norgunk yayıncılık tarafından basılan ancak basımı sırasında büyük bir hata yapılarak tuvalet kağıdı yerine bildiğimiz kitap formunda çıkan matbuat. özellikle kapağında dadaist
* estetikle yazılmış
yaşasın dada yazısıyla güldürmekte. kütüphanecilik bu kadar sevilirmiş meğer.
ek bilgi:
tristan tzara tarafından yazılmış manifestolar;
elif gökteke'ce çevrilmiş
sept manifestes dada adlı orijinalinden.
bir manifesto ilan etmek için a,b, c'yi istemek gerek, 1,2,3' e ateş püskürmek, sabrını taşırmak ve küçük-büyük a,b,c'leri fethedip yayabilmek için kanatlarını bilemek, imzalamak, bağırmak, küfretmek, düzyazıyı karşı çıkılamaz ve mutlak bir açıklık içinde düzenlemek, kusursuzluğunu kanıtlamak... bir manifesto yazıyorum ve hiçbir şey istemiyorum."
tristan tzara
georges ribemont dessaignes tarafindan 5 subat 1920 de yazilmis olani:
''halka hitaben
curuk dislerinizi, isiten kulaklarinizi, yaralarla dolu dilinizi sokmek icin sizin seviyenize inmeden once,
kirmadan once kokusmus kemiklerinizi,
kolera sarmis karninizi yarip gubre olarak kullanmak icin cikarmadan once,
yag baglamis karacigerinizi, bayagi dalaginizi ve seker hastaliğina tutulmus
bobreklerinizi parcalamadan once cirkin ve bulanti verici cinsel organinizi
guzellik, coskunluk, seker ve felsefe icin acliginizi yatistirmadan once
matematiksel ve siirsel metafiziksel biber ve hiyarlarinizi ve sizi acimasiz elestirilerle dezenfekte etmeden, tutkuyla temizleyip parlatmadan once
hepsinden once
uzun bir antiseptik banyo yapmaliyiz
ve sizi uyariyoruz
bizler katiliz! ''
hugo ball tarafindan 14 temmuz 1916 da yazilmis olani:
bir kisi sonsuz mutluluga nasil ulasir? dada diyerek..nasil meshur olunur?dada diyerek.soylu bir tavirla ve gorgulu bir incelikle..delirene kadar dada.. farkindaligini kaybedene kadar dada..gazetecilik kokusu, solucan kokusu olan her seyden, iyi ve dogru olandan, pariltili, etik, avrupai ve zayif olandan nasil kurtulunabilir? dada diyerek..dada dunyanin ruhu, dada tefeci dukkani, dada dunyanin en iyi beyaz sabunu..dada goethe, dada stendhal, dada dalai lama, buddha, incil ve nietzsche dada..
baskalarinin uydurdugu kelimeleri istemiyorum. butun kelimeler baska insanlarin uydurmasi. ben kendi seylerimi, kendi ritmimi, kendi sesli ve sessiz harflerimi istiyorum, ritmi ve kendim olan her seyi eslestirmek icin. eger titresim yedi yarda uzunlunda ise ona uyacak yedi yarda uzunlugunda kelimeler istiyorum.
kelime, kelime, kelime, senin alanin, donuklugun, gulunc iktidarsizligin; o muhtesem kendini begenmisligin, senin apacik sinirliliginin tum tekrarlari disinda kalan kelime.
kelime , baylar, birincil dereceden kamu sorunudur !
altıkırkbeş yayınlarından çıkan ilginç kitap.
"dada dilin dikdatörlüğüdür!"
sanat “acilen” ameliyat edilmelidir!