bildiğin
kum.
örnek cümle: "içerler hep kayır oldu."
dandik sınırını nerede çiziyoruz?
zira listede ilk karşımıza çıkan odtü bile 336. sırada. 404 ile itü ve 431 ile koç ilk 500'e sokabildiğimiz diğer iki üniversite. toplam 1498 üniversite arasından bu arada.
gerekesiz romantizm ve başkaları beğendiyse bi sebebi vardır, ben de beğeneyim düşüncesi yüzünden hak etmediği kadar övgü alan -neredeyse- sıradan bir avrupa şehri.
okuduğunu anlamayanlar gelmeden açıklamış olayım: brugge kötü bir şehir değil, sadece 10/10 skoru buraya vermek için çorumdan başka yer görmemiş olmak gerekir diyorum.
insanları birçok gruba ayırmış olan teknolojik alet. bu aralar renkli ekranlı olanı çıkıyor.
bu gruplar arasından özellikle 2 tanesi hızlıca bitmeli:
- kitap kokusu övücüler. en basit haliyle, gelin bana küfür edin diyen gruptur bu. yanında koca bir kütüphane + kendi notlarını taşıyabildiğin bir şeyle yıllanmış tozu koklamayı nasıl (ve niye?) karşılaştırmaya çalışıyorsunuz? nostalji desen değil, analog dünyaya sıkışmışlık desen alakasız. düpedüz ne dediğini bilmezlik. daha da ilginç olanı, yıllarca “mis gibi kitap kokusu” diye ortada dolaşanların sonra birden “kindle çokkey yeaa” diye radikal değişim göstermeleri.
- indirip atıyorum, kitaba para verme işi bitticiler. ulan dürrükler. kitaba para vermezseniz yazar niye yeni kitap yazsın? basımevi neden yeni kitap bassın? bundan daha sığ, bundan daha yarını düşünmeyen, bunu yaparken de kendini akıllı sanan başka bir dürrük grubu olamaz.
kimsenin internette arayıp “lan bu boka başvuruyoruz ama ne lazımmış bakalım” diye aramaması gibi ben de daha önce yazılmış mı diye aramadan yapıştırıyorum:
https://schengenvisaappointments.com/
clickbait bir youtube cover'ı olmasa saygımızı yitirmezdi belki.
ayrıca bkz
#159553217