tavada bulut

Kasım 2007 - 113 Entry - 6 Follower - 2 Following
Last Entrys:
uzun uzun anlatıp gidemeyenleri çatlatmak istemem ama cancağızlarım gelmeliydiniz be!

o değil de yine sesim kısıldı slogan atmaktan. konser diye gittik bir toma eksikti anasını satayım! bildiğin direnişçi çıktı roger abimiz! kendisine hürmetlerimi sunuyorum tekrar huzurlarınızda!

enfes konserdi kısaca.

iki şey var yalnız; ilki sahneye kırmızı lazer tutan mal ve ikincisi konser çıkışı adam yolmaya çalışan fırsatçı taksiciler... bitin lan artık siz de!

4 ağustos 2013 roger waters istanbul konseri - 0 favorites -
bazen bu ülke için çok üzülüyorum. nefret söylemleri ile yoğrulmuş kafalar, kendilerini "normal" addedip, kendilerinden olmayana saldırmayı hak sanıyorlar!

1- barbaros şansal kendine "homo" diyebilir. başka başka şeyler de diyebilir. ama sen diyemezsin! dersen bu nefret suçu olur. bu kadar basit! bu basit kuralı bile öğretemedik size. eşcinsellerin kendi aralarında ve kendilerine kullandıkları ifadeler sizi bağlamaz! siz bu tür ifadeler kullanamazsınız. çünkü sizin o kelimelere yüklediğiniz anlamlar ve yönelimler farklı, onların ki farklı. bunu öğrenin artık eşcinsel birine parmak sallayıp "homo" demeniz suçtur!

2- barbaros şansal kanaat önderi falan değildir. öyle bir iddiası da yoktur. kimse de onu öyle tanımaz. saçmalamanın dorukları bu olsa gerek!

3- barbaros şansal daha önce eşcinsel olduğu için tehditler almıştır. dahası saldırılara da uğramıştır. yani "kimse onu muhalif ya da eşcinsel olduğu için ciddiye almaz" diyen mal halt etmiş olur. ve halt ettiği için asıl o malı kimse ciddiye almaz!

4- insanları meslekleri ile küçümsemek yeni bir şey değil ama sosyete terzisi olmak kolay iş değildir onu belirtmek isterim. yabancı dil bilgisinden tutun da, sanat estetiğine dek pek çok bilgiyi taşımanız gerekir bu işte barbaros kadar iyi olabilmeniz için. kısacası barbaros şansal denen "sosyete terzisi" buradaki çoğu malı cebinden çıkaracak birikime sahiptir.

5- kaçırılma olayının muhteviyatı, doğruluğu yanlışlığı tartışılabilir. ama "yalan bu", "inananlara gülüyorum", "homo dikkat çekmek için yapıyor", "sosyete terzisini niye kaçırsınlar" vb. yorumlar kötü niyetli ön yargılardır.

şüphe duymak iyidir ama bunu düzgünce ifade etmek daha iyidir!

dahası bu konudaki şüpheciliğinizi akp'nin söylediği her şeye inanmayarak da göstermelisiniz. ki; samimiyetinize inanalım!

barbaros şansal - 0 favorites -
ulusalcı kimliği ile öne çıkan modacıdır.

barbaros şansal'ı tanımam. 3 ağustos 2013 günü kaçırılıp kaçırılmadığı konusunda da net bir bilgim yok. yanında değildim. iddialar çeşitli. rivayetler bol. belki yakında daha net bilgiler gelecek, aydınlanacağız.

ancak "kesin yalan söylüyor", "kaçırılma olmaz böyle", "bizim ülkemizde böyle şey olmaz", "karalama kampanyası için malzeme" vb. vb. diyenleri hayretle izlediğim bir olayın kahramanı bu adam.

arkadaşlar türkiye'de yaşadığınızın farkında mısınız?

bu ülkede 1000'in üzerinde (yazı ile bin) insan evinden, işinden, okulundan, yoldan alınıp kaybedildi. faili meçhule kurban gitti. hem doğu da, hem de batıda! 1990'ların başlarında sadece istanbul'da onun üzerinde muhalif, sosyalist kaybedildi. kaçırıldılar ve öldürüldüler. hasan ocak olayındaki gibi polis gözaltılarından da bahsetmiyorum. nasıl ve nereden olduğu belli olmadan kaçırılıp öldürülen insanlar oldu bu ülkede. ve hala da oluyor. kürt nüfusun yoğun olduğu bölgelerden hala kayıp haberleri geliyor.

kaçırılma sadece öldürülme ile de sonuçlanmıyor. bu ülkede pek çok kaçırılma vak'ası da tehdit, darp ve korkutma çabası ile sonuçlanıyor. bizzat benim tanıdığım, bir üniversite arkadaşım bu tür bir kaçırılmaya maruz kaldı zamanında. okul yolunda sivil bir araç ile yolu kesildi. gözleri bağlanarak bilmediği bir yere götürüldü. darp edildi, tehdit edildi ve bir ormanlık alana bırakıldı. tüm bunlara maruz kalmasının sebebi de öğrenci derneğinde aktif çalışıyor olmasıydı.

şimdi böyle gelenekleri olan bir ülkede, hemen ve gönül rahatlığı ile "yalan bu", "olmaz öyle şey" demek ya çok saf olduğunuza, ya da kötü niyetli olduğunuza işarettir.

yakın tarihinizi ve size uzak olsa bile ülke sınırlarınızda başka yerlerde olan olayları takip edin. ne tür hukuksuzlukların döndüğünü şaşırarak öğreneceksiniz.

başa dönecek olursak; kaçırıldığı konusunda kesin bilgim olmamakla beraber, eğer bazıları gibi peşin hüküm vereceksem eğer, kaçırıldığına inandığım modacıdır. çünkü bu ülkenin kolluk kuvvetlerinde de, sivil faşist güçlerinde de böyle bir gelenek vardır. barbaros şansal'da hem muhalif kimliği, hem de eşcinsel kimliği ile bu iki gurubun hedefi halindedir!

barbaros şansal - 1 favorites -
yahu arkadaş gazete okumayan, gündemi takip etmeyen mallar var sözlükte. burada okuduğunu doğru sananlar var. bir de haber vaktim sitesinde okuduklarını...

külliyen yalan ifadedir efendim. yapmayınız, etmeyiniz inanan çıkacak. tevatür yayılacak.

işin aslı şudur efendim; halk cephesi eylemlerine aşina bir iki genç polis tarafından bu eylemlerin faili olmakla suçlanır. ama ortada be bir kamera kaydı, ne kapıdaki parmak izleri ile eşleşme, ne görgü tanığı, ne boya, ne fırça; kısacası hiçbir delil yoktur. dahası gençler baskı ve işkenceye rağmen suçu üstlenmez. hal böyle iken, polis inatla bu çocukların bu işi yaptığına dair ısrarını sürdürür ve iş başbakanın açıklamalarına kadar gider.

kısacası tipik türkiye halleri!

marjinal solcuların alevi evlerini işaretlemesi - 0 favorites -
pek çok iki yüzlü, sahte "insanı" ortaya dökmüş katliamdır.

yazılanlara bir bakalım:
"islamcı çeteler dedikleri ise allah yolunda savaşan mücahitlerdir. dinin karşısında duran varsa sonuçlarına katlanır."... yoruma gerek var mı bilmiyorum.

işte insanlık böyle bir tehlikeyle karşı karşıya. yanlış anlamayın, bunu buraya yazan kalemşör değil tehlike; onun çarpık hayallerini gerçekleştiren orta çağ kalıntısı el kaideci guruplar. girdikleri her yerde kadın, çoluk çocuk demeden en vahşi yöntemlere katliam gerçekleştiriyorlar. ne adına; din! yorumu size ait...

devam ediyor kalemşör:
"öldürülenler sivil değil teröristtir"... 3-4 yaşında çocuklar var ölenler arasında, kadınlar var, yaralı erkekler, hastalar var. köylüler var. ama "dinin karşısında durdukları" iddia ediliyor ve terörist oluyorlar. ne acı! insanlık ancak bu kadar yoldan çıkabilir.

o köylüler belki de senden daha samimi müslüman. inan öyle! ama sorun zaten müslüman olup olmamaları değil ki... sorun senin egemenliğini kabul edip etmemeleri!

bir başkası hemen toparlamaya çalışmış durumu, demiş ki:
"eğer mazluma el kalksa önce müslümanlar o eli kırar."... kır o zaman! ne bekliyorsun. 3 gündür devam ediyor katliam. onlarca kişi öldü. çoluk çocuk onlarca insan. engel olsana, hadi olamıyorsun kına bari!

riya ne kötü. kendi inancına göre "haklı" cinayetler tanımlayabilmek ne kötü!

"ölsünler zaten pkk'lı onlar"
"ölsünler kürt zaten onlar"
"ölsünler din karşısında duruyorlar"
yazık! insanlık adına utanç kaynağısınız!

edit büdüt: komik bir sözlük bu. ölenleri ötekileştirenleri koruyup, bunu eleştirenlere laf sayanlarla dolu. konu kürtler olunca, nedense hep bir ofsayt durumu var sizlerde yazık!

1 ağustos 2013 rojava katliamı - 1 favorites -
filistin halkının katillerinden, faşist kasap.

ölümü ile günüme renk katmış bir diktatör.

darısı diğer diktatörlerin başına!

ariel şaron - 0 favorites -
istanbul'un göbeğinde, taksim'de ortalama 3 günde bir gaz, su, plastik mermi ve cop eşliğinde, sevgi şenlikleri şeklinde geçti bu ramazan zaten.

beyoğlu belediyesi'nin, canlı yayınlarda harikalar yaratan belediye başkanının her akşam verdiği iftar yemeklerinin 100 metre ilerisinde oldu bu şenlikler. bir eğlendik, bir eğlendik sormayın! allah bu hükümeti de, bu belediye başkanını da eksik etmesin!

linç mi? hiç olur mu canım bizim iktidarımızda öyle şey? hoş linci sizden öğrenecek değiliz!
yapsak en iyisini biz yaparız ama olmadı tabi bu ramazan...

tanım: mucize kabilinden bir şey.

salaklar için edit: 1- başlık "2013 ramazanında kimsenin linç edilmemiş olması" yani eylemci olup olmamak ya da oruç tutup tutmamak şartı yok!
2- yeryüzü iftarlarına oruç tutmayanların da katılmış olması, oradaki herkesin oruç tutmadığı anlamına gelmiyor.
3- eylemcilerin arasında oruç tutanların olmadığını düşünmek, türkiye'de demokrasi olduğunu düşünmek kadar salakçadır.
4- protesto etmek veya oruç tutmamak saldırıya uğramak için yeterli sebep feğildir.

körler için edit: dün akşam (3 ağustos 2013) sırf yemek yeyip, rakı içtikleri için ocak başından gözaltına alınanlar örneğinde olduğu gibi tüm ay boyunca polisin bu tür "oruç" saldırıları sürekli oldu. ettikleri küfürlerde, yakın temas sırasındaki laflarında sürekli bir oruç/kafir söylemi vardı. dün de bununla ilgili en net tablo yaşandı. görüntüler internette var. bulabilirsiniz!

2013 ramazanında kimsenin linç edilmemiş olması - 0 favorites -
bence el kaide uyarıları çok önemli olmayan çağrıdır. buna takılmayalım. nihayetinde bu gericilerin türkiye şubeleri ile habire karşılaşıyoruz zaten.

ama önemli olan kimin, hangi niyetle çağırıcı olduğu. merkezi bir çağrı ve forumlardan gelen bir karar yok hala bildiğim kadarıyla. öyleyse bu çağrıyı yapan grup ya da gruplar, imzaları ile çağrıcı olmak zorundalar.

çok basit bir örnek; ip/tgb'nin silivri eylemine destek için çağrı yapılıyor ise orada olmak istemem. çünkü bu talep benim talebim değil. böyledir diye söylemiyorum, ama çağrıcıların kimliklerini ve taleplerini açıklamaları zorunludur.

merkezi tüm eylemlerde bir gündem ve talepler listesi oldu. ne için orada toplandığını bildi insanlar. ve bunlar hep ortaklanmış metinlerdi. bu çağrı bu anlamda açıklamaya muhtaçlığını korumaktadır.

önemli edit: neden çağrıcıları konusunda takıldığım anlaşılamamış. belki kısaca özetlersem tekrar anlaşılır: gezi eylemlerinin artık iki merkezi karar verici mekanizması var. biri taksim dayanışma (aman dikkat taksim platformu değil), diğeri forumlar. bu ikisi de geniş katılımlı ve kolektif yapılar. kimsenin güdümünde değil ve çoğulcu mekanizmalar. gezi eylemleri de zaten çoğulculuğun ve dayanışmanın öne çıktığı eylemlerdir. bu nedenle özellikle dayanışma ve forumlar es geçilerek eylem kararları almak çok doğru ve mantıklı değildir. çünkü es geçilen çoğulcu ruh ve kolektif karar alma mekanizmalarıdır.

elbette, bu mekanizmalar dışı eylemler de olur. ama bu eylemlerin çağrıcıları imzalarını koymak zorundadır. söylenen şey bu kadar basit.

bunun dışında zaten her cumartesi akşamı eylem oluyor. çağrı olsun olmasın. az sonra ben de çıkıp gideceğim istiklal'e. yani sorunu doğru koymak gerekiyor. dahası; tam da zaten her cumartesi eylem oluyor diye çağrı yapılıyor olma ihtimali de hoş değil. bu da ayrı bir sıkıntı!

milyonlar gezi parkı'na - 0 favorites -
sadece forum ya da dayanışma çağrıları ile hareket edilmez elbette. edilebilir, ama çağrıcı grubun adı ve inisiyatifi ile hareket edilir!

forum kararları ve merkezi dayanışma çağrısı olmadan; bu eyleme merkezi ve devamlılık eylemi anlamı atfetmek doğru olmaz.

dahası çağrıcıları açıkça kimliklerini, kullanacakları şiarları, temel sloganlarını vb. paylaşmak zorundadır. üstü örtük eylem çağrısı olmaz. olursa provokasyona çok açık olur!

gezi eylemlerinin 200'ye yakın dernek, parti, kitle örgütü vb. oluşturduğu merkezi bir komitesi var. yani taksim dayanışma'sı! bir de eylemler sonucu ortaya çıkan örgütlülük biçimleri; yani forumlar!
bunlar işlevsizleştirilerek çağrı yapmak ayrı bir tartışma konusudur.

sonuç olarak hala açıklamaya muhtaç bir çağrıdır!

milyonlar gezi parkı'na - 0 favorites -
birilerine sık sık dert olan direniş.

ya arkadaş desteklemeyebilirsiniz, hatalı bulabilirsiniz, eleştirileriniz olabilir ama kendi uydurduğunuz kavramlarla gelmeyin buraya yahu!

ne demek değişim için kabul edilebilir kayıp yahu? kim demiş bunu? taksim dayanışması'nın hangi açıklamasında var? hangi sivil toplum örgütü ya da parti söylemiş bunu? direnişe ait olmayan değerlendirmeleri getirip direnişe aitmiş gibi yazmayın. bu en hafifinden dezenformasyondur!

arkadaşlar yalan ve dezenformasyon etik olarak yanlıştır. ayıptır! eğer inanıyorsanız dinen günahtır!

bu direnişe yüzlerce sanatçı destek verdi, hala da veriyor. şafak sezer ve okan bayülgen korktu ve desteklerini geri çekti durum bu. gelip buraya tüm sanatçılar desteklerini çekmiş gibi yazmak yalancılık olmuyor mu?

haftasonu veya içi? siz katılmayanları neden ilgilendiriryor? ki bu haftaiçi 2 taksim eylemi yapıldı. 30'un üzerinde gözaltı oldu. yani bu söylediğiniz de yalan. ama diyelim ki doğru, size ne? eylem takvimi olarak bunu uygun görmüşüz, ne sakıncası var?

onun ötesinde bir kaç gündür devam eden bir çağrı ve silivri eylemleri ile aynılaştırma çabasına dair:

gezi eylemleri bileşenlerinin neredeyse tamamı "silivri eylemleri" ile ilgileri olmadığını açıkladı! radikal bu açıklamaları tek tek yayınladı. bunu iyi anlayınız. özetle silivri ve ip/tgb çağrısı ile gezi direnişinin ilgisi yoktur. silivri/ergenekon davası sadece ip'in çağrısıdır! gezi'ye yüklemeye çalışmayınız!

ikinci olarak bu akşama yapılan çağrı (milyonlar taksim'e) henüz kimin tarafından yapıldığı kesin olmayan bir çağrıdır. ne dayanışma'nın ne de tmmob'un çağrısı yoktur benim bildiğim kadarı ile. (varsa mesaj kutum emrinize amade. yanlışımı düzeltin) yine özetle; bu akşam ki çağrı temkinli yaklaşılması gereken bir çağrıdır. durum kesinleşmeden ortaklanacak bir çağrı değildir!

edit: tekrar bir entry yazmak istemediğim için ekliyorum.
ne taksim dayanışma temsilcileri içinde, ne de şu an forumlarda "ulusalcı" bir kimlik mevcut değildir. bu konuda bilinçli ya da bilinçsiz yanlış bilgiler verilmektedir. ip/tgb çizgisi gezi eylemlerinde hakim unsur değildir. hatta hakim olmayı bırakın, sözü dinlenir bir konumda bile değillerdir. kendi bağımsız duruşları vardır ve bu sadece onları bağlar. ısrarla ip/tgb/ulusalcı çizgiyi gezi'ye yamama çabalarından vazgeçiniz. tutmaz!

28 mayıs 2013 taksim gezi parkı direnişi - 1 favorites -