icinde bulunulabilen olgu..
19 mart 2003 bağdat ın bombalanması ve
bagdat dustu haberi arasında kalan zaman diliminde hatırladıkça,
atatürkün kemiklerini sızlattığını düşündüğüm sözleri.
ne mutlu turkum diyene,
ne mutlu turkiyeliyim diyene...
paralel yapının içinde bulunduğu durum.
paralel yapıyla 12 yıldır kolkola dans eden saftoriklerin bulunan kişiyi görmek için çok uzağa gitmemelerini önerdiğim üçlü sıfat. adamlar 2014'te the cemaat'in kötü olduğunu farketti:)
dinci ve mağdur güruhun gafletde olduğunu anlaması için beğenmiyorsanız gidin dediği ülkelere bakmak ve çok para çıksa sana bir gün dendiğinde yine aynı ülkeleri söylemesi yeterlidir.
örnek:
ybz-taayip erdoğanı beğenmiyorsanız amerikaya gidin ingilteye gidin bu ülkede 9 yaşında kızı kapatırımda evlendirirmde kimse de karışamaz beni ezemezsiniz.
hrhngbri-ybz kardeşim sabah kalktın sana lotodan büyük ikramiye çıktı veya çok büyük para miras kaldı naparsın?
ybz-tası tarağı toplar çoluk çocuk giderim burardan amerika ingiltere neresi olursa
şimdi görüldüğü üzere parayı bulup bu tiplerden kimse irana suuda ıraka afganistana pakistana sudana gitme hayali kurmuyor nedense özgür ülkelere gitmek istiyorlar bizleri de beğenmiyorsak aynı ülkelere gidin diye şarllıyorlar kendi ülkesini geriye götürmek istemenin hıyanet gaflet dalalet olmaması mıdır bu ya? madem imkanın olsa özgür ülkelere kaçacaksın neden bu ülkeyi bitiriyorsun deli misin arkadaşım?
bu zihniyet çökmeli kendi çarpıklıklarıyla yüzleşmeli sonra anlar kabul eder uluslarası hukuka aykırı yalandan savaş başlatma girişimini belki...
çok net ama bir o kadar da hüzünlü tarif. dikkatli okunursa, gaflet ve dalalet ve "hatta" hıyanet denmiştir. yani "bizim milletten hain çıkmaz aslında ama ola ki çıktı...".
atatürk, kendi milleti içinden hain çıkabilmesini, uzak ihtimalli ve biraz da hüzünlü bir ifade ile tanımlamaktadır.