morinho’nun devri, pep’in futbola tamamen hakim olduğu dönemde sona erdi. 2012’ye kadar gerçekten muazzam başarılar elde etti; porto ve ınter’le şampiyonlar ligi, chelsea ile premier league kupaları… bunlar azımsanacak işler değil. ama bir şey vardı: bilmediği bir futbol devrimi geliyordu ve bu devrim pep ile birlikte olacaktı.
pep, oyunu tamamen değiştirdi. özellikle lig gibi istikrarın önemli olduğu platformlarda, ona karşı sadece onun futbol felsefesiyle başarılı olabilirsin. zamanla piyasaya onun futboluna adapte olan birçok teknik direktör çıktı. xabi alonso, klopp, xavi, arteta gibi isimler bu felsefeyi benimsedi ve başarılı oldular.
pep, topa sahip olmanın ne kadar önemli olduğunu herkese öğretti. bu bir “büyüklük” mentalitesiydi. doğru presle takım yorulmadan oyun kontrol edilebiliyordu. mourinho ise buna tamamen karşı çıktı. hatta zamanında arsenal–chelsea maçından sonra “topu isterlerse eve götürsünler, maçı ben kazandım” gibi demeçleri vardı.
işte bu tavır, onun günümüz futboluna direnmesinin ve çöküşünün başlangıcıydı. real madrid, manchester united, tottenham, roma… hiçbirinde lig bazında elle tutulur bir başarı elde edemedi. çünkü ligde şans faktörü azalır, elemede biraz daha şans faktörü vardır özellikle cl’de.
evet, büyük hocaydı. ama kendinizi yenilemezseniz, bugün mourinho olursunuz. forumlardan takip ettiğim kadarıyla, son 10 senede düzgün şekilde ayrıldığı bir takım bile yok. bu da zaten başarısızlığın doğal sonucu.
başarısız insanlar çirkefleşir, konuyu saptırır. asıl tehlike mourinho’nun fenerbahçe’den ayrıldığı zaman başlayacak. kendi başarısızlığını örtbas etmek için lig ve fenerbahçe hakkında öyle şeyler söyleyecek ki, hepimiz şaşırıp kalacağız.