kibir sınavı diye bir sınava girdiğimi anımsamıyorum. ama başlığı açan gibi bazı kişilerde itü'lülere karşı bir eziklik olduğunu da kendi gözlemim olarak söyleyebilirim.

anlamsız mı?

10 yılda bitirdim lan okulu. gayet gerekli ve haklı kibirdir.

olmayan kibirdir.

kibir değildir o , yenmiş olan bokun bitmesinin verdiği şaşkınlıktır.

bir itu mezunu olarak kendi cevremde hicbir itulunun okuluyla hava attigini gormedim.

bu olaylarla hava atan arkadaslar genellikle siralamalari itu odtu gibi yerlere yetmeyen arkadaslar oldu, daha ziyade ‘ben x universitesinden mezunum on itulunun/odtulunun yaptigi isi yaparim, onlar isi bilmiyor’ tarzinda seyler duydum.

ne yalan soyliyim, artik uzulmuyorum bu dusuncelere. ıtunun bana kattigi en buyuk sey diplomasi ve dusunce tarzi oldu. hicbir zaman elimdekiyle yetinmeyecegimi, her zaman daha iyisine ulasabilecegimi bana gosterdi.

gumussuyuna selam olsun.

itü mezunuyum, başlık sahibinin safsatalarına bakmayınız. sadece okuldaki derslerin ağırlığından zamanla kayış kopmuş oluyor o kadar. kibir yapanı göredim bugüne kadar tanıdıklarım arasında. hatta eski rektörümüz muhammed şahin ile bir avm'de karşılaştık, okuldan mezun olmamızın üstünden 6-7 sene olmasına rağmen kendi arkadaşlarının yanında kalkıp bizimle yarım saat muhabbet etti. böylesi bir ortam vardı anlayacağınız.

kibir kelimesinin tdk sözlük'teki kelime anlamina bakalim:
1. isim kendini başkalarından üstün tutma; benlik, böbür, gurur:
"kibirden vazgeçersek sevimli oluruz." - cemil meriç
2. isim > büyüklenme.

memleketin üniversite dendiginde egreti durmayan üc bes okulundan birinden mezun insan tabii ki kendini bir binaya 2 phd mezunu(1'inin tezinde intihal sart tabii) koymak suretiyle acilmis tek bina okulun mezunundan üstün görecek.

saka gibi tespit olmus. dogruluk payi maksimum %1. ozellikle itunun egitim sisteminden dolayi ogrenicler o kadar eziliyor ki birakin kibiri tam tersi normal insanlar da robot insan arasi mutevazi muhendisler olarak cikiyor.

ilk yilim ilk dersim hoca iceri girdi sen yine mi geldin diye bir ogrenciye takildi. o da hocam bununla 7 oluyor deyince bir insan 1 kezden fazla bir derste nasil kalabilir diye dusundum. egitim gordugum ve kalma oranlarinin yillarda %50 nin altina hic dusmemis derslere girince kendimi sorgulamaya basladim. acaba sansim yaver gitti de kazanmamam gereken seviyede bir okulu mu kazandim diye. ama zamanla cevremdeki herkesin derece yaptigi icin her ne kadar ogretmenler farkli davransada ayni anda hepimizin birden aptal olamayacagina inanmaya basladim. is hayatinda diger unilerden arkadaslarla da karsilasinca ne ultra zeki ne de aptal olarak mezun oldugumuzu sadece iyi sayilabilecek zorlu bir egitimden gectigimizi anladim.

son olarak ne zaman ituluyum diye ekstra hava atan biri olsa dogru duzgun maslak kampusune ugramamis oylesine acilmis minok dusuk puanli muhendislikle alakasiz bir bolumden yada egitim kalitesinin cok kotu oldugu bir unide ortalama yapip itude yuksek lisans yapan biri oldugunu gordum.

hiç bir boğaziçiliyle tanışmamış bir insan yanılsaması.

tanışmış olsa ortalama bir boğaziçi psikolojik danışmanlık mezununun ortalama bir itü mühendislik mezunundan 500 kat kibirli olduğunu bilirdi.

çevrem ve işim gereği bir sürü üst seviye eğitimli insanla tanışıyorum.^** lse, warwick, oxbridge, princeton, nyu, insead, lbs, hatta northwestern kellogg mba vs. mezunu bir sürü insanla tanıştım. sıradan bir boğaziçilideki hava hiçbirinde yok.

edit: bir arkadaşım mezunlar gününe itülü eşinin gelmek istememesiyle ilgili olarak "ya şimdi itülü ya, ezik hissediyor tabii kendini" demişti ahahahahahaha

edit 2: boğaziçili havasının bir üstü de amerikan kolejli havasıdır. sekmez.

tanidigim tum itululerde vardir bu durum. istisnasiz. cidden cok ilginc. nasil bu formati aliyorlar anlamis degilim. biraz bogazici ve bilkente ugrasinlar feyz alsinlar. ders de alabilirler ama zorlayabilir.