gg allin
Previous / Next (3) - Last Page (3)

Şükela: Nice | Last 24h | Today | All

3 favorites - -
(bkz: ruh hastası)
0 favorites - -
yozgatta olsa sopayla fena dayak yiyecek olan, ama şans eseri amerika'da doğmuş ve yaptığı pisliği ve zırvalığı kısıtlı bir kitleye "özgürlük" adı altında yutturmuş, belkide kelimenin tam anlamıyla bir "looser". ayrıca "ne kadar süper işler yapmış, adam rock'n roll un ruhunu geri kazandırmaya çalışmış vs..." yorumları yapan arkadaşlar için: elemanın biri bokunu üstünüze atsa "ıyyy bu ne ayol" dersiniz ama pislik meczubun teki "öağğğğ vöaarrr" diye böğürüp arkayada kıytırık iki gitar ritmi koyunca rock'n roll ruhu diyorsunuz. pes...
0 favorites - -
bu adamı korkak punklar delirtti.

kötü bi örnekti, aşırılarda yaşamıştı, madde kullanırdı, derin sözler yazmazdı vs vs... ama bir gerçek var; taş gibi müzik yapmıştır.

ünlü olma derdiyle götü satan grupların çağında bile isteye pislik yapmış, yeraltında takılmıştır bu abi. şimdi ünlüyse yaptığı sapıklıklar kadar müziğinin de payı var.

punk müzik deyip, sevgiliyle yiyişmelik şarkılar dinlemeye konsere giden; punk müzik deyip, punktan siyasi sloganlardan başka bir şey beklemeyen; punk müzik deyip, omuz omuza arkadaşlarıyla konser izlemeyi isteyen toriklere fazla adamdır.

sahtelik olayına gelirsem: bu adamın hayatı müziğindedir, ve başlı başına bi mesajdır. kötü insan olduğunu, boktan bi hayat yaşadığını inkar etmez. darmadağın bi aileden, darmadağın çıkmış bi adamdır. bunu da yaptığı işe yansıtır. sanata sahte derseniz, platon gibi otoriter adamsınızdır belki. şehrinize şairleri almayın.
hayatından hareketle yazdığı şarkıları sahnede çalar, bu şarkılara uygun gösterisini de sahnede yapar. ''uykumda işiyorum'' diye, ''sikime iğne soktular'' diye, ''anal amcık'' diye, ''ishal blues'' diye şarkı yapan adam sahnede sıçınca niye ''ooo salakları kandırmak için yapıyor.'' oluyor? böyle düşünen iki adım mantık adamıdır. üçüncü adımda su kaynatır.

beste yaparken kim neye dikkat eder bilmiyorum. ama ben dinlerken işin içtenliğine dikkat ediyorum.
orta sınıf çocuklarının, köy kahvesinde sohbete giremeyen muhallebilerin suni radikal çıkarımlarından hareketle yaptıkları şarkılar benim ilgimi çok çekmiyor. dinlerim, dünyadaki adaletsizlikleri hatırlarım, sonra onlar gibi işime geri dönerim.
ama modern hayatın köşelere iteklediği insanların öyküleri ilgimi çekiyor. yalnızlıkla övünecek biri değilim. herkes gibi yalnızım, hakikatın öldüğü postmodern çağda yalnız hissetmiyorum diyen yalan söylüyodur zaten. gg allin metafiziği umursamasa da bunu birinci elden hissediyordu bence, ve çoğu sanatçının aksine gg'nin kendini kandırmadığını düşünüyorum. sanat çaylakların elinde hayale hayat verirken gerçeği gizleyebilir. bu adam bana göre doğrudan gerçeğine hayat verdi. kafasındaki bozukluğa ve şiddete.

aynı bağlamda, schopenhauer ve hegel arasındaki fark da budur. schopenhauer hayat filozofudur. kaba ete batan dikenle ilgilenir. hegel idealisttir. acısını unutmaya çalışır. ikisini de severim, ama schopenhauer'in yeri her zaman başka olur.

birkaç filozofun ve edebiyatçının yanında bu adamın da hayatımda etkisi büyüktür. kendimi beğendirme, kabul görme gibi isteklerden uzaklaşmamın; kendi kaderimi kovalamamın bi nedeni de bu deli adamdır.

ayrıca, ''köpek sikiyorum''*şarkısı dinlediğim en gerçek yalnızlık şarkısıdır. kısaca şunu der:

''herkesin yapacak bir şeyi var
benim bu boş odadan başka bi şeyim yok
herkesin bir işi var
herkesin sevecek kimsesi var
benim yok
ben köpek sikiyorum.''

https://youtu.be/ii-xc8-6_ty
15 favorites - -
punk rock'u ve yer altı müziği yoktan var etmiş ruh hastası. yaptıklarıyla, kendini kesmesiyle, kıçına muz veya mikrofon sokmasıyla, seyircilerini dövmesiyle, seyircilerine tacizde bulunmasıyla her şeyiyle gerçek bir rock 'n' roll terrorist. delilik ile dahilik arasındaki ince çizgiyi görebilmek iggy pop, gg allin ve jim morrison'u tanımakla mümkün yalnızca. jim morrison veya syd barrett birer dahi idiler ama gg allin bir deliydi ve dahiliğin sınırlarında gezmiyordu. marilyn manson gibi sahnede manyağa bağlayan kıçı bokluların hep gg allin gibi bir ikon olmaya çalıştıklarını ama asla başarıya ulaşamayacaklarını düşünüyorum. gg allin her şeyin ucu. yolo'nun tam karşılığı. ölümü de yolo olmuş zaten... eğer cehennem gerçekse şu an oralarda hep kavuşmak istediği kaos, korku, ızdırap ortamında, alevler ortasında huzur içinde şeyiyle oynayarak söz yazıyordur umarım. ateşi bol olsun hasta piçin. öldükten sonra bir misafirlik macerası yaşamak isterim ama orada da kafamıza sıçarsa diye endişe duyuyorum.

(bkz: bite it you scum/@kendi yalnizliginda bogulan yazar)

(bkz: don't talk to me/@kendi yalnizliginda bogulan yazar)

(bkz: dead or alive/@kendi yalnizliginda bogulan yazar)

(bkz: when i die/@kendi yalnizliginda bogulan yazar)

(bkz: fuck authority/@kendi yalnizliginda bogulan yazar)

gelgelelim tüm bu pisliklerine rağmen gg allin'in tv şovlarına çıkarılması, konuşmalar düzenlemesine imkân verilmesi, elini kolunu sallaya sallaya sokaklarda istediği gibi terör estirmesi ve cult halini almış fanlarıyla (kim gg allin fanı olacak kadar manyak olabilir diye sorduruyor insana) sokak ortasında kaos yaratmaları (gg allin'in ölmeden evvel çekilmiş bir videosu da mevcut, konserlerinin yarıda kesilmesi dolayısıyla -yine konserde yapmadık şey bırakmıyor malum- hayranlarıyla beraber sokaklara dökülüyorlar, gg çıplak olarak yürürken ardında kalabalık peşinden geliyor ve bir yandan da araba camlarını vb. yolda gördükleri ve zarar verebilecekleri şeyleri taşlıyorlar. ara ara gg de yapıyor aynısını.) dönemin amerikan medyası ve toplumun ne denli yozlaşmış olduğunu ve hatta gençlerin bu hastalıklı adamı bir tarikat lideri gibi konumlandıracak kadar uçuk vaziyette olduklarını, aslında gg'nin her zaman nefret kustuğu değer yargılarından toplumun (aile gibi, cinsiyet eşitliği gibi, çocuk ve hayvan hakları gibi) kopuk vaziyette olduğunu çok çarpıcı bir biçimde gösteriyor. bu adam birini öldürmemiş olsa da hayvanlara uyguladığı şiddet ve çocuk yaştaki insanlarla cinsel ilişkiye girdiğini defalarca itiraf etmesi, hatta 17 yaşındaki kızı katıldığı talk show programına beraberinde götürmüş olması hukukun kara delik boyutundaki boşluklarına ışık tutuyor. gg bir insan öldürmekten ceza almadı ama animal abuse, daha da açık konuşursak zoofili, pedofili, kamu malına zarar gibi suçlarla dolu olan sicili bu adamı ömür boyu hapse atmak veya bir akıl hastanesine kapatmak için yeterliydi. grup ve fanlar zaten bir cult haline gelmişler, gg ile birlikte sahnede intihar edecekleri cadılar bayramını (gg sürekli cadılar bayramı gecesi sahnede intihar edeceğinden ve dinleyecilerini de yanında götüreceğinden bahsederdi lakin her cadılar bayramı arifesi polisler buna mani olur, nezarete atarlardı) beklerlerdi. yani avam, cahil amerikan toplumu, gençliği için bu kadar tehlikeli bir figür (ki en büyük tehlike cehaletin bu denli itibar sahibi olmasından doğar). ancak tüm bunlara rağmen gg, mahkemeyle pazarlık yapıp cezasına indirgeme alabiliyordu. hayatının belirli periyotlarında hapse giriyor, o dönem reklamını yapıyor ve hapiste manifesto yazmaya bolca zaman buluyor, sonra hapisten çıkar çıkmaz terör estirmeye kaldığı yerden devam edebiliyordu. vay yüce amerikan hukuku, yersen tabii. daha fecaat olan ise gg'nin bir seri katil hayranı olmasıydı. kendisi john wayne gacy'i hapiste ziyaret etmiş hatta john wayne gacy kendisinin bir portresini dahi çizmişti. aslında tüm bunlar gösteriyor ki bir toplumun bel kemiği olan gençleri eğitemezseniz o gençler böyle marjinal bir ucube figürü kendilerine idol benimser. zaten gg allin ve dinleyicilerinin felsefesinin temel dinamiği de eğitime, medeniyete, kültüre, toplum huzuruna savaş açmak, tahsilsizliği ve cehaleti yüceltmektir. bu bir 68 hippi hareketi değil ya da felsefi anlamda bir anarşist ekol değil, bu düpedüz terörizm ve insanlık için, bir ulusun geleceği için tehdittir.
açıkçası türkiye'nin amerika'yı takip etmesine, gençlerin amerika'yı özenmesine bu yüzden karşıyım zira amerikan toplumu görgü kurallarından yoksun olan cahil ve yobaz bir hödük sürüsü. türkiye bu bayalığı, bu avamlığı takip etmemeli, onların tam tersine halkın eğitimine önem vermeli, aydın insanları toplum statüsünde değerli kılmalı, amerika'daki gg allin veya jonestown benzeri tarikatlaşma hareketlerinin aksine sorgulayan, kendine çoban aramayan, düşünen, bağımsız karar verebilen, okuyan, medeni bir toplum yetiştirmelidir. amerikan tipi materyalizm odaklı protestan kafayı değil, maneviyatı, duyguları, empatiyi, insan ve hayvan haklarını tercih eden, hukukun üstünlüğüne değer veren, beynini kullanan bir toplum ortaya koymalıdır. ancak bir ülke halkı amerikanlaşırsa bunların hiçbiri olmaz, aksine avamlık prim yapar. bunun en net ispatı amerikan entelijansiyası ile avrupa entelijansiyası (hatta türk entelektüelleri de dahil) arasındaki uçurum boyutundaki farktır. amerika, özellikle protestan kültür evrim karşıtlığında dahi bir numaradır. bu protestan yaratılışçı dernekler dünya üzerinde birçok evrim karşıtı derneği ve popüler şahsı (harun yahya/adnan oktar gibi) fonlar, onların yazdığı kitapları kendi dillerinde basarlar. bu anlattığım dahi bir göstergedir bu kültürün içinde yüzdüğü neo yobazizm bataklığına. liberaller, liberteryenler hiç kızmasın (kızarlarsa da kızsınlar gerçi umrumda olmaz) ama kapitalizmin en büyük açığı da, max weber'in de tabiriyle bu protestan etik'tir...
6 favorites - -
seyircilerin üzerine işeyen-sıçan, kafasında şişe kırıp kanını akıtan, akıttığı kanının üzerinde tepinen, kadınlara, erkeklere ve hayvanlara tecavüz ettiğini söyleyen, 50'den fazla kez gözaltına alınan, bombok şarkılar yazmış bir adama, anca ekşi sözlük'te 'rakın rol tanrısı baba, kral ağbi' denebilirdi, hiç şaşırmadım. müzikal açıdan yazdıklarının hiçbir kıymet-i harbiyesi olmayan bu kımıl zararlısı, kimsenin canını almadan geberip gitmiş. hayatı boyunca yaptığı tek iyi şey, kimseyi öldürmemiş olmasıdır, hayvanlar içinse aynı şeyi söyleyemem.

bak hele gerzeklere, bak hele deyyuslara bak, cayır cayır adamı övmüşler yav...
21 favorites - -
bu mal herifi deli gibi övmüşler ya la. şarkıları bok gibi, kendi bok gibi, karakteri bok gibi. yukarıdaki yazarın da dediği gibi iyi birilerini öldürmeden kendi gitmiş.

taım: punk tanrısı diye övülen ama bir numarası olmayan, 1993'de ölmüş, sesi kötü ruh hastası.
5 favorites - -
hayko cepkin için çılgın,marjinal,deli diyenlerin bu herifi görmesi lazım.
1 favorites - -
ted "konuşmasını" ya da performansını mı diyeyim ya da rezaletini ya da doğallığını artık neyse izledim. hayır 30 sene sonra bakınca izlemek gerçekten ilginç de bu etkinliği düzenleyenler zaten ne kadar dengesiz olduğu belli olan birini konuşmaya çağırırken ne bekliyorlardı onu anlayamadım. tam olarak buysa istedikleri çok iyi iş çıkarmışlar ama eğer bunun olacağını öngörememişlerse iş yerlerinde ağır bir şekilde kınanmışlardır umarım. başka böyle bir ted "performansı" var mı bilmiyorum ve varsa izlemek isterim ama en acayip ted şeyiydi bu.

hadi gazete yakmak, bol küfür, ot içmek, alkol tüketmek tamam da şişeleri kırıp dinleyenlere fırlatmak fazla. hadi o da punk olsun hatta üstündeki oturan kişiyi devirip sandalyeyi yine birilerine fırlatmak da tamam olsun. hadi hadi çıplak gövdesini kırık camlarla çizmesi de olsun ama sahneye çıkan kadını dövmek ne ya? sonra seyirciler müdahale edince onlardan dayak yemek? yalnız sonra tekrardan ayağa kalkıp "performansına" kaldığı yerden devam etmesi gerçekten etkileyici.

sürekli intihar edeceğini söylemesi, kendisine zarar vermesi kendisini ırgalar; müziği, konserlerindeki tüm o performansları bokluları dahil dinleyenlerini, izleyenlerini ilgilendirir ama toplum içindeki saldırgan ruh hali, kendisine aşık bir kadına işkence edişi falan müdahale gerektiren olaylarmış. bu adamı alıp ted'e çıkarmak da gerçekten çok çok acayip bir şeymiş.
2 favorites - -
(bkz: micropenis) millet her gun mezarina iseyip siciyor mutlu mudur bilmem.
0 favorites - -
Previous / Next (3) - Last Page (3)