, okunaklıdır. sizler alışık değilsiniz hepsi bu.

gayet okunaklı bir el yazısını bile okuyamayan ergen neslin anlayamadığı kartpostal.

tam olarak aynısı olmasa da yakın bir açıdan 2017 yılına ait google maps görüntüsü;

görsel

ana hatlara bakarsak pek bir şey değişmemiş. yapılaşma artmış haliyle. körfezin karşı tarafı askeri alan hariç dolmuş nerdeyse. gecekondulaşma korkunç.

yururken mi yazdi acep?

bir doktor tarafından atılan kartpostaldır.

sadece mıstık'ın notunu okuyabildiğim kartpostal. çapkın hamdi dedeye benden de selamlar.

zaman yolculuğu yaptırmış kartpostaldır. izmir'i öyle görüp hayıflanmamak mümkün mü?

ayrıca "çapkın çocuk hamdi'ye selam" yazısının sonradan başka bir el yazısıyla eklendiği fark ediliyor. muhtemelen tanıdık vasıtasıyla gidecek olan kartpostala az biraz maydonozluk etmiş götürecek olanlar. telefonla konuşurken arkadan yüksek sesle "aaa bizden de selam et" der gibi. hep böyleymişiz galiba.

(bkz: çapkın çocuk hamdi)(bkz: sözlüğe bir daha gelinse alınacak nickler)

onu bunu bırakın da izmir’den iskenderun’a vapur varmış.