hepimizin farklı bir aurası var.
biri branşım ingilizce demeden şak diye anlarım.
hele meb'te öyle bir fark ediyor ki dostlar, inanamazsınız.
hayatında hiç yabancı dizi izlememiş öğretmenler var, biliyor musunuz?
bir metallica dinlememiş, bir avrupa görmemiş, orijinal dilinde bir makale okumamış öğretmen dolu etraf.
biz branşımız gereği bunların çoğunu yapmış oluyoruz. bir de üstüne e-twinning, erasmus, tübitak derken, bunlar da hep bizim branşa kitlenir, ufkumuz oldukça geniş oluyor.
bu arada ingilizce konuşabilen ingilizce öğretmeni gerçekten çölde vaha gibidir. bu eleştiriye katılıyorum. hepsi kağıt üstünde çok iyidir ama çoğu, iş ingilizce konuşmaya gelince aşırı özgüvensiz oluyor.
12 yıl boyunca ingilizce öğretemeyen öğretmen yoktur arkadaşlar, bir türlü algılamayan öğrenci vardır. keza şu an zibilyon tane kaynak ve uygulama var. hala daha öğrenemiyor ise biraz da suçu öğrencilerde aramalıyız.