muhatap olmayın susmaztürkiye cennet, kıymetini bilin. bizim orada kurulu düzenimiz var, oralar bildiğiniz gibi değil çok zor biz bile..
görsel
bir çoğu kiralık araçlardır. özellikle bmw ix'ler ile gelenler %90 kiralıktır.
adam orada kaliteli arabayı ucuza alabiliyorsa ne yapsın, sırf türkiye'dekilerin gönlü olsun diye peugeot 206 alıp mı gelsin, fakirlikten ölüyosss biz diye imaj mı yapsın türkler üzülmesin diye.
lüks arabası ile ingiliz ya da alman neden türkiye'ye gelsin, manyak mı? (ingiliz zaten gelemez, direksiyon terste, tüm avrupa o şekilde geçilir mi, güvenli değil bir kere) adam tatile geliyor, yiyip içip dönecek. almancı memlekete geliyor, orada bulamadığı şeylerden götürecek belki, uzaktan atıp tutmayın, ingiliz ya da almanla karşılaştırmayın. ingiltere'deyim, valla direksiyon terste olmasa ve buranın ehliyeti ve araç olsa basar gelirim türkiye'ye.
tanım: bir haftalığına geliniyorsa biraz saçma ancak daha uzun gelenler için oldukça mantıklı eylem.
gerçi bir haftalığına da olsa hem daha ucuza geliyor olabilir kişi sayısına bakınca, hem de dönerken tüm bagajı yükleyip dönebilir, uçağa yetişme stresi de yok, mis.
onu havayolu firmalarımıza da anlatsanıza. istanbul'a uçakla gelmek 300€'dan başlıyor yaz döneminde. diğer illere aktarma, ara ulaşımlar falan derken sadece gideceği yere gitmek 400-500€'ya patlıyor. çarp onu üçle dörtle, bir aylık geliri yapıyor. aynı tarihlerde türkiye'ye komşu ülkelere gitmek ise üçte birine kadar düşüyor. atina 110€ iken istanbul 350€. avrupada araba almak türkiye'deki kadar sorun değil, ayda 300-500 verdi mi 60-70 bin euroluk arabaları leasing ile alabiliyor zaten. sizin gönlünüz olsun diye uçakla gelip sonra türkiye'de toplu taşımada mı sürünsün veya senelik vergisi arabanın kendisinden fazla olan metal presine gün sayan arabayla mı gelsin? arabasıyla geliyor, istediği yerde kalıyor, istediği yere istediği zaman gidiyor, kimseye eyvallah etmek zorunda kalmıyor, yine de yaranamıyorlar bu konuda.
yukarıda birisi orda olmayan şeyleri alıyorlar falan demiş de burda (avrupa) olmayan çok bir şey yok, yerel bazı ürünler yok, bazı şeylerde de türkiye'deki kalitede olmayabiliyor veya absürt fiyatlı olabiliyor o kadar.
ayrıca türkiye şu anda hiç ucuz değil, özellikle yeme içme daha pahalı hatta. akrabaları, tanıdıkları, arkadaşları görmek , konaklamayı yazlıkta/evde/akrabada yapacak şekilde tatil yapmak için gelinir, daha da cazip olan bir yanı kalmıyor yani. yunanistan, hırvatistan, italya, ispanya gibi ucuza tatil yapabilecek seçenekler var, hizmet daha iyi, daha sakin, yemekler çok daha iyi ve ucuz.
köyünden çıkıp avrupada gözünü açan davarın sınırı geçtikten sonra hayvanlaşmasından dert yanacağınıza bir zahmet kuralları işletmeye çalışın. ülkede kanun, nizam kimsenin umrunda değil. edirne'de sınırı geçip otabana girdi mi 200-250 basıyorlar, yere çöp atıyorlar diyorsunuz da attırmayın kardeşim. yapıştırın kallavi cezayı. merak etmeyin burda da çok kurala uydukları falan yok, cezalarla yola geliyorlar. 3. defa cezayı yedi mi gitsin türkiye'de de psikoloğa. cezayı yedi mi yandım allah desin. sen önce kendi ülkende olan kanunu uygula, uygulat, sonra uymayana laf et.
diğer bir husus da bu malum kitle bütün sene para biriktiriyorlar, senede 1-2 defa türkiye'ye geldiklerinde bütün alışverişlerini, görgüsüzlüklerini, içlerinde biriktirdiklerini boca ediyorlar resmen. sanarsın burda yok. çocuğuna kışın mont küçük gelse de, yırtılsa da mont almayıp yazın türkiye'ye gitmeyi bekleyeni gördüm. gerçekten belli bir kesim çok farklı bir kafada ama yapacak bir şey yok yani. bir sürü marka var, istediğin fiyat aralığında da var yani. belli bazı şeyler biraz sorun ama onlar da aciliyeti olan, alternatifsiz şeyler değil genelde. türkiye'de aldığım kahveyi burada bulamadım bir türlü, üstünde yazan aynı ama aynı değil yani.
türkiye'den alınabilecek her şey almanya'da bulunduğu için, hatta daha iyisi almanya'da bulunduğu için, hatta ve hatta almanya'da artık daha ucuz olduğu için ne amaçladıklarını anlamanın zor olduğu bir kitledir.
gurulu düzen gurbetcilerinden dolayı gurbetcilere yükselen bir nefret var anlıyorum da az biraz mantık.aile ziyaretine gelen zaten coluk cocuk atlayıp arabaya geliyor,belki anadolu'nun ücra bir yerine gidecek burada araba kiralayacak vs ucakla gelmekten daha uyguna geliyordur.sırf hava atmak icin 2000km yol çekip sırbistan'da soyulma tehlikesini de göze alıp 7-8 saat gümrüklerde bekleyeni de varsa ona denecek söz yok zaten
pahalı otomobil yanlış insanların elinde değersizleşiyor. bu markalar aslında otomobili herkese satmamalı. bunları görünce maserati'mi daha çok seviyorum. zaten bunu da satarsam aston martin eski modelini alırım. sıf bu bmw'yi ve audi'yi ve mercedes'i düşüren tayfa ile aynı kategori de olmamak için.
mehmet şimsek bir el atsa şunlara keske
kişi başı 1.000 euro yol kullanim vergisi mesela güzel olur. bir cirpida 713 milyon euro devletimiz vergi alir
gelen her gurbetci kardesimize de ayrica 500 euro'luk bir genel saglik sigortasi da yakisir. malum burada hastaneye filan gidince sgk'siz kalmasinlar
ekseriyeti kiralıktır. nasıl alıyorlar amk diyip kafanızı yormayın.
türkiye'de yaşayanların bu marka arabaları zenginlik alameti sanması sadece kendi fakirliklerinden ötürü, bir basmadı gitti.
avrupa'da bu arabalara son derece kolay sahip olabildiğiniz gibi, lease ederek de gayet uygun fiyatlara kullanabiliyorsunuz. adamlar size zenginlikleriyle hava atmak için o arabalarla gelmiyorlar, arabaları o olduğu için ve maaile arabaya doluşup türkiye'ye gelmek daha hesaplı olduğu için geliyorlar.
kinini gurbetçiye değil o arabaları ülkende 2.5 katına satanlara yönlendirsen geleceğin için daha hayırlı bir başlangıca vesile olabilir belki, ne dersin?