açıkçası çerez-kola eşliğinde izlemiştim iki ay kadar önce.
seul contre tous'u izlediktense bir hafta sonra. biraz can sıktı bu durum ama çok değil. şimdi iki filmdeki olayları birbirine karıştırıyorum, iki filmi blok olarak görüyorum ve tek farklarının ilkindeki biraz acemilik, daha bi aykırılık, ikincisinin daha oturmuş yapısı ama süre doldurmacalar, ilki daha tadında. ve diyorum ki; sıradan üzerinden sıradışına bu kadar zekice varmak her kulun harcı değil. bu adam bi nevi kinky/filthy godard gözümde. ve bayılıyorum! bu tür filmleri çevrenizdekilere öneremezsiniz ama gizliden gizliye seversiniz.
mutluyum sevinçliyim yeah diyorum.