tabii ki hayır.
onlar için önemli olan tek şey silahlı güç olmak ve hep öyle kalabilmek.
polis, asker ya da mafya, terör örgütü fark etmez.

unutursak kanımız kurusun diye yemin ettiriyorlardı polislere.
unutmakla kalmadılar, arkadaslarını şehit ettireni kurucu önder diye bağırlarına bastilar.

bir yazar arkadaş çok doğru bir tespit yapmıştı yazısını bulamadım ama özetle kuruluş osman tarzı dizilerin liderimiz düşmanla iş birliği yapıyor gibi görünse de günün sonunda düşmanı alt etmek için kurduğu plandır o gibi bir alt metni servis ettiğini yazmıştı. şu an hala mhpli olanlar liderlerinin bir bildiği olduğu görüşünde. üzücü ama gerçek :(

benim de aklima geliyor bu soru ama sonra bu kisilerin mhp denen olusumun aslinda turkiye'deki sol hareketi bastirmak icin amerika tarafindan kurduruldugu ve yillarca sagdaki guclu partiye yanci olarak devlet imkanlarini somurdugu gercegini bilen birileri oldugunu hatırlayınca merakim geciyor.

gerçek ülkücüler utanıyor, kendilerinin ülkücü olduğunu iddia eden mhp kitlesi utanmıyor, utanmaz da. geçen bir tanesi ile tartışıyoruz, hala bin yıllık devlet aklı zırvası güdüyor. sike sürecek aklı yoktu tartışmayı bitirdim.

amerikancıyla, anti amerikancı arasında gidip gelen bir topluluğun hiç utanması olur mu?

her sey bir oyun plani dahilinde, bazen böyle ortakliklar kurmak gerekir, bin yillik devlet yanlis mi yapacak ya olur mu öyle sey modunda olduklari icin utanmazlar

atatürkçüyüm deyip belediyeleri kürdistancılara, dersimcilere peşkeş çeken, yüzde bir oyu bile olmayan akp eskilerine 30'dan fazla vekillik verip mansur yavaş'ın yerine kılıçdaroğlu'nu aday yapan, kaybedilmesi mümkün olmayan bir seçimi, sırf kürdistancılar mansur yavaş'ı istemiyor diye kaybettiren insanların hangi yüzle ülkücülere hesap sorduğunu anlayamadım.

ulan siz önce bir kendiniz utanın, yaptığınız binlerce rezillikten yüzünüz kızarsın, atatürk'ün partisinde izlediğiniz atatürk karşıtı politikaların, iki yüzlülüğünüzün hesabını verin, sonra yüzünüz kalıyorsa ülkücülerden hesap sorun.

sizin genel başkanınız devlet bahçeli'ye en ufak tepki gösterdi mi? hayır. aksine çıtayı yükseltiyorum, kürtlere devlet vadediyorum dedi.

sizin o çok sevdiğiniz müteahhitiniz devlet bahçeli'ye en ufak tepki gösterdi mi? hayır aksine süreci destekliyorum dedi.

bu adamlara oy verip, hangi yüzle ülkücüleri eleştiriyorsunuz. bu adamlara oy verip hangi yüzle atatürkçülük taslıyorsunuz?

siz bile yaptığınız onca rezillikten sonra utanmadan halen entry girmeye devam ediyorsanız, bu memlekette kimse yaptığı hiçbir şeyden utanmaz.

ülkücüleri eleştirebilecek birileri varsa o da en başından beri bu sürece tepki gösteren, türk milletinin menfaatlerini savunan zafer partililer ile iyi partililerdir. siz bu konuda ağzınızı açabilecek en son kişilersiniz.

utanma asla yok. dönenler ve sönenler olarak 2'ye ayrıldılar. bir taraf kandırıldık diyor, diğeri susuyor.

çalıştığımız küçük iş ortaklarından ikisi koyu ülkücüydü. bunlardan biriyle kısa süre birebir çalışmamız olmuştu, arkadaşım kendisi ve o dönenlerden:) diğeri ise baştakilerin özeti gibiydi. onunla da birebir çalıştığım dönem olmuştu ama bildiğin kavga ederdik adamla sonra çalışmayı sonlandırdık şükür. işin kurallarını dikkate almadığında bunu kendisine hatırlatırdım ama o genelde beni ve şirketi tehdit etmeyi tercih ederdi. en son tartışmamız şöyle sonlanmıştı:
"amacınız nedir, çok mu güçlüsünüz? siz şirket temsilcisisiniz de biz ambar bekçisi miyiz? (buraya haykırıyorum ahahahh) hakimler, savcılar size mi çalışıyor? hiçbir kurum ve kişi kanunlardan üstün değildir, bunu göstereceğiz" abartmıyorum böyle cümleler yazmıştı bana. böyle cahil birine güç verirsen olanlardan utanır mı hiç.. tek başına g*t kadar çöp tenekesi olan adamın ettiği sözlere bak.

önceden boy boy bahçeli fotolarını paylaşırdı ama sessizleşti. bu kişi de sönenlerden olarak tarihe geçti^* bence kendine yeni bir kaynak arıyo

ülkücülerin ne olduğu, ülkülerinin ne olduğu, bir ülkülerinin olup olmadığı, dolayısıyla ne yapıp ne yapmayacakları hiç belli olmadığı için, onlarla ilgili her şey mümkün.

ülkücüler ve utanmak!